• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Câhiliyye
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Câhiliyye; lügatte “bilgisizlik” manasına gelir, ilmin zıddıdır. Beyinsizliği ve hamakatı de içine alır. Genellikle İslâm`ın hâkim olmasından önceki hayatı içine alır. İslâm`ın ortaya çıkmasından önceki küfür ve sapıklık hali anlamında kullanılır. Istılah olarak: “Allah`ın indirdiği hükümleri ve bilgileri kabul etmeyip bunların yerine insanlar tarafından konulan hükümlere, düşüncelere ve sistemlere inanmaktır.”

Kur`an`da genellikle bu anlamda yer almıştır. Nitekim “Onlar hâlâ câhiliyye devrinin hükmünü mü arzu ediyorlar? Şüphesiz doğru bir kanaate sahip olanlar için, hükmü Allah`tan daha güzel olan kim olabilir?” (Mâide, 50) buyrulmuştur. Dikkat edilirse bu ayette iki hüküm ve bu hükümlerin mahiyetleri ifade edilmektedir. İnsanlar ya câhiliyye hükmüne; ya da Allah`ın hükmüne boyun eğeceklerdir. Bu iki hükmün dışında, herhangi bir hükümden söz etmek imkânsızdır. Allah`ın koyduğu hükmü, hududu dikkate almayan bütün sistemler, câhiliyyeye dayanmaktadır. Helal ve haram hudutlarını önemsemeyen bütün ekonomik kuruluşlar, câhilî sermayeye dayanmak durumundadır. İnsanları Allah`ın dinine göre eğitmeyen bütün eğitim sistemleri de câhilî eğitim durumundadır. Câhiliyye kavramı, hakka ve hakikate dayanmayan her türlü itikadî ve amelî unsurları içine alan bir kavramdır.

Câhiliyye, “bilgisiz olma”yla eş anlamlı görünmüş olsa da, temelde bir düşünme biçimi, bir sistem, bir yaşantı şeklidir. Kur`an`ın İslâm dışı toplumların ve kişilerin tutum, davranış, yaşantı ve kurdukları sistemi tanımlamak için kullandığı bir kavramdır. Değer yargılarını, ahlâk kurallarını, inanç, düşünme ve davranış biçimlerini bünyesinde toplayan ve kendine bağlı insanların yaşayışlarına yön veren iki sistemden biri İslâm; diğeri hangi ad altında olursa olsun “câhiliyye”dir. Şirk ve küfür, bu sisteme inanç ve itikat yönüyle ad olurken, câhiliyye de, kabul edilen değer yargıları ve davranış biçimleri, yani sosyolojik yönüyle ad olur.

Câhiliyye, “bilgisiz olmak”tır; evet, esas bilinmesi gerekeni bilmemek, yanlış bilgi sahibi olup, bilmediğini de bilmemek, hevâya, kuruntuya, zanna uymaktır. Esas bilinmesi gereken Hakk`ı hak olarak bilmemektir, câhiliyye.   

Câhiliyye, belli bir döneme ait bir olgu değil; insan hayatında sürekli var olan dinamik ve yaşayan bir olgudur. Peygamberimiz `den önceki dönem câhiliyye devri olduğu gibi; günümüz modern câhiliyyesi de en büyük ve en ilkel câhiliyyedir. Câhiliyyenin, kendine göre (Allah'a dayanmayan) inanç sistemi, yaşayış biçimi, ahlâk anlayışı ve devlet görüşü vardır. Câhiliyye kelimesi, Kur`an`da dört yerde geçer. Kur`an`da câhiliyye kelimesinin geçtiği dört ayet, câhiliyyenin temel dört görünüşünü ifade eder:

1.      Câhiliyyenin inanç sistemi, Allah hakkındaki zannı: “...Kendi canlarının kaygısına düşmüş bir grup da, Allah hakkında haksız olarak câhiliyye zannına kapılıyorlardı.”  (Âl-i İmran, 154). Dolayısıyla vahye/ilme dayanan bir inanç değil; zanna ve cehâlete dayanan bir inanç câhiliyyenin özelliğidir.

2.      Câhilî yaşayış biçimi, câhiliyye taassup ve barbarlığı: “O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyyet taassubunu yerleştirmişlerdi...” (Fetih, 26). Dolayısıyla câhiliyyenin kendine has, İslâm dışı bir hayat tarzı, dünya görüşü söz konusudur.

3.      Câhiliyye ahlâk anlayışı/ahlâksızlığı: “(Ey peygamber hanımları!) evlerinizde vakarınızla oturun, ilk câhiliyye (devri kadınları)nın açılıp saçılarak, ziynetlerini göstererek yürüyüşü gibi yürümeyin...” (Ahzâb, 33). İslâm ahlâkıyla bağdaşmayan modern bazı tavır ve kıyafet/kıyafetsizliğin eski câhiliyyenin devamı olduğu anlaşılmaktadır.

4.      Câhiliyyenin hüküm, yönetim ve devlet anlayışı: “Yoksa onlar câhiliyye idaresini mi istiyorlar? İyi anlayan bir topluma göre, hükmü/hükümranlığı Allah`tan daha güzel kim vardır?” (Mâide, 50). Demek ki, Allah`ın hükmüne dayanmayan câhiliyye yönetimi, İslâm öncesi câhilî yönetimin hortlatılmasından başka bir şey değildir.    

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir