• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Afrin etrafında örülen örgü
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Riyad Makaev - Doğruhaber/Analiz

Suriye savaşı bitiyor derken, yeni operasyonlar ve çatışmalar her gün artmaktadır. DEAŞ`ı yok etmek için bir araya toplanan ve sonra karşı karşıya gelen devletler şimdi kendi çıkarlarını koruyabilmek için farklı siyaset yürütmeye başladı. Türkiye kendi güvenliğini ön plana atarak Afrin`e yönelik, PYD/PKK`ya karşı askeri operasyona hazırlık yapıyor. ABD`den farklı sesler çıkıyor, Rusya`dan farklı sesler ve en ilginci ise Suriye rejiminden çıkıyor. Biri sözde okyanus ötesinden terör tehdidine karşı vatandaşlarını korumaya gelmişken, PYD/PKK örgütüne karşı kendi güvenliğini sağlamaya çalışan Türkiye`yi eleştirebiliyor.

ABD, PYD/PKK örgütünün ismini SDG olarak değiştirerek “terör örgütü” kapsamından çıkardığını iddia ediyor. Bu iş bu kadar basit mi? Bu kadar masraf yapmadan ve kanı akıtmadan DEAŞ`ın ismini de değiştirerek bitirseydin DEAŞ`ı! Bu işler öyle olmuyor. Haci Ali ve Ali Haci arasında fark yoktur. ABD Afrin operasyonunu Kürtlere karşı bir operasyon gibi lanse etmeye çalışıyor. Bu doğru bir açıklama değildir. Afrin operasyonu Suriyeli Kürtlere karşı bir operasyon değil, aksine  Türkiye`nin iç güvenliğine tehdit olan ve halen çatışma halinde olunan bir örgüte karşı yapılan bir operasyondur. Tabii “Kürtlere karşı bir operasyon değildir” diyenlerin de dil ve tavırlarını bir daha gözden geçirmeleri gerekmektedir. Kaldı ki tek başına PYD/PKK Kürtleri temsil eden bir örgüt değildir. Onlar ABD ve yandaşları ile birlikte hareket eden ve kendilerine muhalif birçok Kürt grubu tasfiye eden bir örgüttür. ABD ise İsrail`e ve Siyonizmin elinde olan silah sanayiine yardım eden kiralık bir devlettir.  DEAŞ Suriye`de yavaş yavaş erirken bölgedeki çatışmaların ve istikrarsızlığın devam etmesi için ABD elinden geldiği her şeyi yapmaktadır.

ABD`nin Türkiye sınırında “30 bin kişilik bir PYD ordusu kuruyoruz” demeleri ise bir blöftür. Ortalığı karıştırmak, operasyonlarına engel olmak ve PYD/PKK örgütünü yüceltmeye çalışmaktan başka bir şey değildir. Kendiniz düşünün, belki de Esed`in bile bu kadar ordusu yoktur. Bunlar gülünç şeyler ve çok abartılıyor.

Suriye rejiminin “Türkiye'den Afrin'e yönelik herhangi bir askeri operasyon bir saldırı eylemi olarak değerlendirilecek"  açıklaması ise şakadan da daha ötesi bir şey. Ülkeyi herkese dağıtıp sonra Türkiye`yi tehdit etmesi gülünç bir şey… Dediğinde ciddi ise ülkesinde ABD`nin silahlandırdığı PYD/PKK`ya bunu söylemesi lazım. Yoksa sesini çıkarmayacak oturacak oturduğu yerde. Esad zaten ülkeyi Rusya`ya satmış durumda. Esed ile konuşan yok, görüşen yok…

Rusya Afrin operasyonunu istemez; ama Türkiye`yi desteklemek zorundadır. Ancak, Türkiye`ye başkaları engel olmaya çalışırsa sesini çıkarmadan içi boş açıklamalarıyla yetinecektir. Afrin Rusya için Halep`in zırhı demektir. Afrin operasyonundan sonra Menbiç`e yönelik operasyon yapılırsa Halep tamamen kuşatılmış olur. Rusya bunu istemez. 

ABD Afrin operasyonuna karşı çıkar ve engellemek için her şey yapar. Provakosyonlara başvurabilir resmi ilişkiler zedelenebilir. Ancak, ABD Türkiye olmadan daha da zayıf düşer ve zaten kaybettiği itibarını tamamen yitirir.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir