Yerel Basın Temsilcilerinden Van Valisine Ziyareti
Yaşanan iki ağır deprem sonrası büyük bir sarsıntı dönemi geçiren Van Yerel Basını, geçirdikleri sıkıntıları aşma adına Van Valisi Münir Karaloğlu ile bir görüşme yaptılar.
Yerel Basının bu talepleri karşısında sıkıntılarını giderme adına kendilerine yardımcı olacağını belirten Vali Karaloğlu, yerel gazete temsilcilerine de biraz sitemde bulundu. Van yerel basını patronlarının 2 ya da 3 gazete çıkararak ilan pastasında ki payını artırmaya çalışmasının doğru bir davranış olmadığını belirten Karaloğlu, "Van basını kendi işine sahip çıkıp kendi sıkıntılarını aşmaya çalışmadıkça kimse onlara yardım edemez. Dolayısıyla önce siz Van Basını olarak bir araya gelip bu sıkıntılarınızı aşmaya çalışacaksınız, çalışmalısınız" tavsiyesinde bulundu.
Van Depremine Yapılan Müdahale Tarihe Geçecek
Deprem sürecinde yaşanan sıkıntıların arızi bir durum olduğunu ve mart ayı sonu itibariyle bu sıkıntıların giderek hafifleyeceğini belirten Karaloğlu, "eğer Afet kanunu kapsamında yapılan uygulamaların süresi uzatılmazsa mart sonu itibariyle bu sıkıntılardan büyük ölçüde kurtulacağız. Ancak bu uygulamanın uzatılıp ya da uzatılmaması başbakanlığın kararına bağlı" dedi.
Deprem sürecinde yaptıkları çalışmalara da değinen Karaloğlu, Bir gün Türkiye de ve ya dünyada afetlere müdahale tarihi yazılırsa Van`da depreme yapılan müdahalenin ayrı bir yeri olacağına işaret ederek, "Dile kolay. 30000 tane konteynır taşındı. Ne demek bu 30000 tane ev. Bura da çok önemli işler yapıldı ve yapılmaya da devam ediliyor. Geçenler de Kocaeli depremi sonrası atılan gazete manşetlerini taradım. Gazetenin birinde atılan manşette "depremin üzerinden 1,5 yıl geçti. Çadırlarda halen 150 bin insan yaşıyor. Bir başka manşette, " depremden sonra 3. Yıla girdik. Depremzede vatandaşın evleri halen teslim edilemedi" vs. vs. Arkadaşlar bizler inşallah Ağustos ayında konutları teslim edeceğiz. Bu hızla bizler ilerliyoruz. Üstelik son 15 yılın en soğuk kışını yaşamamıza rağmen. Bu kadar ağır kış koşullarına rağmen bu işler ancak bu kadar ilerleyebilirdi" açıklamasında bulundu.
Kendilerine Konteynır Verildiği Halde Gidip Buralarda Oturmayanlar Var
Evleri yıkılan vatandaşların konteynır kentlerde kendilerine ayrılan konteynırlara yerleştirildiğini belirten Vali Karaloğlu, kendilerine konteynır verildiği halde gidip buralarda oturmayanlara tepki göstererek böyle kişilerin varlığını tespit etmeleri durumunda bu konteynırları kendilerinden geri aldıklarını ve almaya da devam edeceklerini belirtti. Karaloğlu, "kendisine ulaşmasak bile kapıları kırıp içeri girme talimatı verdim. O konteynırları alıp ihtiyacı olanlara vereceğiz. Bizler Vanlılar olarak bu konuda biraz daha duyarlı olmamız lazım. Yani şunu düşünmemiz gerekir. İhtiyacımız olmadığı halde niye bu konteynırları işgal edelim? Bu kadar insanın ihtiyacı varken bunu işgal etmenin ne anlamı var? Bu aynı zamanda bir kul hakkıdır". uyarısında bulundu.
Konteynırlarda 161727 Kişi Kalıyor
Şu anda konteynır kentlerin 3 tanesinin hariç geri kalanların tamamının yapımının tamamlandığını belirten Karaloğlu, "artık Van`a konteynır gelmeyecek. Şu an konteynırlarda 161727 kişi kalıyor. Bu sayı Türkiye de birçok ilin nüfusunun çok çok üzerinde. Buralara yerleştirilen vatandaşlarımız içerisinde evleri yıkılanları bizler tespit ettik ve kendilerine bir konteynır tahsis ettik. Ancak ben şu yanlışı bir türlü vatandaşın aklından çıkaramadım. Vatandaşta şu yanılgı var. Konteynır alamazsam ev verilmeyecek. Ya da konteynır alana ev verilir. Hayır, hiçbir alakası yok. Evler dağıtılınca konteynır almış yada almamış olması değil, evi ağır hasar görüp yıktırılmış mı yada depremde yıkılmış mı diye bakarız. Eğer evinin yıkıldığını ya da ağır hasardan dolayı yıktırıldığını bize belgelerse yaptığımız konutlardan alacaktır. Konteynırları ise barınma ihtiyacı olanlara veriyoruz. Yoksa konteynırlar ev verme ölçüsü değildir. Bu böyle bilinmelidir." dedi.
Ağır Hasarlı Binalarda Kalan Kişiler Derhal Bu Evleri Terk Etmeli
Ağır hasar olarak tespit edilmiş binalarda kalan kişilerin derhal bu evleri terk etmeleri gerektiğini söyleyen Karaloğlu, "Ama dediğim gibi derhal çıkmalılar. Artçı depremler devam ediyor. Ve her an her şey olabilir. Kesinlikle ağır hasarlı binalarda vatandaşlarımız oturmasınlar. Bazı vatandaşlarımız ağır hasarlı yapılarımızı yıktırmayız diye ısrar ediyor. Hayır. Böyle bir şey kabul etmeyeceğiz. Ve kendisine ağır hasar verilen yapıların tamamını yıkacağız. Bunu herkes böyle bilsin. " uyarısında bulundu.
Gazetecilere Ev Yapılacak
Deprem sürecinde Van`da yaşayan gazetecilerin sıkıntılarını da göz ardı etmediklerini belirten Vali Karaloğlu, TOKİ ve Vangölü Gazeteciler Cemiyetinin ortak görüşmeleri olduğunu ve ev sahibi olmayan ya da evleri yıkılan gazetecilere ev verilmesi çalışmaları olduğunu belirtti. Karaloğlu, "bu gazetecilere hafif taksitlendirme şeklinde, ödeyebilecekleri düzeyde bir taksitlendirme şeklinde ev yapılarak kendilerine verilecek" dedi.
100 Tane Evi Yıkılmış Olsa Dahi Verilecek Ev Sayısı 1 Tanedir
Evleri yıkılanlara bir ev verileceğini ve şu an yapımı devam eden 15323 konutun acil olarak eve ihtiyacı olanlara tahsis edileceğini belirten Karaloğlu, "evleri yıkılan insanlarımıza bu gün -15 derecede beton dökerek ev yetiştirmeye çalışıyoruz. Bizim bütün çabamız zaruret durumunda bulunan vatandaşın ihtiyacını gidermek. Ancak şunu herkes bilmeli. Evi yıkılan her bir vatandaşa bir ev verilecek. 100 tane evi yıkılmış olsa dahi verilecek ev sayısı 1 tanedir. Ev yapımının yanında ihaleleri bitmiş ve yapım sürecine girmiş 25 okul, 24 cami, 11 ticaret merkezi, 4 büfe de vardır" dedi.
Üniversitelerin Çalışmalarının Son Bulmasından Sonra Listeleri Açıklayacağız
Köylerde ağır hasarlı olarak tespit edilen 11 bin küsur bina olduğunu ve şu ana kadar 6054 kişinin müracaat ederek EEY (ev yapma yardımı) talebinde bulunduklarını belirten Karaloğlu, " köydeki süreç için belirlenen bir süre var. Bu süre zarfında başvurulara kabul edilecek. Van Merkezde ise üniversitelerin çalışmasının son bulmasından sonra bizler listeleri açıklayacağız ve gerek muhtarlıklarda gerekse AFAD ta bulunan danışma merkezlerinde kime nasıl yardım edileceği hususunda gerekli açıklama yapılacak ve iki ay gibi bir süre zarfında başvurular kabul edilecektir." açıklamasında bulundu.
Fikret Özkan - İLKHA