"Yanlış diyet ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor"
Yanlış diyete karşı uyaran uzmanlar, bunun ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirtiyor.
Aşırı kilolu olmak ya da bilinçsiz rejim yaparak zayıflamak istemek farklı sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Karaciğer yetmezliğinden adet düzensizliğine, hormonal dengesizliklerden mental sorunlara kadar birçok problem sağlıksız beslenmenin sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Özellikle ergenlik dönemindeki hastalarda sıklıkla yaşanan kilo problemlerinin her iki durumda da gençler için önemli riskleri beraberinde getirdiğini vurgulayan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Alev Erkan, bu soruna karşı önemli uyarı ve önerilerde bulundu.
Erkan, "Küçükken ailenin yemek yemeyen çocuğuna sürekli yeme konusunda ısrarcı olması ileride istenilmeyen sonuçlara neden olabiliyor. Onlardan biri de kilo problemi. Çocuğa yemek konusunda ısrarcı olunmamalı. Çocuk yeterli yediği halde ısrarla az yediğini düşünmek ve yemek yedirmeye çalışmak ters etki yaratabildiği, çatışmayı artırabildiği gibi çocukta inatlaşmaya bağlı ısrarla az yemeye veya sağlıksız gıdalara yönelmeye de neden olabiliyor." dedi.
"Kilo problemi konusunda eleştirilerden kaçınılmalı"
Bebeklikten itibaren çocuğun çok veya az yemek yemesi ve kilosunun sürekli gündemde tutulmaması gerektiğini kaydeden Erkan, şunları söyledi: "Onunla sürekli bu konuda tartışılması veya anne babanın kendi bedeni ile ilgili sürekli 'Çok kilo aldım, kilo verdim.' gibi yorumlar yapması da çocuğun ilgisinin bu yöne kaymasını artırabiliyor ve çocuğun bu konuda saplantılı davranışlar sergilemesine yol açabiliyor. Onun yerine doğru yaklaşım yemek yeme meselesini birinci gündem maddesi yapmadan yemek yemeyi de sosyal hayatın bir rutini ve ihtiyaç olarak göstermek, kilo problemleri konusunda ise rencide edici, eleştirici veya çocuk kilosuna dikkat ediyor diye aşırı takdir eden davranışlardan kaçınıp, bir uzmandan yardım almak şeklinde olmalı."
"Anne babalar çocuğu için uygun beslenmeyi bilmeli"
Ebeveynlerin, çocuğu için yaşına uygun beslenmeyi bilmeleri gerektiğini anlatan Erkan, "Anne babalar çocuğu için yaşına uygun beslenmeyi, doğru ve yanlış seçenekleri bilmeli. Sonrasında ise evde veya dışarı çıktığında çocuğun bu besinleri tüketmesi için uygun ortamı sağlamalı. Bu nedenle gerekirse bir diyetisyenden destek alarak, çocuğunuzun yaşına göre ihtiyacı olan besin içeriklerini öğrenebilir ve çocuğunuzu da doğru yönlendirebilirsiniz." ifadelerini kullandı.
"Hızlı kilo verdirme yöntemleri"ne dikkat!
Özellikle sosyal medyada karşılaşılan "hızlı kilo verdirme yöntemleri" ve bitki çayı gibi reklamların zararlarına değinen Erkan, "Sosyal medyada sıklıkla öne çıkan 'hızlı kilo verdirme' yöntemleri, bitki çayı ve benzeri reklamlar ya da kalori hesaplamasına dayalı uygulamalar çocuğun kafa karışıklığını gitgide artıracağı için bunlara maruz kalması engellenmeli. Gelişigüzel bitki çayları kullanmasının yol açacağı zararlar hakkında mutlaka bilgilendirmelisiniz. Hatta mümkünse çocuk kilo/beslenme/zayıflama gibi bilimsel tabanlı olmayan web sitelerinden/aplikasyonlardan uzak tutulmalı. Bu tür uygulamalardaki 'yarıştırıcı' yaklaşımlar, tartılıp düşünülmeden geliştirilmiş ödül yöntemleri hatta bazen kullanılan görseller bile çocuğun beden algısının değişmesine neden olabilir." şeklinde bildirdi.
"Çocuklar hazır yemek kültüründen uzak tutulmalı"
Erkan, çocukların hazır yemek kültüründen mümkün olduğu kadar uzak tutulması, çocuğa mutlaka ev yemeği ve taze meyve tüketme alışkanlığı kazandırılması gerektiğini belirterek, "Çünkü bir yandan hazır yemek kültürü bir yandan da günden güne daha da çekici hale gelen atıştırmalıkların baskısı altında kalabiliyorlar; öyle ki yaptıkları diyetten sıkıldıklarında soluğu hazır yiyeceklerin yanında alıp, sınırsız bir şekilde kendilerini yemeğe veriyorlar. Bu durumda özellikle küçük yaş grubundaki çocuklar için yemekleri görsel olarak zevkli hale getirmek destekleyici olabilir. Daha büyük yaş gruplarında ise yanlarında taşırken güçlük çekmeyecekleri lezzetli atıştırmalıklar koymak (meyve kurusu, kuruyemiş, süt gibi) tokluk sağlayacağı için abur cubura karşı ihtiyaçlarının azalmasına katkı sağlayabilir." dedi.
"Küçüklüğünden itibaren kilolu olanların yetişkinlikte zayıflaması daha zor olabiliyor"
Erkan, sözlerine şöyle devam etti: "Son yıllarda giderek artan fast-food beslenme alışkanlığına hareketsiz yaşam sürmek de eklenince çağın salgın hastalığı obezite hızla yaygınlaşıyor. Diyabetten kansere çok ciddi hastalıklara zemin hazırlayan obeziteye bağlı olarak çok küçük yaşlarda bile karaciğer yağlanması, insülin direnci gibi problemler yaşanıyor. Yetişkinlikte şişman olan kişilerin yaklaşık üçte birinin çocukluk döneminde de şişman olduğu biliniyor. Üstelik küçüklüğünden itibaren kilolu olanların yetişkinlikte zayıflaması ve beslenme alışkanlıklarını değiştirmesi daha zor olabiliyor."
"Yanlış diyet ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor"
Yanlış diyetin ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını kaydeden Erkan, "Kızların 'zayıflığı' güzellikle eşdeğer tutması, bu amaçla çok düşük kalorili diyetlerden içeriği bilinmeyen bitki çaylarına yönelmesi; erkeklerin de kas kütlesinde artış vadeden protein tozlarına, yanlış diyet ve bilinçsiz spor uygulamalarına başvurması hayati sorunlara bile yol açabiliyor. Karaciğer yetmezliği, baygınlık, büyüme ve gelişmede yavaşlama, kızlarda adet gecikmesi, erkeklerde testosteron artışına bağlı hormonal dengesizlikler sadece birkaçı. Böyle durumlarda mutlaka bir uzmanın kapısını çalmak gerekiyor." ifadelerini kullandı. (İLKHA)