Yaptığı uzun metrajlı filmleri ve belgesellerinin yanı sıra kısa filmleriyle de tanınan ünlü yönetmen ve oyuncu Filistinli Nevres Ebu Salih ile hem yaptığı çalışmalarını hem de Kudüs melesini konuştuk. Mardin'e gelen Filistinli ünlü yönetmen Nevres Ebu Salih, tarihi kentin Kudüs'e çok benzediğini, bu yüzden Mardin'de bir film çekmek istediğini belirtti.

Aslında bilgisayar mühendisi olan Nevres Ebu Salih, Ürdün'ün İrbid kentindeki Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden mezun olmuş. Ebu Salih, öğrenciyken kısa film yarışması ilanını görmüş, katılmış ve birinci olmuş. Ondan sonra da sinema eğitimi almış.

Salih'in Gazze savaşını anlattığı "Ateşkes" ve "The Night of the Fall" filmlerinin ardından son uzun metraj filmi "Büyük Gelen Palto" olmuş. Film, 1987-2011yılları arasında Filistin'deki direniş öyküsünü anlatıyor.

"Filmi Ürdün'de çekmeme rağmen istihbarat beni sürekli rahatsız ediyordu"

Çektiği son filminin dünya çapında büyük merak uyandırdığını dile getiren Ebu Salih, Filistin'de film çekimleri yasak olduğu için, filmi Ürdün'ün bir köyünde çekmek zorunda kaldığını belirtti. Nevres Ebu Salih; "1987-2011yılları arasında Filistin'deki direniş öyküsünü anlatan Büyük Gelen Palto filmini çektiğimiz köy, Filistin'e çok benzediği için güzel oldu. Ürdün'de çekmeme rağmen istihbarat sürekli beni çağırıyordu. Sorun ve sıkıntı çıkarıyorlardı ama çok şükür filmi bitirdik." dedi.

"Kudüs davasını filmlerle anlatıyorum"

Kudüs ve Filistin davasını çektiği filmlerle dünyaya duyurmak istediğini kaydeden Ebu Salih, şunları söyledi: "Çektiğimiz filimler dünya genelinde beğeniliyor, bunun nedeni ise Filistin'in önemidir. Filmde de Ürdünlüler ve Filistinliler oynadı. Büyük Gelen Palto filminin yaklaşık 500 bin dolar maliyeti oldu."

"Kudüs, İslam dünyasının başkentidir"

Kudüs'ün önemine de değinen Ebu Salih, "Kudüs, Filistin halkı için önemli bir meseledir. Onu ihmal edemeyiz. Kudüs melesi odak bir noktadır. Kudüs sadece Filistin'in başkenti değil tüm dünyanın başkenti konumundadır." diye konuştu.

"Kudüs'ü gündemde tutmamız gerekiyor"

Emperyalist ABD'nin sözde Kudüs'ü işgalcilerin "başkenti" olarak tanıma kararına da değinen Nevres Ebu Salih, bunun kabul edilemez olduğunu belirtti.

Ebu Salih, "ABD Başkanı Trump'ın imzaladığı karar Amerika'nın içinde bile karışıklığa neden olabilir ve hiç kimse bunu kabul edemez. Dünya, bu konuda görüşünü bildiriyor. Bu karara karşılık devletlerin İsrail ile ilişkilerini kesmesi önemlidir. Ama bu da yeterli değildir. Herkes, her insan ne yapması gerekiyorsa bu konudaki tavrını ortaya koymalı. Mühendisten Türkiye'deki yönetmenlere kadar,  çiftçisinden işçisine kadar her insan Filistin için ne yapabiliyorsa yapması gerekiyor. Sadece gösteri yapıp oturmak olmaz. Elinden geleni yapmazsa vebal altında kalacaktır. Bu konu çok önemlidir, bunu sürekli dile getirmemiz gerekiyor, gündemde tutmamız gerekiyor." diye konuştu.

"Mardin'de film çekmek istiyorum"

Mardin'de "15 Temmuz ve Gazze" filmini çekmek istediğini kaydeden Nevres Ebu Salih, şunları söyledi: "Türkiye'de de bir film çekmek istiyorum. Filmin adını da '15 Temmuz ve Gazze' koymak istiyorum. Mardin de Kudüs'e çok benzediği için çekimleri burada yapmak istiyorum. Özetle filmin konusu 15 Temmuz'da Kudüs'te yaşananlar olacaktır. Türkiyeli Müslümanlar ile Kudüs'teki Müslümanlar veya Araplar arasında bağlantıya değinmek istiyorum."

"Kudüs özgür olmadan dünyadaki zulümler bitmez"

Hayalindeki filmi de açıklayan Ebu Salih, "Benim hayalim Filistin ve Kudüs'ün özgürlüğüne kavuştuğunda Kudüs'te özgürlüğün filmini çekmektir. Zulümlerin nasıl bittiğini çekmek istiyorum, Filistinlilerin ve insanların özgürlüğünün nasıl olduğunu anlatmak istiyorum. Kudüs, özgür kalmadığı müddetçe dünyada zulüm devam edecektir." dedi.

"Türkiye, İsrail ile diplomatik ilişkilerini kesmeli"

İşgalci ABD'nin kararına karşı Türkiye'nin tavrının çok önemli olduğu kaydeden Ebu Salih, ancak bunun yeterli olmadığını, İsrail ile diplomatik ilişkilerin kesilmesi gerektiğini anlattı. Nevres Ebu Salih, "Mavi Marmara olayında Türkiyelilerin Filistin'i ne kadar sevdiğini gördük, bizler kardeşlerimizi seviyoruz. Yaşanan bu son olayda da ABD'nin 'Başkent' çıkışında da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tavrını gördük ve mutlu olduk. Hemen İslam ülkelerini İstanbul'a çağırdı ve gerekirse 'diplomatik ilişkilerimizi bile keseriz' dedi. Evet, Kudüs tüm Müslümanların kırmızıçizgisidir. Bu yüzden İsrail ile ilişkilerin kesilmesi lazım." dedi. (M. Salih Keskin - İLKHA)