Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, çeşitli açılış ve programlara katılmak üzere Gaziantep'e geldi. İlk olarak Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve GASKİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan Hacıbaba İçme Suyu Arıtma Tesisleri içine yapılan laboratuvarın açılışına katıldı.

Hacıbaba Mahallesi'ndeki tesisin açılış törenine Bakan Gül'ün yanı sıra Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti milletvekilleri Nejat Koçer, Mehmet Erdoğan ve Canan Candemir Çelik ile protokol üyeleri katıldı.

Tesisin açılışında konuşan Bakan Gül, Türkiye'nin ve bölgenin çok sayılı tesislerinden birisini hizmete açtıklarını söyledi.

Gül, "Kalite kontrol laboratuvarı ve hem bölgemizde hem ülkemizde çok güzel hizmetler yapacaktır. Özellikle sudan kaynaklı bir takım rahatsızlıklar, hastalıklar ya da suyun kalitesini sürekli izleme ve değerlendirmek için bütün vatandaşlarımızın bize emanet olan çocuklarımızın daha kaliteli su içmeyi sağlama anlamında önemli bir boşluğu giderecektir. Bundan dolayı Büyükşehir Belediyemizi ve ilgilileri tebrik ediyorum." dedi.

Gaziantep'in içme suyunu sağlayacak olan "Düzbağ Projesi"ne de değinen Gül, sözlerine şöyle devam etti:

"Düzbağ Projesi çok önemli bir proje. Bir milyar 200 milyon tutarındaki bir yatırımın Gaziantep'imize bu hükümet hediye etti. Bunun sonucu olarak çok kaliteli bir su içeceğiz. Piyasalardaki kaynak su gibi daha kaliteli bir kaynak suyu da inşallah Gaziantepliler olarak içmiş olacağız. Daha ucuz su içme imkânına da vatandaşlarımız kavuşacak. Bu Gaziantep'e verilen önemi göstermektedir."

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve kurmaylarının asılsız iddialarla her fırsatta Türkiye'yi dünyaya şikâyet ettiğini belirten Gül, Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'de can ve mal güvenliği olmadığı yönündeki söylemine ilişkin de şunları söyledi:

"Türkiye emin adımlarla yoluna devam ediyor. Türkiye'nin birliğini, beraberliğini ve huzurunu kimse bozamayacak. Türkiye'de 80 milyon vatandaşımız birinci sınıf vatandaştır, asli vatandaştır. Bir tarağın dişleri gibi bütün vatandaşlarımız bir ve eşittir. Hiçbir şekilde hiçbir gerekçeyle vatandaşlarımız kimlik, yaşam tarzı, etnik aidiyet, mezhebi, düşüncesi çerçevesi içerisinde asla farklı tutum, davranış içerisine girilemez. Hükümetimiz buna asla müsaade etmemişlerdir ve bundan sonra da kesinlikle müsaade edilmeyecektir. 80 milyon vatandaşımızın can ve mal emniyeti Türkiye devleti, hükümetinin teminatı altındadır. Dolayısıyla kalkıp Türkiye'de vatandaşlarımızın 'can ve mal emniyeti yok' diye bir şey ifade etmek asla Türkiye vatandaşına yakışır bir ifade değildir. Bir ana muhalefet partisi lideri konumunda olan birisinin söylemeyeceği bir sözü bu ülkenin siyaset hayatında duyduk. Türkiye'de bunun başka bir örneği yoktur. İlk defa bir ana muhalefet partisinin lideri kendi ülkesini dünyaya şikâyet ediyor. Can, mal güvenliği olmasaydı, tek başına buradan çıkıp şuraya kadar gidiyorsun, senin canını ve mal güvenliğini kim sağladı? Türkiye hükümet sağlamadı mı?"

"Ana muhalefet hiç bu kadar alçalmamıştır"

Gül, "Burada bu ülkenin değerlerine yabancı olan bir anlayıştan kaynaklı bir tutum görmekteyiz. Bu coğrafyada hiçbir zaman ana muhalefet ya da muhalefet hiç bu kadar alçalmamıştır. Ana muhalefet partisinin genel başkanının açıklamaları gerçekten Türkiye'nin değerlerinden, siyasetin ahlâkına asla uygun düşmüyor. Türkiye'de uzlaşma, toplumsal mutabakat vardır. Türkiye'de kutuplaşmayı sağlamak adına yapılan bu tür açıklamalar milletimiz tarafından asla tasvip görmeyecektir." şeklinde konuştu.

"Hiç kimse 'suçluyum' demiyor"

FETÖ davalarına ilişkin de Gül, "FETÖ davalarında yargılamaları görüyorsunuz. Hiç kimse 'suçluyum' demiyor. Suçlu olduğunu kabul etmiyor. Kameralar gösteriyor 'o ben değilim' diyerek milletin aklı ile alay edecek şekilde savunmalar yapıyorlar. Hiç bu kadar alçalmamıştır. Bir siyasetçiye bu yakışmaz." diye konuştu.

"Kendi hezeyanlarının farkına vardılar ve sus pus oldular"

Gül, hükümetin CHP Sözcüsü Bülent Tezcan'ın Ulusal Güvenlik Başkanlığı kurduğu yönündeki iddialara da cevap vererek, "Bir sözcü de çıkmış ulusal güvenlik başkanlığı diye hükümet kendine dair kurumlar kuruyor diye, hezeyanlar içerisinde açıklamalar yapıyor. Emniyetin birbiri içerisindeki bu yazışmasını alıp bunu böyle ortalığı ayağa kaldıracak şekilde açıklamalar yapmasının sonucunda ne oldu? Dünyayı ayağa kaldırdılar, ondan sonra kendi hezeyanlarının farkına vardılar ve sus pus oldular." diyerek tepki gösterdi.

Gül, 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan 250 kişinin ölümünden devletin sorumlu tutulması ile ilgili eleştirilere sert tepki gösterdi.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de "Bu tesis neden önemli? Çünkü su hayattır. Ekolojik sisteme baktığınız zaman Allah insanoğlunu bir damla sudan yarattığını söylüyor. Cenneti tarif ederken de su ve yeşilden tarif ediyor. Cennetin tarifinde Kevser ırmağından bahsediyor. Ama maalesef biz insanoğlu bu ekolojik sistemi yüzyıllardır boza boza küreselleşme ve kuraklık dediğimiz çok ciddi sorunla karşı karşıya geldik. Maalesef bu işi bu hale getirenler yeniden düzeltmemek için de birbirini yiyor. Böyle bir dünya düzeni var. ABD'nin Almanya ile kapışmasının en büyük nedeni de budur. İklimlendirme ile ilgili kim daha çok para yatıracak? Ama yüce Mevlam koruyarak kullanma diye bir şey söylüyor. Bizden sonra gelecek nesle daha güzel bir dünya bırakmak gibi bir emir vaat etmiştir. Bize ne oluyor da biz bugün bu sorunları yaşıyoruz?" diye sordu.

Konuşmaların ardından laboratuvarın açılışı gerçekleştirildi. Daha sonra Bakan Gül ve beraberindekiler, laboratuvarı gezerek, yetkililerden bilgi aldı. (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)