Riyad Makaev - Doğruhaber/Analiz

Rusya, Ortadoğu`ya çok hızlı bir şekilde yeniden dönüş gerçekleştirdi. Hakkını vermek lazım, Rusya bir İslam ülkesi olsa tüm Müslümanlar gurur duyardı. Daha birkaç sene önce Ukrayna krizi nedeniyle Batı`nın uyguladığı ağır ekonomik yaptırımlardan sonra Rus ekonomisi çökme sınırına gelmişti. Batı ekonomik yaptırımlarının neticesini beklerken, dünya basını Rusya patlayacak derken, Rusya o çukurdan ani bir fırlama yaparak Suriye`ye girdi. Rusya öyle bir hamle yaptı ki ABD`nin dili tutuldu.

Rusya ile fiili savaşa girmeye cüret edemeyen Batı, karşı propagandaya başladı. ABD Başkanı Barak Obama, Rusya DEAŞ`tan daha tehlikelidir, dedi. Ekonomik yaptırımlar üstüne yeni yaptırımlar uygulandı. Bu yaptırımlar hala devam etmektedir. Rusya Devlet Başkanı Putin Batılı meslektaşları tarafından uluslararası toplantılarda yalnız bırakıldı. DEAŞ aleyhinde uygulanan propaganda tamamen Rusya aleyhinde de uygulandı. Rusya çocuk katili, soykırım uygulayan, hiçbir kural tanımayan, cani olarak tanıtıldı. Batı`nın Rusya aleyhindeki propagandasına Arabistan, Türkiye, Katar, Birleşik Arab Emirlikleri ve Mısır destek verdi. Hele Türkiye`de Rus konsolosluklarının önündeki mitingleri hatırlayalım! Katil Rusya! Putin defol! İslam Düşmanı Putin! Müslüman katili Putin! Hatırlayalım, Rusya Şia`yı destekleyerek Sünnileri katlediyordu. Aylarca Suriye`deki Türkmenleri bombalamadılar mı? Rusya ve Türkiye arasında az kalsın savaş çıkacaktı. Halep savunmasında Rus bombardımanlarının altında ölen Müslüman kardeşlerimizin sayısı hala bilinmiyor. Tüm bu gelişmeler karşısında Rusya soğukkanlılıkla kendi işini yaptı. İşte böylece  bugünlere geldi. Tebrik etmek lazım!!!

Rusya Ortadoğu`daki en büyük oyuncuları kendine çekti

 Rusya Suriye`ye geldi. Önce Esed ile yaptığı anlaşmayı yerine getirdi. Hedefe ulaşmak için hiç kural tanımadı. Bu savaştır, savaşta yenmek için her şeyi kullanırım dedi. Esed`i düşmekten kurtarıp, stratejik yerleri ele geçirdikten sonra oyunun içindeki oyuncularla ilgilenmeye başladı. Herkesin çıkarını ve isteklerini öğrendi ve herkes ile teke-tek görüşmeye başladı. Bölgedeki ülkelerin istediği istikrarı sağlayabilmek için “BARIŞ” kartını kullandı. Sünni ve Şia ile ilgilenmediğini gösterdi. Elindeki silah teknolojisini tanıttı ve fiili savaşta tanıtım yaptı. Bölgede liderlik etmek isteyen İran, Türkiye ve Arabistan ile özel görüştü. Herkese istediklerini vadetti. ABD`nin aksine herkes ile eşit statüde görüştü. Bölge ülkeleriyle siyasi, ekonomik, kültürel ilişkilerini yeniden masaya yatırarak kendi Ortadoğu siyasetini ve niyetlerini anlatmaya fırsat buldu. Daha birkaç sene önce Arabistanlı alimler ve müftüler Rusya`ya karşı cihat ilan ederken, Rusya yürüttüğü ince siyaset neticesinde Kral Salman`ı Rusya`ya götürmeyi başardı. Kral Salman gitmekle kalmadı Rusya ile ekonomik ve askeri alanda ciddi anlaşmalar yaptı. Türkiye ve Arabistan Rusya`dan S-400 sistemlerini alacak ve Suriye`de “BARIŞ” için Rusya ile işbirliği içine girmek zorunda kaldı. İran zaten Rusya`nın müttefiki durumunda.Rusya, Katar krizinde Türkiye ve İran gibi Katar`ı destekleyerek İslam aleminde yer edinmeye çalıştı.

ABD Ortadoğu`yu bırakmamak için direnecek

ABD teker teker Suriye`de müttefiklerini kaybetmeye başladı. Irak`ta ve Afganistan`da tüm NATO ve alyansa girmeye çalışan diğer ülkeleri toplayan ABD, Suriye`de DEAŞ`a karşı başka kimseyi bulamayınca PKK/PYD ile işbirliği yapmak zorunda kaldı. Cenevre görüşmelerini ayarladı ama kimse takmadı. ABD`nin her işine Rusya çomak soktu. Cenevre yerine Astana görüşmeleri ayarladı ve oyunun en önemli oyuncularını çekti. Ancak,  ABD, Rusya`nın oyununu olduğu gibi bırakacak değildir. Öncelikle Rusya`ya yanaşanlarla problemlerini çözecek ve baskı yapacak. Arabistan Kralının Rusya ziyareti sırasında Arabistan`da gerçekleşen saray saldırısı çok manidardır. İran`ın nükleer anlaşmasını gündeme getirmesi de o minvalden bir gelişmedir. Barzani`nin referandumu ve bundan sonra yaşanacak gelişmeleri de bu pencereden değerlendirmek gerekir. Türkiye ve ABD arasındaki vize krizi ve ABD`nin PKK/PYD işbirliği de dikkat edilmesi gereken konulardandır. ABD`deki Rus konsolosluklarına el konulması ABD`nin Rusya`ya karşı hamlelerinden sadece bir tanesidir. ABD`nin en büyük hamlesi ise yaklaşan Rusya Başkanlık seçimlerinde yaşanabilir. ABD, Rusya`nın seçimlerine müdahale etmeye çalışacaktır. Rusya ise Putin`e karşı olan tüm adaylarını şimdiden diskalifiye etmeye çalışıyor. Ortadoğu`da olaylar öyle bir yön aldı ki dünkü düşmanlar dost oldu, dostlar ise düşman!