Bursa Belediyesine ataması olan genç İslami kimliğinden ötürü işe alınmadı
Bursa Büyükşehir Belediyesine itfaiye eri olarak KPSS puanıyla ataması yapılan Emrullah Şavli, İslami kimliğinden dolayı hiçbir gerekçe gösterilmeyerek işe alınmadığını söyledi.
Bursa Büyükşehir Belediyesine itfaiye eri olarak KPSS'den aldığı 90 puanla atanan Emrullah Şavli, İslami kişiliğinden ötürü belediye tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeyerek işe alınmadı. Bursa'da mütedeyyin kişilere yönelik 28 Şubat'ı aratmayan muamelelerin olduğunu belirten Şavli, yaşadığı mağduriyet nedeniyle tepkisini dile getirdi.
Bir yıl önce KPSS'den aldığı 90 puanla Bursa Büyükşehir Belediyesine itfaiye eri olarak ataması yapılan Emrullah Şavli, evraklarını büyükşehir belediyesine teslim ettikten sonra kendisine güvenlik soruşturması için beklemesi gerektiği söylendi. Daha sonra isimsiz bir ihbar yapıldığı öne sürülerek Şavli'nin Adana İslami hizmetlerde bulunan Umut-Der yöneticisi olduğu, bu derneğin de Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinde davasının bulunduğu ileri sürülerek atamasının yapılamayacağı kendisine bildirildi. Ancak yasal çerçevede faaliyetlerde bulunan Adana Umut-Der'in üyesi bile olmadığını ifade eden Şavli, bunu defalarca beyan etmesine rağmen yine de işe alınmadı.
Yaşadığı mağduriyetle ilgili tüm detayları İLKHA muhabirine anlatan Emrullah Şavli, içinde bulunduğu süreci 28 Şubat dönemine benzeterek, mütedeyyin kişilere yönelik keyfi uygulamaların devam ettiğini söyledi.
Aylar öncesinden işinden ayrılarak KPSS'ye hazırlanan ve 2014 yılında KPSS'de Orta öğretim düzeyinde sınava giren Emrullah Şavli, 2016/1 KPSS tercihlerinde 90 puanla Bursa Büyükşehir Belediyesine itfaiye eri olarak atandı.
26 Temmuz 2016'da da evraklarını belediyeye teslim eden Şavli, yetkililerin kendisine "güvenlik soruşturması yapılacağı için bir süre beklemesi gerektiğini" aktardıklarını söyledi.
İsimsiz ihbar denilerek "yanlış bilgiyle" işe almamışlar!
Daha sonra evini Kayseri'den Bursa'ya taşıyan Şavli, "Bu arada 11 Ekim 2016'da belediye bana bir yazı verdi. Yazıda sınav değerlendirme komisyonuna yapılan isimsiz ihbarda, yönetiminde bulunduğum ileri sürülerek Adana Umut Der'in Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinde davası olduğu, bu yüzdende atamamın yapılamayacağı söylendi. Belediyenin 'sınav değerlendirme komisyonunun 2016/2 sayılı kararı ve belediye başkanlık makamının 4 Ekim 2016 tarihli onayıyla atamanız yapılamamıştır.' diye bir yazı aldım." dedi.
İnsan Kaynakları Daire Başkanından ilginç ve akla zarar cevap...
Kararı görünce çok şaşırdığını dile getiren Şavli, "Çünkü ben Adana Umut-Der'in üyesi bile değilim. Ancak bana verilen yazı da ise yönetiminde olduğum söyleniyor. Ben bunu belediyede yetkili kişilerle görüştüm. İnsan Kaynakları Müdürü Hamza Mert'le görüştüm. Yapılan bu ihbarın asılsız, mesnetsiz ve yalan olduğunu söyledim. Ayrıca belediyenin İnsan Kaynakları Daire Başkanı Muammer Karaduman'la da görüştüm. Bu durumun hukuksuz bir şey olduğunu söyledim. Kendisine, yönetiminde bulunduğum derneğin Kayseri Umut-Der olduğunu, Adana Umut-Der ile sadece isim benzerliği olduğunu, Adana Umut-Der ile hiçbir bağımın dahi olmadığını belirttim. Yönetiminde bulunduğum Kayseri Umut-Der'in Kayseri'de faaliyet gösteren İslami bir dernek olduğunu ve bu dernek hakkında da hiçbir soruşturma ve kovuşturma olmadığını izah ettim. Bu durum üzerine İnsan Kaynakları Daire Başkanı Muammer Karaduman bana çok ilginç ve akla zarar bir cevap verdi. Dedi ki; "Her iki dernekte aynı amaç için hizmet etmiyor mu?" şeklinde cevap verdi." şeklinde konuştu.
"Bugün git yarın gel, git haftaya gel diyerek hep ötelediler"
12 Ekim 2016'da avukatı aracılığıyla yazılı olarak duruma itiraz ettiklerini belirten Şavli, "İtirazım kabul edildi. Daha sonra 3 Kasım 2016'da da bana bir yazı gönderildi. Ve bu yazı da 'güvenlik soruşturmamın ve arşiv araştırmamın devam ettiği' bildirildi. Ben de biraz umutlandım ve 'bu yanlıştan dönülecek, söz konusu hukuksuzluk giderilecek' dedim. Daha sonra güvenlik soruşturmamın sonuçlanıp sonuçlanmadığını öğrenmek için Mart 2017 de tekrar belediyeye gittim. İnsan Kaynakları Müdürü Hamza Mert'le yine görüştüm. O da bana güvenlik soruşturmamın olumlu geldiğini ve komisyon olarak da olumlu bakıldığını ancak belediye başkanının onayı lazım diyerek bugün git yarın gel, git haftaya gel, diyerek hep ötelediler." ifadelerini kullandı.
"Atamanız uygun görülmemiştir"
En son 11 Temmuz'da yine yazılı bir şekilde müracaat ettiğini anlatan Şavli, "Atamamın yapılmasını, yapılmayacaksa da nedeninin belirtilmesi için bir yazı verdim. Bana yine gelen cevap, yine aynı sınav değerlendirme komisyonunun geçen yıl verdikleri '2016/2 sayılı kararı gereği ve başkanlık makamının 4 Ekim 2016 tarihli onayı ile atamanız uygun görülmemiştir.' denildi. Ama neye göre uygun görülmemiştir diye bir şey yok. Evraklar mı eksikti, yoksa atamamdaki şartlar mı? hiç bir şey belirtilmemiş, sadece 'uygun görülmemiştir' diyor. Yine 2016/2 sayılı karar ise biz onu çürütmüştük. İtiraz ettik çünkü ve itirazımız kabul edildi. Ama sonra gelen cevap yine aynı." şeklinde konuştu.
"Maddi manevi bir sürü sorun yaşadım"
Bursa'ya hak ettiği yere çalışmaya geldiği halde her türlü sıkıntıyı yaşamak zorunda kalan Şavli, "Ben bir yıldır Bursa'ya taşındım. O bekleme süresinde işsiz kaldım, çalışmadım. Daha doğrusu atanacağım için herhangi bir işe girmedim. Zamanım hep beklemekle geçti. Ve maddi manevi bir sürü sorun yaşadım. Ayrıca psikolojik sorunlar da başladı. İnsan hep bir beklenti içerisinde oluyor ve beklenen olmayınca psikolojik bir sıkıntı oluyor." diye konuştu.
Konuyla ilgili bir sürü hukuksuzluk yaşandığını belirten Şavli, "Bu olayla ben şunu fark ettim ki bu sadece bir hukuksuzluk değil, burada üçten fazla hukuksuzluk var. Birincisi, isimsiz olduğu ileri sürülen bir ihbarla benim işe alınmamam. İkincisi, ben Adana Umut-Der üyesi değilim, ama yöneticisi olmakla suçlanıyorum. Tamamen yanlış. Velev ki üyeliğinde dahi olsam 4 yıldan fazladır Adana Umut-Der'in davası sürüyor ve halen sonuçlanmamış. Ve belediye dava sonuçlanmış gibi karar almış. Yani Adana Umut-Der'in 4 yıldır sonuçlanmayan davasını belediye bir ayda tamamlamış oluyor." ifadelerini kullandı.
"28 Şubat'ın mağdurları olduğunu iddia eden kişiler bize bu mağduriyeti yaşatıyor"
Şavli, "28 Şubat'ta bile bunlar yaşanmış değil. Ayrıca 28 Şubat'ın mağdurları olduğunu iddia eden kişiler bize bu mağduriyeti yaşatıyor. 28 Şubat onlar için bitmiş olabilir ancak 28 Şubat İslami hassasiyeti olan mütedeyyin insanlar için kesinlikle bitmemiştir ve aksine katmerleşerek devam etmektedir." şeklinde konuştu.
"Yöneticisi olduğum dernek hakkında yasal herhangi bir sorun ve sıkıntı yok"
Şavli, sözlerini şöyle sonlandırdı: "Benim atanmama gerekçemi bana sunsunlar, suçluysam desinler ki bu suçtan dolayı senin ataman gerçekleştirilmiyor. Yönetiminde bulunduğum Kayseri Umut-Der hakkında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma olmamışken ben neden atanmıyorum. Bunu bana açıklasınlar." (Zeki Aras -İLKHA)