`Rus Baharı` Mümkün mü?
Rusya önümüzdeki altı yıl için devlet başkanlığına Putini seçti. Muhalefetin usulsüzlük yapıldı çağrılarına ve protestolarına rağmen ikinci defa başkanlık koltuğuna oturacak olan Putinin geçmişten tecrübeli olması işini kolaylaştırıyor. Ancak muhalefet, Putinin, yaptığı yolsuzluklar ve yaptırdığı cinayetlere karşı halkı meydanlara indirebilirse bir "Rus Baharı" yaşanabilir.
Riyad Makayev / Doğruhaber
Vladimir Putin, 4 Mart’ta Moskova’da Manejnaya Meydanı’na çıkarak kendi seçmenleri önünde gözyaşlarıyla “Biz Kazandık!” dedi. Putin, Başkan Medvedev ile birlikte podyuma çıktı. Önceki seçimlerdeki gibi birlik ve beraberlik portresini sergiledi. Manejnaya Meydanına ancak 15 bin kişi toplanmıştı. Rus halkı, Putin’i sevdiklerinden değil, daha iyi bir alternatifi olmadığından Putin’i seçtiği gözükmektedir. Putin başkan seçildi ama sıkıntılar bundan sonra başlayacak. Peki Putin, iktidarını daha da güçlendirmek adına neler yapacak?
SEÇİM ADİL VE ŞEFFAF GEÇTİ(!)
Seçim sırasında usulsüzlük iddiaları ortaya atan diğer başkan adayları, sadece söyledikleriyle yetindiler. Tüm gözlemciler Rusya seçimi adil ve şeffaf bir şekilde yapıldı diye açıklamalar yaparken, muhalefet ise tam tersini söylemekteydi. Rusya’da iktidarın adayı zaten otomatik olarak yüzde 30’u alır diyen Rusya Fedarasyonu Alt Meclisi Duma’nın Başkan yardımcısı Jirinovski, "Putin iktidarda fazla kalamayacak" dedi. "Devlet daireleri, resmi tüm yerler Putin’e oy vermek zorunda bırakıldı, Valiler kendi yerlerini korumak adına halka ve resmi dairelerdeki çalışanlara işini kaybetme sinyalleri verdi. Sizce zor şartlar altında yaşayan seçmenler ne yapar." diye soran Jirinovski, seçimlerde baskının olduğunu ve bunu herkesin bildiğini belirtti. Komünist Parti lideri Züganov, yapılan seçimi kabul etmezken, Rus siyasetine ilk kez giren Rus Oligarhı Prohorov ise seçimlerde 4 bin dolayında usulsüzlük tespit edildiğini ve bunu araştıracaklarını belirtti. Yine de seçimden memnun kaldığını açıklayan Prohorov, yeni bir oluşum sözü verdi. Diğer bir aday Mironov, Putin’i kendi programındaki maddeleri programına aldığı için kazandığını söyledi.
Sonuç itibarıyla bu seçimde Putin’e karşı ciddi bir aday yoktu. Kuzey Kafkasya’da bile Putin’e yüzde 99 oy verildi. Oysa Kuzey Kafkasya Cumhuriyetlerinde Putin’in iktidarı sırasında yapılan savaşlar ve özel operasyonlar binlerce insanın hayatına mal olmuştu. Bu cumhuriyetlerde yaşayan vatandaşlar kendilerinin otobüslerle oy kullanmaya götürüldüklerini belirtiyorlar.
SEÇİM SONRASI OLAYLAR
Putin’e muhalif olan halk, seçim sonrası sokağa döküldü. Bu gösteriler Putin’in bundan sonra muhaliflere göstereceği müdahaleyi de ortaya koymuş oldu. Protestolara karşı sert müdahalede bulunuldu ve çok sayıda gözaltı gerçekleşti. Bir kısım muhalefet lideri gözaltına alınarak sorgulandı. Gösterilerde: "Putin sonun geldi!", "Putin seni tanıyoruz, Botoks yapsan da tanıyoruz" sloganları atıldı. Muhalifler Putin’i Kremlin’de yapılacak başkanlık görevine başlama töreni sırasında Kremlin’den çıkarmaya hazırlanıyorlar.
PUTİN YENİDEN GÜCÜ ELİNE GEÇİRDİ
Her ne kadar Putin’e karşı propagandaları desteklemiş olsalar da hem Batı, hem de diğer bölgelerdeki liderler yine siyaset gereği Putin’i tebrik etti, etmek zorundalar da. Aksi halde büyük bir enerji gücüne sahip Rusya’yı 6 yıl yönetecek Putin, enerji fakiri Batı’yı zorda bırakabilir. Bu bakımdan Putin gücü yeniden ele geçirmiş gözüküyor.
“RUS BAHARI” DA MÜMKÜN
Putin, önümüzdeki dönemde Ortadoğu’da cereyan eden ve İran’a yapılan baskılara da ciddi biçimde müdahale edebilir. Putin bu konuda Medvedev gibi pasif kalmayacak aktif bir siyasete başlayacaktır. Muhalefet kanadı ise Putin’e ciddi karşılık vererek susturmaya kalkabilir. Eğer böyle bir müdahale söz konusu olursa ve muhalefet Rusya dışındaki Putin karşıtı güçlerden destek alırsa Rusya’da “Rus Baharı” başlayabilir. Londra’da siyasi sığınmacı olarak bulunan Yahudi asıllı Rus oligarhı Boris Berezovskiy, Putin’i devirmek için her şeyi kullanacağını söyledi ve Putin’e kendi isteği ile başkanlığı bırakma çağrısında bulundu. Önümüzdeki dönemde ciddi olaylarla uyanacağımız Rusya Federasyonu adeta komaya girebilecek bir ağır hastaya benzemektedir. Rusya şu anda bir havale geçirmekte. Ancak bu havale iyi huylu sonuçlar mı verecek, yoksa kötü huylu sonuçlar mı verecek bunu zaman gösterecek.
PUTİN GEÇMİŞTEN TECRÜBELİ
Muhalif kesimler şimdilik kendi aralarında neler yapacaklarına karar vermeye çalışıyorlar. Tecrübe sahibi Putin ise önceden tasarlanarak yapılan olayları oluşturma ve sonrasında suçluları bulmayı çok iyi bilen bir isim. Rus gizli istihbaratı teşkilatı FSB’ye sahip olan Putin, gazetecileri, insan hakları savunucularını, muhalifleri susturmayı çok iyi biliyor. Putin’in önceki başkanlık döneminde Rusya’da çok büyük ses getiren cinayetler ve terör olayları yaşanmıştı. Putin, bu cinayet ve terör olaylarında adres olarak muhalefeti göstererek kendisine karşı yapılan protesto ve eylemleri çok sert bir şekilde bastırabilir. Eğer Başkanlıktan düşerse Putin’i hiç de parlak bir hayat beklememekte.
DÜŞERSE ÖMÜR BOYU HAPİS YATABİLİR
Çeçenistan’daki soykırım başta olmak üzere, gazetecilerin ve insan hakları savunucularının, Osetya’da yaşanan okul baskını ve yurt dışında yapılan bazı suikastların bizatihi Putin’in emriyle gerçekleştirildiğine dair ciddi iddialar var. Ömür boyu hapse mahkum edilebilecek yolsuzluklarla dolu dosyasıyla Putin’in başkanlıktan düşmesi muhalifler için yeterli olacaktır. Son olarak kısa bir portre çizecek olursak Rusya devlet başkanlığı koltuğuna yine bir “diktatör” gelmiştir. Bu “diktatör” Kuzey Kafkasya’da yaklaşık 400 bin insanın kanını akıtmış ve acımasızca akıtmaya da devam etmektedir. Dünya şimdilik buna göz yummuş gözükse de, ne olacağını Allah’tan başka bilen yok. Yazıyı Arapların bir sözüyle bitirelim: “Sen istiyorsun, ben istiyorum; ancak Allah istediğini yapıyor!”