• DOLAR 34.513
  • EURO 36.619
  • ALTIN 2896.827
  • ...
"Dinin emrettiği her alan Diyanet`in ilgi alanıdır "
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nda yer alan "il ve ilçe müftülüklerinin resmi nikâh kıyma yetkisi" ile ilgili bölge âlimlerinden İttihad'ul Ulema üyesi Molla Cemal Çınar değerlendirmelerde bulundu.

Çınar, imamların ve müftülüklerin kıydığı nikâhların meşru ve asıl nikâh kabul edilmesini, bunun hem İslami hem de insan hak ve özgürlükler açısından önemli bir husus olduğuna vurgu yaptı.

"Müslüman bir halkın başına laikliğin dayatılması başlı başına bir zulümdür"

Resmi nikâh kıyma yetkisinin müftülüklere de verilmesine yönelik tasarının ardından bazı kesimlerce dillendirilen "laiklik" tartışmalarına da değinen Çınar,  "Laik bir sistemde, tamamen dini bir konu olan nikâhın müftüler bünyesinde kıyılmasını meşru bir nikâh olarak kabul edilmemesi tamamen dini alana laikliğin bir müdahalesi manasına gelmektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa bağlı olan müftülükleri dışlayan bir nikâhı, belediye emrine vermek tamamen kurumlar arası bir ayırım manasında yanlış bir uygulama olduğu açıktır. Batı Hıristiyan uygarlığının yaptırımlarını Müslüman bir halkın medeniyetine rağmen dayatmanın insani ve İslami bir tanımı olamaz. Aslında Müslüman bir halkın başına Laikliğin dayatılması başlı başına bir zulümdür. İlk günden beri bu zulüm yaşanıyor. Halen bu sendromdan çıkamayan kişilerin bulunması insanın hak ve özgürlükler açısından son derece üzücüdür." diye konuştu

Diyanet İşleri Başkanlığının Müslüman halkın nezdinde saygın bir yere sahip olduğunu belirten Çınar şöyle konuştu: "Dinin emrettikleri her alan Diyanet İşlerinin ilgi alanıdır. Diyanetin kendi haklarına ve görev alanlarında aktif olmasını haksız görmek büyük bir yanlışlıktır. Malum çevrelerin bu yanlışlarından dönüp halkın istekleri ile çelişen tek tip ve din karşıtı dayatmalarından vazgeçmeleri gerekir. Nikâh, tamamen dinen emredilmiş bir ibadettir. İslam dini nikâhsız bir evliliği gayri meşru gördüğü gibi, kıyılacak nikâhın sahih ve geçerli olabilmesinin şartlarını da belirlemiştir."

"Bu toplum İslami değerlere bağlı Müslüman bir halktır"

Çınar, "Bu şartlarda meydana gelecek en ufak bir ihmalkârlık o nikâhı gayri meşru duruma götürecek kadar sakıncalı sonuçlar doğurur. Laikliğin dayattığı nikâh anlayışında ise tamamen tersine dini şartlarda kıyılan nikâhı gayri meşru görülmesi söz konusudur. Doğan çocuklar, gayri meşru çocuk kabul edilerek hiçbir insani haktan yararlanması mümkün görülmemektedir. Nikâh dairesinden veyahut belediye idaresinden doğrudan Diyanet İşleri Başkanlığına bağlanması ve bu kuruma bağlı olarak imamların kıydığı nikâhın meşru ve asıl nikâh kabul edilmesi, işin aslına rucu bağlamında doğru olan uygulamanın bu çeşit bir uygulama olduğu kanaatindeyiz. Bu toplum, İslami değerlere bağlı Müslüman bir halktır. Bu halkın inancı ile çelişen bir dayatmayı eninde sonunda bu Müslüman halk eleyip dışarı atacaktır. " ifadelerini kullandı.

Çınar, Müslüman halkın tüm haklı taleplerine devletin saygılı olması gerektiğini,  İnsan hakları ile çelişen tüm girişimlerin karşısında olduklarını,  Son yapılan nikâhın müftüler tarafından kıyılması gibi haklı uygulamaların destekçisi olduklarını söyledi.  (Ramazan Şefkatlı-İLKHA)




 

Bu haberler de ilginizi çekebilir