Eğitim Bir-sen Gaziantep Şubesi tarafından, bir öğrencisinin babası ve yakınları tarafından darp edilen ve ağır yaralanan öğretmen ile ilgili bir basın açıklaması yapıldı.

Basın açıklamasını okuyan Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, Hasan Koç'a yapılan bu saldırıyı kınayarak suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini söyledi.

Kentteki diğer eğitim sendikalarının da destek verdiği basın açıklaması öğretmen Hasan Koç'un tedavi gördüğü Şehitkâmil Devlet Hastanesi önünde düzenlendi. Çok sayıda öğretmenin de katıldığı kitlesel basın açıklamasında öğretmene yapılan saldırı sert bir dille kınandı.

Basın açıklamasını okuyan Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, 'Öğretmenler Günü'nde bir hastanenin önünde toplanmanın üzüntüsünü yaşadıklarını belirterek, darp edilen öğretmen Hasan Koç'un yoğun bakım ünitesinde yattığını ve hayati tehlikesinin devam ettiğini bildirdi.

Gök, "Biz eğitimciler olarak şimdiye kadar birçok konuda eylem, etkinlik yaptık ve sesimizi yükselttik. Bazen ekonomik, bazen toplumsal bazen de sosyal sorunlara dikkat çektik. Fakat bu gün buradaki bu mevzunun ülkemiz için çok daha önemli bir sorun olduğunu ifade etmek için bir araya geldik. Genelde eğitim çalışanlarını özelde öğretmenleri değersizleştiren, meslektaşlarımızın adeta hayatına kasteden saldırıları kınamak ve protesto etmek için toplandık." dedi.

Şiddetin toplumsal bir sorun haline geldiğine dikkat çeken Gök, "Aklını, duygularını yönetemeyenler şiddeti seçiyor, gerekli tepki verilmediği, failler bedelini ödemediği için de şiddet sıradan bir olaymış gibi toplum tarafından kanıksanıyor. Adeta bir hak arama yöntemi gibi yaygınlaşıyor. Mağdur, bazen sağlık çalışanı, bazen öğretmen, bazen kadın, bazen de çocuk oluyor. Biz Eğitim-Bir-Sen olarak bugüne kadar şiddetin her türlüsünün karşısında olduk ve olmaya devam edeceğiz. Toplumsal bir sorun haline gelen konularda mutlaka toplumsal tavırlar alınmalı, ortak çözümler üretilmelidir." ifadelerini kullandı.

Açıklamasının devamında da yetkililere seslenen Gök, "Toplumda öğretmenin itibarı aşınırsa, herkesin itibarı aşınır. Öğretmene saygısızlık olursa anneye de babaya da saygısızlık olur. Öğretmen felakete uğrarsa toplum felakete uğrar. Başta Milli Eğitim Bakanımız olmak üzere bu konuda tüm yetkilileri ve halkımızı duyarlı davranmaya davet ediyoruz." şeklinde konuştu.

"Toplumsal kalkınma da çürüme de eğitimden geçmektedir" diyen Gök, "Bugün yaşadığımız sorunlar geçmişte belirlenen eğitim politikalarının doğal sonucu olduğu gibi bu gün uyguladığımız politikalar da geleceğin sorunlarını ve çözümlerini belirleyecektir. En iyi eğitim, öğretirkenki eğitimdir. Eğitim müfredatında öğretmeyi değil de eğitmeyi hedefleyecek ve 'değerler eğitimini' önemseyen toplumlar geleceği belirleyeceklerdir. Bu bağlamda daha ahlaklı bir nesil yetiştirmek zorundayız. Bu da değerler eğitimini önemseyen bir eğitim müfredatıyla olacaktır. Bu konuda iyi bir müfredatın asla tek başına yetmeyeceğini, öğretmenlerin özverisi gerektiğini de biliyoruz. Öğretmenlik mesleği bu açıdan son derece önemlidir. Bunun içindir ki Hz. Ali de 'Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' demiştir. Bizler, mum misali kendini tüketip etrafa aydınlık vermeye çalışan öğretmenler olarak, kimseden kırk yıl köle olmasını beklemiyoruz." diye konuştu.

Öğretmenler olarak sadece yaptıkları işe saygı beklediklerinin altını çizen Gök, "Aslında bu saygı da insanın kendine saygısıdır. Unutulmamalı ki toplumu aydınlatan mumların söndürülmesine müsaade edersek hepimiz karanlıkta kalırız. Öğretmenliğin diğer meslek gruplarından farkının bilinmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sorunların temelinde eğitimin yattığının da bilincindeyiz. Fakat bir hususun altını çizmek isteriz. O da şudur ki eğitim sadece öğretmenlerin sorunu değildir. Toplumda çürümeler başlamışsa bunun tek sorumlusunun öğretmenler olmadığını bütün kamuoyu bilmelidir." diye belirtti.

Eğitim camiasına karşı bu tür saldırıların son bulmasını temenni ettiklerini belirten Gök, yetkililerin ise duyarlı davranmasını istediklerini belirterek, son olarak şunları söyledi:

"Biz, ülkemizde şiddet öğretmene kadar uzandıysa 'toplumun ayağının altındaki halı kaymak üzeredir' demek için toplandık. Televizyon dizilerinde öğretmen tiplemeleri ile mesleğin saygınlığını hedef alan maksatlı yayın ve yapımların davetiye çıkardığı tehlikelere işaret etmek için toplandık. Buradan bizler kaymakamlarımızı, valimizi, milli eğitim bakanımızı, başbakanımızı ve tüm yetkilileri bu hassas konuda derhal harekete geçmeye davet etmek için toplandık. Bu bağlamda Eğitim-Bir-Sen olarak bugün bir 24 Kasım günü menfur bir saldırıya maruz kalmış olan Solmaz Güzel İlkokulu öğretmenimiz Hasan Koç'a yapılan saldırıyı şiddetle kınıyor ve yetkililerden bu saldırıyı yapanın hak ettiği cezaya çarptırılmasını talep ediyoruz. Öğretmene uygulanan şiddet topluma uygulanmış demektir. Bu hususta kamuoyunu duyarlı davranmaya davet ediyoruz." (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)