• DOLAR 34.605
  • EURO 36.71
  • ALTIN 2917.374
  • ...
Yusufî babasının özlemini çeken gencin buruk mutluluğu
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Yaptığı İslami hizmetler dolayısıyla bundan tam 25 yıl önce kumpaslar sonucu cezaevine konulan Halil Taş'ın oğlu Selçuk Taş, düzenlenen düğün merasimiyle dünya evine girdi.

Henüz bir aylıkken babası cezaevine giren Selçuk Taş'ın düğünü, akrabaları ve sevenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

En mutlu gününde babasının yanında olmayışının üzüntüsünü yaşayan Taş, yine de mutlu olmaya çalıştığını söyledi.

Taş, "Ben 40 günlükken babam cezaevine girdi. Şimdi düğünüm oluyor. En mutlu günümde babamın yanımda olmaması acı veriyor. Elhamdülillah, yine ayağımızın üstünde durduk. Annem olsun, Müslümanlar olsun onların yardımıyla bugüne kadar geldik. Bu gerçekten çok zor bir şey. Allah için olduğundan dolayı hiçbir şeyden korkumuz ve çekincemiz yok." dedi.

"Hiçbir zaman babamı yanımda görmedim"

Babaları yanlarında olmadığı için çok zor günler yaşadıklarını dile getiren Taş, şunları söyledi: "Babasız geçen günler çok zor. Ben her bayram kalktığım zaman babamı yanımda görmek, onun elini öpüp harçlık almak isterdim. Ama hiçbir zaman babamı yanımda görmedim. Bazen cezaevi görüşleri bayramın birinci gününe denk gelir. O zaman bizim için dünyanın en mutlu günü olur. Ona ceza verenler şu an cezaevinde, bu insanı mutlu ediyor. En kısa zamanda babamı aramızda görmekten mutluluk duyarız."

Çocuklarına hem annelik hem de babalık yapan Halil Taş'ın eşi Ayşe Taş, Allah'ın yardımıyla çok zor günlerden bugünlere gelebildiklerini anlattı.

"Şehit ailelerinin acılarını gördükçe biz de sabrediyoruz"

İslam dini uğruna şehit olanların ailelerinin yaşadıkları acıları gördükçe kendilerinin de sabrettiklerine değinen Taş, "Resulullah'ın hayatına bakarsak biz hiçbir şey görmemişiz. O zamanki Müslümanların çektiklerinin ve gördüklerinin yarısını bile görmemişiz. Çektiklerimi Rabbim bilsin, ben Allah için çektim. Damat küçükken eşim cezaevine girdi. Rabim bana güç, kuvvet versin. Bize en çok sabır veren şehit aileleridir. Onların acılarını gördükçe biz de sabrediyoruz." ifadelerini kullandı.

Yıllar önce Halil Taş'ın düğün merasimine katıldığını söyleyen Özlem Ajans sanatçılarından Mehmet Ali Oğuz, hüzün ve mutluluğu bir arada yaşadıklarını belirtti.

Hem babasının hem oğlunun düğününe katıldı

Hem Halil Taş'ın hem de oğlunun düğününde ilahi ve ezgi seslendiren Oğuz, "Arada koskoca 24 yıl geçti, dile kolay. Halil Taş abimin düğününde bulunma şansım oldu. Güzel bir düğün yapmıştık. Bugün de oğlu Selçuk kardeşimizin düğünündeyiz. Hem sevindirici hem de duygulandırıcı bir olay. Babasının düğününü yaptım, şimdi oğlunun düğününü yapıyorum. Karmaşık duygular içerisindeyim gerçekten. Bu vesileyle özellikle evlenen Selçuk kardeşimize ömür boyu mutluluklar diliyorum. Allah Teâlâ inşallah tez zamanda, yıllardır kapalı kapılar ardında olan Halil kardeşimize de çocuklarına kavuşmayı nasip etsin." şeklinde konuştu.

"Yargı yolunun tekrardan açılması lazım"

İslami hizmetlerinden dolayı yıllardır cezaevinde bulunanlar için yargı yolunun tekrardan açılması gerektiğini vurgulayan Oğuz, "Siyasetçilerimiz gazetelerde, dergilerde bu meseleye hep değiniyorlar ama maalesef şu ana kadar somut bir adım atılmadı. Hakikaten burada bir trajedi yaşıyoruz. Yıllar önce düğün yaptığım insan içeride, şu an oğlunun düğününü yapıyorum. Bir nesil geçmiş oluyor. Bir insan camide Kur'an dersi verdiği, İslam'a hizmet ettiği için şu anda içeride. Buna sebep olan insanların utanması gerekiyor. Bu meseleye tez zamanda el atılıp, çözülmesini istiyorum. Halil Taş abimizin ve bütün Yusufî kardeşlerimizin yeniden yargılanmasını talep ediyorum. Halil Taş ve diğer Yusufî kardeşlerimizi yargılayan grubun hepsi şu an FETÖ'den cezaevinde yatıyor. Bu insanların FETÖ'den yatması olayı şaibeli hale getiriyor. Bu dosyaların hepsinin tekrardan gündeme getirilmesi ve yargı yolunun tekrardan açılması lazım." dedi.

"Gönül isterdi ki kendi oğlunun düğününe katılsın"

Düğün merasimine katılan ses sanatçılarından Bilal Güler ise "Onun büyük oğlunun düğününü de ben yapmıştım. İnsan gerçekten sevinsin mi üzülsün mü belli değil. İster istemez biraz hüzün var. Oğlunun düğününü göremiyorsun. Biz kendimizi onun yerine koyduğumuzda gerçekten hüzünleniyoruz. Gönül isterdi ki o da aramızda olsun, kendi oğlunun düğününe katılsın. Onun duygularını hissedebiliyorum. Yusufî abilerimizin de düğününe katıldık. Damat olmadığı halde düğün yaptığımız oldu. İnsan gerçekten hüzünleniyor." ifadelerini kullandı. (Abdurrahman Tetik, Emrah Deniz - İLKHA)
























 

Bu haberler de ilginizi çekebilir