• DOLAR 34.485
  • EURO 36.577
  • ALTIN 2922.233
  • ...
Kınama Yetmez!  Harekete Geçin!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İbrahim Sevgili / DOĞRUHABER

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları İcra Komitesi, Harem-i Şerif`e ilişkin son gelişmeleri ele almak için Türkiye'nin çağrısı üzerine İstanbul'da olağanüstü toplandı. İstanbul'da toplanan İİT Dışişleri Bakanları Olağanüstü İcra Komitesi, İsrail'in son zamanlardaki provokatif eylemlerini güçlü bir şekilde kınadı. Toplantıda bir konuşma gerçekleştiren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “İsrail işgali altında yaşayan veya başka ülkelere kaçmak zorunda kalmış milyonlarca Filistinliye kuru sözlerle değil eylemlerimizle destek olalım. Buradan bu haksızlığa dur demek isteyen herkesi, Filistin Devleti'ni tanımaya davet ediyoruz. 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan, egemen, bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip Filistin Devleti en kısa sürede hayata geçmelidir." şeklinde konuştu. Kamuoyu, gerek iki milyar İslam âlemine liderlik eden kişilerden gerekse de İslam İşbirliği Teşkilatı'ndan, yaşanan katliam ve zulümleri kınamakla yetinmeyerek harekete geçmesini bekliyor.

İİT DIŞİŞLERİ BAKANLARINDAN ‘FİLİSTİN` ÇAĞRISI

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları İcra Komitesi, Harem-i Şerif`e ilişkin son gelişmeleri ele almak için Türkiye'nin çağrısı üzerine İstanbul'da olağanüstü toplandı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Harem-i Şerif'in 3 gün kapatıldığını, ezan dahi okutulmadığını, açıldığında ise Müslümanların önüne bariyerler kurulduğunu ve Müslümanlara karşı aşırı güç kullanıldığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İİT Zirve Dönem Başkanı olarak yaptığı açıklamada, İsrail'in ibadet özgürlüğünü kısıtlamasını ve aşırı güç kullanmasını kınadığını ve tüm İslam âleminin ortak hislerini dile getirdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, İİT ve Arap Birliğinin de benzer bir tutum izlediğini, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın ve Ürdün Kralı 2. Abdullah'ın yoğun çaba sarf ettiğini belirtti.

"FİLİSTİN HALKININ DİRAYETİ HER TÜRLÜ TAKDİRİN ÜSTÜNDE"

Tüm bu süreçte Filistin'de tüm siyasi ve dini liderlerin sorumluluk bilinciyle hareket ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Filistin halkının 14 gün boyunca sergilediği dirayet her türlü takdirin üstündedir. Neticede, İsrail aklıselim yönünde bir adım attı. Temennimiz, İsrail'in bundan sonra Müslümanların Kudüs ve Harem-i Şerif'le ilgili hassasiyetlerini tam olarak dikkate alan bir tutum içine girmesidir." dedi. Eğitimden sağlığa, tarihi binaların restore edilmesinden esnafın desteklenmesine kadar her alanda Kudüs'e destek verilmesi gerektiğini dile getiren Çavuşoğlu, "Filistin halkının Harem-i Şerif için yürüttüğü ortak mücadeleyi, Filistin davasının geleceği için de önemli buluyoruz. Filistinli kardeşlerimizin bu mücadelede bir araya gelmesi iç uzlaşı bakımından son derece önemlidir." diye konuştu.


Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu

"DAHA BİLİNÇLİ MÜCADELE ETMELİYİZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısını yineleyen Çavuşoğlu, "İmkânı olan tüm kardeşlerimiz Kudüs'ü ziyaret etsinler. Filistinli kardeşlerimizle kucaklaşsınlar." dedi. Yaşanan olayların İslam dünyasını muhasebe yapmaya zorladığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Neden ayrılıklara düşüyoruz? Neden kardeşlerimize yeterince destek veremiyoruz, destek olamıyoruz? Şunu asla unutmamalıyız: Bizim ayrı düşmemiz İslam düşmanlarını sevindirir. Harem-i Şerif'i, Kudüs'ü ve Filistin'i korumak için artık daha bilinçli mücadele etmeliyiz. Mücadelemizi, uluslararası platformlarda daha etkin biçimde sürdürmeliyiz. İki devletli çözüm çerçevesi esastır. Bu gerçekleşene kadar Kudüs'ün ve Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve tarihi statüsüne saygı gösterilmesi, hukuki bir yükümlülüktür, zorunluluktur." ifadelerini kullandı.

"EYLEMLERİMİZLE DESTEK OLALIM"

Barış sürecinin yeniden canlandırılması çabalarını desteklediklerini belirten Çavuşoğlu, hukuk ve hakkaniyet olmadan kalıcı bir barışın sağlanamayacağını söyledi. Çavuşoğlu, "İsrail işgali altında yaşayan veya başka ülkelere kaçmak zorunda kalmış milyonlarca Filistinliye kuru sözlerle değil eylemlerimizle destek olalım. Buradan bu haksızlığa dur demek isteyen herkesi, Filistin Devleti'ni tanımaya davet ediyoruz. 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan, egemen, bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip Filistin Devleti en kısa sürede hayata geçmelidir." dedi.


İİT Genel Sekreteri

İİT GENEL SEKRETERİ

İİT Genel Sekreteri Yusuf el-Useymin, teşkilata üye ülkeleri, sivil toplum kuruluşlarını, özel sektör ve kamudaki tüm mali kurumları Kudüs halkına her türlü yardımı sunmaya çağırdı. Useymin, sözlerine şöyle devam etti: "İsrail'in Doğu Kudüs'te Filistin halkına yönelik ihlallerinin sürmesi, bu ihlallerle mücadele için adım atma konusunda üye ülkelerin omuzuna ortak ve ferdi sorumluluk yüklüyor. İsrail'in Kudüs'teki ihlallerinin ve saldırılarının durması konusunda sorumluluğu üstlenmesi için uluslararası toplum ile gereken çabanın sarf edilmesi ayrıca Filistin halkına gerekli uluslararası korumanın sağlanması gerekiyor."


Filistin Dışişleri Bakanı

FİLİSTİN DIŞİŞLERİ BAKANI

Toplantıda konuşan Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki de Filistinlilerin barışçıl protestolarla Kudüs'teki egemenliğini ve kimliğini korumak için uzun bir mücadele verdiğini söyledi. Siyonist rejimin geri adım atmasının Filistinlilerin zaferi olduğunu belirten Maliki "Önümüzdeki yolun zorlu olacağını biliyoruz. Netanyahu farklı şekillerle Kudüs üzerindeki etkinliğini artırmaya çalışıyor. Biz de önümüzdeki sürece hazırlıklı olmalıyız. Bu yakında tekrar edebilir ve haince ortaya konulabilir." diye konuştu. Siyonist rejimin, Kudüs'te provokatif önlemler alarak bir soykırım uygulamaya çalıştığına dikkati çeken Maliki, Kudüs'ün demografik yapısının bozulmaya çalışıldığını, İsrail'in Mescid-i Aksa'yı ortadan kaldırmak ve Kudüs'ü ele geçirmek için başka bölgelerden yerleşimciler getirerek kente yerleştirme çabası içinde olduğunu vurguladı. Dışişleri Bakanı Maliki, sözlerine şöyle devam etti: "Kudüs tehlike altındadır ve eğer önlem alınmazsa bunun bedeli daha önce görülmemiş bir şekilde ağır olacaktır. İİT, Filistin'i sosyal ve ekonomik anlamda desteklemelidir."


Ürdün Dışişleri Bakanı-Türkiye Dışişleri Bakanı

ÜRDÜN DIŞİŞLERİ BAKANI

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi de Harem-i Şerif'i korumanın İslam dünyasının görevi olduğunu belirterek, "işgalci kuvvetler İslam'ı değiştirmeye çalışıyor." dedi. Toplantıda bir arada bulunmanın önemine işaret eden Safadi, "Şu kesin ki burada olmamız, İsrail'in bütün planlarını yerle bir etti. İsrail'in yapmış olduğu kanun ihlallerini gördük. İsrail bizim çabalarımız karşısında tutumunu değiştirmek zorunda kaldı. Biz kazanmış olduk." diye konuştu. Yahudi yerleşimcilerin Siyonist rejim polisi eşliğinde Aksa'ya düzenlediği baskınların da gerilimi tırmandırdığını vurgulayan Safadi, "Kriz şu an durdu fakat daha büyük krizler patlamak üzere. Çünkü İsrail'in yaptığı birçok ihlal var. İsrail bu gerginliğe ve işgale son vermeli. Doğu Kudüs'ün istikrarlı bir şekilde Müslümanların elinde olması lazım." ifadelerini kullandı.


Suudi Dışişleri Bakanı

SUUDİ ARABİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI

Siyonist rejimin Filistinlilere karşı haksız uygulamalarıyla oluşan gerginliği "ateşe benzin dökmeye" benzeten Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr de, ülkesinin Siyonist rejimin Mescid-i Aksa'nın kapılarını kapatmasını tüm dünyadaki Müslümanların duygularının açık ihlali olarak gördüğünü söyledi. "Uluslararası toplum İsrail'e karşı Filistin halkının yanında durmalı" diyen Cubeyr, Filistinlilerin başkenti Kudüs olan bir devlet kurmaları gerektiği konusunu desteklediklerini dile getirdi.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir