Modern Kimyanın Kurucusu Cabir Bin Hayyan
Cabir bin Hayyan, kimyanın kurucusu ve üstadıdır. Dünya üzerindeki ilk kimya lâboratuvarını kuran, uygulamalı fizik-kimya, madenler, matematik, astronomi, felsefe ve dinler tarihi gibi çok değişik alanlarda sayıları yüzlerle ifade edilen eser kaleme alan ve Batılıları kendisine hayran bırakan İslam alimidir
Feyzullah Zerey
İslam aleminde Sufi, Batıda Geber olarak bilinen Cabir bin Hayyan (721–815), başta kimya olmak üzere, tıp, eczacılık, metalürji, astronomi, felsefe, fizik gibi ilim dallarına katkılarıyla tanınan Müslüman bir âlimdir. Tebe-i tâbiînden olan Câbir bin Hayyân, dini ilimleri Cafer-i Sadık Hazretlerinin derslerinde öğrendi. Harran, Tus, Horasan veya Kûfe’de doğduğu söylenmiştir. Maddelerin altına dönüştürülmesi için metotlar geliştirmeyi hedefleyen simya ilminin ustadı olan Cabir bin Hayyan, geliştirdiği element anlayışı, denge teorisi yaklaşımı, icat ettiği âlet ve düzeneklerle kimyanın babası kabul edilmektedir.
İslam aleminde Sufi, Batıda Geber olarak bilinen Cabir bin Hayyan (721–815), başta kimya olmak üzere, tıp, eczacılık, metalürji, astronomi, felsefe, fizik gibi ilim dallarına katkılarıyla tanınan Müslüman bir âlimdir. Tebe-i tâbiînden olan Câbir bin Hayyân, dini ilimleri Cafer-i Sadık Hazretlerinin derslerinde öğrendi. Harran, Tus, Horasan veya Kûfe’de doğduğu söylenmiştir. Maddelerin altına dönüştürülmesi için metotlar geliştirmeyi hedefleyen simya ilminin ustadı olan Cabir bin Hayyan, geliştirdiği element anlayışı, denge teorisi yaklaşımı, icat ettiği âlet ve düzeneklerle kimyanın babası kabul edilmektedir.
Çok yönlü bir kişiliği olan Cabir, filozoflar tarafından filozof, kimyacılar tarafından kimyager, tasavvuf düşüncesindeki kişiler tarafından sufi, ilimle uğraşanlar tarafından alim olarak vasıflandırılmıştır. İbn Haldun kimyacıların kimya ilmine “İlmi Cabir” dediklerini nakletmiştir. Aynı zamanda düşünce ve fikir adamı olan Cabir, siyasi düşünceleri ve aktiviteleriyle de temayüz etmiş büyük bir dahidir.
YAZDIĞI ESERLER DERS KITABI OLARAK OKUTULDU
17. asra gelinceye kadar kimya ilimleri alanında onun seviyesine kimse çıkamamıştır. Doğu ve Batı ilim dünyasında ona denk ve onu aşan bir kimyacı yetişmemiştir. 17. ve 18. asırda, Batı ilim çevrelerinde meydana gelen birçok ilmi buluşların teşekkülünde onun eserlerinin büyük tesiri vardır. Özellikle bugün kimya ilminde mevcut olan birçok orijinal keşif, tabir ve metotlar, hemen hemen bütünüyle ona ait veya onun fikirlerinden kaynaklanmıştır.
ESERLERİ
Cabir bin Hayyan; uygulamalı fizik-kimya, madenler, matematik, astronomi, felsefe ve dinler tarihi gibi çok değişik alanlarda sayıları yüzlerle ifade edilen eser kaleme almıştır.
Cabir bin Hayyan’ın kitapları Batılı bilim adamları tarafından tercüme edilmiş ve sahiplenilmiştir. Onun kimya ile ilgili olan eserleri el kitabı olarak kullanılmıştır. Kitabu’s-Seb’ûn (Yetmiş Kitap) adlı eseri Book of Seventy adıyla İngilizceye çevrilmiştir. Câbir’in eserlerinin büyük bir kısmı kaybolmuştur. Bunlardan 27 tanesi Latince ve Almanca olarak Nürnberg, Frankfurt ve Strazburg’ta 1473-1710 yılları arasında basılmıştır.
GELİŞTİRDİĞI KİMYEVÎ MADDELER
Cabir bin Hayyan, tabiattaki maddelerin saf olmadığını belirtmiş ve bunları saflaştırarak saf elementler elde etmeye çalışmıştır. Onun ilk defa elde ettiği birçok kimyevî bileşik ve madde vardır. Bunlardan bazıları, saf kükürt tuzları, nişadır (NH4Cl), üstübeç PbCO3.Pb(OH), cehennem taşı (AgNO3), kezzap (nitrik asit, HNO3), zaç yağı (sülfürik asit, H2SO4), güherçile (hint) (KNO3), sirke asidi (CH3COOH), süblime (HgCl2), kurşun şekeri (CH3COO), sülügen (civa oksit), arsenik oksit, şap ve hidroklorik asittir (HCl).
Batılı bazı bilim adamları optik ve mercekler kanununun keşfini de Cabir bin Hayyan’a dayandırır.
ARITMA KONUSUNUN UZMANI
Câbir bin Hayyân, kimyanın geniş uygulama alanı olan arıtma konusunda ilk misalleri ortaya koydu. Arıtma yollarından oksitleme, süblinasyon, damıtma, çökeltme, ergitme ve kristalleştirmeyle ilgili işlemleri uygulamalarıyla açıkladı. Kükürt ile civa’nın karıştırılması sonucu kırmızı bir taşın (zencefre) meydana geldiğini açıkladı. Sirke ile asetik asit elde etmeyi o buldu.
ÇEŞİTLİ BULUŞLAR GERÇEKLEŞTİRDİ
Birçok talebe yetiştiren Câbir bin Hayyân, zehir ve zehirli maddelerin yapılarını inceledi. Bu konuda Kitâb-üs-Sümum adlı eseri yazdı. Bitkilerden elde edilen bir boya ile derilerin nasıl boyanacağını ve nasıl dabaklanacağını ortaya koydu. Çeşitli metal ve çelik üretim usûllerinin geliştirilmesi, deri ve bez boyalarının hazırlanması, kükürtlü bileşiklerden arsenik ve antimuan, bitkilerden yağ elde edilmesi, metallerin saflaştırılması, kumaşın boyanması, su geçirmez elbiselerin cilâlanması, manganez dioksitin cam yapımında kullanılması ve camın renklendirilmesi gibi buluşları da gerçekleştirmiştir.
ATOM PARÇALANSA BAĞDAT’I YOK EDER
Cabir, atom ile ilgilenmiştir. Atomun parçalanabilirliği konusunda şunları söylemiştir: “Maddenin en küçük parçası olan “el-cüz’ü lâ yetecezzâ” da yoğun bir enerji vardır. Yunan bilginlerinin söylediği gibi, bunun parçalanamayacağı söylenemez. Atom da parçalanabilir. Parçalanınca da öyle bir güç meydana gelir ki, bir anda Bağdât’ın altını üstüne getirebilir. Bu, Allahü teâlânın kudret nişânıdır.”
Basılmış olan eserlerinden
bâzılar şunlardır:
1) Kitâb-ül-Beyân,
2) Kitâb-ül-Hacer,
3) Kitâb-ün-Nûr,
4) Kitâb-ül-İzâh,
5) Kitâb-ül-Istakas-is-Sâlis,
6) Tefsîr-ül-İstaka,
7) Kitâb-üt- Tecrid,
8) Kitâb-ül-Mülk,
9) Kitâb-ur-Rahme.
Basılmamış eserlerinden
bâzıları ise şunlardır:
1) Kitâb-üş-Şems,
2) Kitâb-ül-Kamer,
3) Kitâb-ül-Hayvân,
4) Kitâb-ün-Nebât,
5) Kitâb-ül-Hikmet,
6) Kitâb-ül-Anâsır,
7) Kitâb-ül-Kimân-il-Meâdin,
8) Kitâb-ül-Hilkat,
9) Kitâb-ül-Hey’et,
10) Kitâb-ün-Nakd.
bâzılar şunlardır:
1) Kitâb-ül-Beyân,
2) Kitâb-ül-Hacer,
3) Kitâb-ün-Nûr,
4) Kitâb-ül-İzâh,
5) Kitâb-ül-Istakas-is-Sâlis,
6) Tefsîr-ül-İstaka,
7) Kitâb-üt- Tecrid,
8) Kitâb-ül-Mülk,
9) Kitâb-ur-Rahme.
Basılmamış eserlerinden
bâzıları ise şunlardır:
1) Kitâb-üş-Şems,
2) Kitâb-ül-Kamer,
3) Kitâb-ül-Hayvân,
4) Kitâb-ün-Nebât,
5) Kitâb-ül-Hikmet,
6) Kitâb-ül-Anâsır,
7) Kitâb-ül-Kimân-il-Meâdin,
8) Kitâb-ül-Hilkat,
9) Kitâb-ül-Hey’et,
10) Kitâb-ün-Nakd.