Müslümanların imtihanlar karşısında tavrı ne olmalıdır?
SÜMEYYE TURAN / Doğruhaber
Mümin başına gelen her musibete karşı sabırlı olmalı, feraha erdiğin de ise Allah`a hamd etmelidir. Çünkü Allah, hayrını dilediği kişiyi sıkıntıya sokar. Bu hadisi şerif Bakara sûresi`nin 155. âyeti açıklamıştır. ..Sizi biraz korku, biraz açlık ve mallardan, canlardan, ürünlerden eksiltmekle sınarız. Sabredenleri müjdele! Başımıza gelen musibetler aslında birer rahmet kapısıdır. Musibetler Rabbimizi daha çok hatırlatır, musibet anında O`na daha çok dua ederiz. Her duamız cennete giden yolda bizim için ışıktır. Biz kullar dünyaya Hz. Âdem`den bu yana imtihan edilmek için gönderildik. Dünya hayatı gelip geçicidir. Çektiğimiz ızdıraplar elbet bir gün son bulacaktır. Esas olan ahiret hayatıdır. Allah`u Teala ahrette bizi cennetle müjdeler ki orada hiçbir musibet, hastalık yoktur, bir de zalimleri cehennem ile müjdeler ki asıl musibet, ızdırap oradadır. Cennet ve cehennemi düşünüp ona göre hareket etmeli, Allah`u Teala`ya bol bol hamd edip bizi cennetine nail eylemesi için dua etmeliyiz.
Sevda Yıldız
Müslüman`ın imtihanlar karşısında ilk tavrı elbette ki metanetli ve sabırlı olmasıdır. Başına geleni Allah`tan gelen bir ceza değil, lütuf olarak değerlendirmesi gerekir. Bu soru ile ilgili olarak İmam Gazâlî musibeti 3`e ayırır:
1. Münafığın başına gelen musîbet ve hastalıklar. Münafık, sıkıntıya sabretmeyip şikâyette bulunduğu için bunlar onun hakkında tam bir cezâ anlamı taşır.
2. Mü`minin başına gelen hastalık ve musîbetler. Mü`min, bunların Allah`tan geldiği bilinci içinde sabreder. Böylece de sıkıntıları günahlarına kefâret olur.
3. Şükür ve rızâ halindeki olgun mü`minlerin başına gelen hastalık ve sıkıntılar. Bunlar belâ ve musîbet halinde de Allah`a hamd ve şükür görevlerini yerine getirirler. Öylece onların sıkıntıları, Allah katındaki derecelerinin yükselmesine vesile olur.
İmam Gazali`nin belirttiği gibi inanan ile inanmayanın musibete karşı tavrı farklıdır. Biz inanan kullar olarak 3. Grupta ki şükür ve halin de olan olgun müminlerden olmalıyız. Çünkü Rabbimiz bize böyle olmamızı emretmiştir.
Kübra Durak
İmanın şartı 6`dır. Ve altıncısı Kaza ve Kader`in Allah`tan olduğuna iman etmektir. Kaza`lar yani başımıza gelen musibetler Allah`u Teala`nın koyduğu dünya düzenin bir parçasıdır. Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki: “Bir kimsenin malına yahut cesedine bir musibet gelir de, o kimse onu gizler ve kimseye şikâyette bulunmaz ise Allah`ın onu affetmesini hak eder.” Peygamber efendimiz, peygamber olmasına rağmen Allah`u Teala tarafından en zorlu imtihanlardan geçirilmiştir. Çünkü Peygamber efendimizin (sav) başına gelen musibetler bile bizim için örnektir. Peygamberimiz babasız dünyaya gelmiştir, ardından annesi vefat etmiştir, ardından dedesi, çok sevdiği eşi, amcası, çocukları bir bir göç etmişlerdir diğer dünyaya. Peygamber efendimiz hepsinin vefatını büyük bir sabırla karşılamıştır. Gerçek sabır, musibetin, insanı ilk sarsmasına karşı gösterilen sabırdır, buyurmuşlardır. Mekke halkının alaylarına, ona eziyet etmelerine hiçbir zaman isyan etmemiştir. İşte bizler de başımıza gelen olayların Allah`tan geldiği bilincinde olup, Allah`u Teala`nın bütün Peygamberleri ve insanları imtihan ettiğini hatırımızda tutup bu şekil de davranmalıyız.
Şükran Karslı