Kutlu veladetinin seneyi devriyesinde birçok il ve ilçede düzenlenen Mevlid-i Nebi etkinlikleri ile anılan Hz. Muhammed (sav), Peygamber Sevdalıları Platformu üyesi Yeni İhya Der tarafından tertip edilen etkinlikle Elazığ'ın Palu ilçesinde anıldı.

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, okunan mevlit ve çocukların Hz. Peygamber'in rahmet, barış ve adalet yönlerini konu alan ilahi ve şiirleri seslendirmeleriyle devam etti.

"Rahmet, Barış ve Adalet" temasıyla gerçekleştirilen etkinliğe konuşmacı olarak İlahiyatçı Erol Arslan katıldı. Arslan, Hz. Muhammed (sav)'in hayatından kesitler aktararak, İslam ümmetinin muhtaç olduğu barış ve adaletin, Hz. Peygamber'in sünnetine uymakla olacağını belirtti.

"Merhameti olmayan bir insan Allah ve Resulünü sevemez"

Allah'ın, Hz. Muhammed'i ancak rahmet olarak dünyaya gönderdiğini belirten Arslan, "Kâinatın sahibi Allah, rahmetlerinden son rahmet olan Hz. Muhammed (sav)'i bütün insanlığa rahmeti, barışı ve adaleti anlatması için Resulullah'ı göndermiştir. Aslında, rahmet ve merhametin altında kardeşlik, müsamaha, mütevazılık, saygı, sevgi ve muhabbet yatıyor. Merhameti olmayan bir insan diğer insanlarla kardeş olamaz. Merhameti olmayan bir insan Allah ve Resulünü sevemez." dedi.

"İslam'ın insanlar arasında koymuş olduğu düzen, bugünkü beşeri ideolojilerin düzeninden daha adil değil mi?"

Adaletin beşeri sistemlerle değil, İslam ile olacağını belirten Arslan, şu ifadeleri kullandı: "İslam adaleti, İslam'ın insanlar arasında koymuş olduğu düzen, bugünkü beşeri ideolojilerin düzeninden daha adil değil mi? Daha merhametli değil mi? Onlara şefkat ve merhamet yönüyle yaklaşan bir düzen değil mi? İslam, köyünde açlıktan ölen bir insanın sorumluluğunu ailesine değil, bütün köylülere yükleyen bir inanç sistemidir. Kardeşlik duygusunu, adaleti, merhameti ve sevgiyi daha güzel bir şekilde aramızda yaşamamız gerekirken, maalesef artık birbirimizin araba modellerini takip ederek birbirimizle yarışa girmişiz. Bugün, insanlık uçurumun kenarında diyorsak suç bizdedir. Eğer insanlar bozuluyor diyorsak bunun suçlusu biziz. Biz Allah'ın rahmet dinini insanlara anlatırken kalplerini bize açan insanlara ellerimizi uzatamıyoruz."  

Program, yapılan dua ile son buldu. (Ebubekir Yavuz - İLKHA)