• DOLAR 32.458
  • EURO 34.805
  • ALTIN 2439.902
  • ...
`Bütün Gelişmeleri Yakından Takip Ediyoruz`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hizbullah`a yakınlığıyla bilenen huseynivsevda.net sitesi editörü adına basına geçilen mailde, Kutlu Doğum ayı münasebetiyle düzenlenen etkinlikler ile seçim sürecine yönelik değerlendirmede bulunuldu.

Hz. Muhammed`in(sav) viladet yıldönümü münasebetiyle yoğun ve bereketli bir ay geçirildiği Nisan ayı denince; Hz. Muhammed (sav) kutlu doğumu ve bu münasebetle bir araya gelen coşkulu kalabalıkların akla geldiği belirtildi.

Hz. Muhammed`in(sav) peygamberlik silsilenin son halkası olduğu, bu yüzden Hz. Muhammed`in (sav) hayatımızdaki yeri ve önemi son derece mühim olduğu vurgulandı.

HZ MUHAMMED HER YÖNÜYLE GÜZEL BİR ÖRNEKTİR

Hz Peygamberin sıradan bir insan olmadığı belirterek şöyle denildi: " Hz Muhammed toplumlara rehberlik eden herhangi bir lider veya önder değildir. Allah`ın (cc) seçip bütün beşeriyete gönderdiği yüce bir şahsiyettir. Alemlere rahmet olarak gönderilmiştir. En güzel ahlaka sahip olan, Allah`ın (cc) dinini ve kitabını en güzel şekilde hayatında tatbik ederek bütün insanlara en güzel yaşam örneğini ortaya koyan en büyük mürşittir. Gerçek özgürlük ve kurtuluş yolunu gösteren en büyük önderdir. Örnek yaşantısıyla; en güzel eş, en güzel baba ve en güzel aile reisidir. Allah`a kulluk noktasında insanların en muttakisi ve en abidi olup ibadet açısından en güzel örnektir. Tevhid mücadelesindeki en büyük komutan ve en güzel örnektir. Kısacası O (sav); hayatın her alanında insanlar için en güzel örnektir. "Ey iman edenler! And olsun ki sizin için, Allah`a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah`ı çok anan kimseler için Rasulullah en güzel örnektir." (Ahzap 21) Çünkü O kendiliğinden bir şey konuşmaz ve yapmazdı. Ne konuşuyor ve ne yapıyorsa, tamamen ilahi emirler doğrultusunda söyleyip yapıyordu. Hasılı O (sav); yürüyen Kur`an idi. "O, kendiliğinden konuşmamaktadır. Onun konuşması ancak, bildirilen bir vahy iledir." (Necm 3,4)

Bu yüzden Allah (cc); bütün insanları O`na tabi olup uyma hususunda mükellef tutmakla birlikte, O`na itaat etmeyi kendisine itaat etme ve O`na isyan etmeyi de kendisine isyan etme olarak kabul etmiştir.

"Kim Resul`e itaat ederse, gerçekte Allah`a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse, biz seni onların üzerine koruyucu göndermedik." (Nisa 80) Böyle yüce bir şahsiyetin ümmetinden olduğumuz için Allah`a (cc) ne kadar hamd etsek azdır."

HZ PEYGAMBERİ ANLATMAK, TANITMAK ALLAH`A YAKLAŞMAYA GÜZEL BİR VESİLEDİR

Hz Muhammed`e uymak, O`na tabi olup itaat etmek ve sünnetini ihya etmenin mükellefiyet olduğu vurgulanarak şöyle denildi: "Müslümanların yerine getirmeleri gereken bir vazife ise; O`nun viladeti münasebetiyle bir araya gelerek O`nu anlatmak, tanıtmak ve O`na davet etmek de güzel bir hizmet ve Allah`a yaklaşmaya güzel bir vesiledir. "Ey iman edenler! Allah`tan korkun. O`na yaklaşmaya vesile arayın ve yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz." (Maide 35)

Bu anlamda, Hz. Muhammed`in (sav) kutlu doğumu münasebetiyle yapılan her şey kulluk görevini yerine getirmeye ve sorumluluğu ifa etmeye dönüktür. O yüce insanı anmak, O`nu gündeme getirmek, O`nu kitlelere ve topluma anlatıp tanıtmak, O`nun getirdiği ilahi mesajı ve sünnetini açıklayıp bunlara davet etmek, evet bütün bunlar, Allah`ın rızasına nail olmak ve O`na yaklaşıp rahmetine kavuşmak içindir. Bu vesileyle buradan, kutlu doğum etkinliğini tertip edenleri, bu işte emeği geçenleri ve bunun için bir araya gelenleri kutluyorum, hepsine selam olsun."

"İSLAM DİNİNİN, KUR`AN`IN VE SÜNNETİN DERDİNİ ÇEKMEKTEYİZ"

"İslam dininin, Kur`an`ın ve Sünnetin derdini çekmekteyiz." diye devam edilen açıklamada "Müslümanların İslam adaletinden uzak olduklarının ve içinde bulundukları sıkıntıların derdini çekmekteyiz. Diğer insanların başka işlerle meşgul olduğu, başka şeylerin derdini çektiği, başka şeylere davet ettiği bir zaman diliminde, özellikle de seçim sürecine girdiğimiz ve insanların partilere davet ettiği, bu yönde yoğun ve hararetli çalışmalar içine girdiği şu günlerde Müslümanların Allah Rasulünü anmaları, O`nu gündeme getirip O`na davet etmeleri önemlidir.

Herkes dert edindiği şeyin peşinden koşar. Neyi seviyorsa, neye değer veriyorsa, neye inanıyorsa ona ulaşmak ister, onunla meşgul olur.

Onun için bizim, kendimize has gündemimiz vardır. Başkaları ne ile meşgul olurlarsa olsunlar, onların gündemi ne olursa olsun, onlar ne için telaş içinde olurlarsa olsunlar, bizim gündemimiz bellidir, bizim çalışmalarımız, telaşımız ve koşuşturmamız bellidir. Biz kendi işimize bakarız."

SEÇİM SÜRECİ

Basına atılan mailde seçim nedeniyle hararetli hazırlıklar ve çalışmaların yapıldığı, bu konuda gizli, açık birçok görüşmeler yapıldığı, kulisler olduğu, pazarlıklar yürütüldüğü ve birçok vaatler verildiği ifade edilerek, "Seçim günü yaklaştıkça bu yöndeki hareketlilik daha da çoğalacak; tarafgirlik, bu yöndeki güç gösterileri, mitingler, toplantılar, destek arayışları, oy toplama ziyaretleri yoğunluk kazanacaktır." denildi.


HİÇBİR PARTİNİN DESTEKÇİSİ, TARAFTARI VE OY TOPLAYANI OLMADIK

Açıklamada şunlar kaydedildi: "Böyle bir atmosferde bizler, kendi işimizin peşinden koşmalı, kendi gündemimizden kopmamalı, başkalarının yaptığı hesaplara direkt veya dolaylı alet olmamalıyız. Bu işle meşgul olanların yaptıkları şeyler üzerinde durmuyor ve sorgulamıyoruz. Kim ne yapıyor, ne hedefliyor ve ne hesaplıyor olsa da bilerek ve programlı olarak İslam`a ve Müslümanlara düşmanlığı yoksa, ona küskünlüğümüz, dargınlığımız ve düşmanlığımız olmaz.

Şu ana kadar bizler, hiçbir partinin üyesi veya gönüllüsü olmadık. Seçim dönemlerinde hiçbir partinin destekçisi, taraftarı ve oy toplayanı olmadık. Sandık başlarında hiçbir partinin görevlisi olmadık. Hatta çoğumuz, para cezalarına rağmen oy kullanmadık, seçim kütüklerine yazılmadık."

BÜTÜN GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ

Bütün gelişmelerin yakından takip edildiği ve değerlendirildiği vurgulanarak, "Aynı toplum içinde, birlikte yaşadığımız için bu hususlar ve bu yönde yapılanlar bizi de ilgilendirmektedir. Ortam ve şartlar bizim açımızdan olgunlaştığında ve zamanı geldiğinde bu sahada da üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye çalışırız inşallah.

Sorumluluk sahası geniştir ve yapılması gerekenler çoktur. Bunları bir zamanla sınırlamak veya belirli zamanlara tahsis etmek mümkün değildir. İmkan olduğu ve şartlar elverdiği müddetçe her gün bizim için çalışma zamanıdır. Kendimiz, ailemiz, komşularımız, akrabalarımız, halkımız ve toplumumuz için yapmamız gereken hizmetler vardır. Bu konuda İslam`ın bize yüklediği vazifeler vardır. Onun için programlı olmalı ve program dahilinde çalışmalıyız. Yapacağımız bütün işlerimizi çeşitlerine ve zamana göre program haline getirip bu çerçevede düzenli ve sistemli çalışmalıyız. Bu nedenle başkalarının gündemleri, hedefleri, maksatları, oluşturacakları atmosfer bizim gündemimizi ve bu yapacağımız hizmetler yönündeki çalışmalarımızı olumsuz etkilememeli, değiştirmemeli ve sekteye uğratmamalıdır." denildi.

BÜTÜN MÜSLÜMANLAR SORUMLULUK BİLİNCİYLE HAREKET ETMELİ

Yazılı basın açıklamasında hizmet eden sorumluluk sahibi Müslümanlardan, yazılarıyla, konuşmalarıyla ve fiiliyatlarıyla kendi gündemlerinden kopmamalarına ve sorumlulukları çerçevesinde hareket etmeleri tavsiye edilerek şunlar kaydedildi: "Söylem ve davranışlarında farklılıklar görülmemelidir. Görüldüklerinde, Allah`ı ve Rasulünü hatırlatmalıdırlar. Bu, onların en bariz özelliği haline gelmelidir. Bu seçim sürecinde; kiminle oturduklarına, kimlerle göründüklerine, hangi yerlere girip çıktıklarına, kendilerini davet edenlere, davet edildikleri yerlere, ziyaretlerine gelenlere ve etraflarında olup bitenlere iyice dikkat etmelidirler. Bulunduğu pozisyon itibariyle ve dışarıdan göründüğü şekliyle; bir tarafta yer aldığı, bir tarafa destek verdiği veya birlikte çalıştığı şeklinde yorumlara sebep olmamalıdırlar."

M. Salih Keskin - İLKHA

Bu haberler de ilginizi çekebilir