Kalın: Ulusal güvenliğimiz için bütün tedbirleri alırız
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "Ulusal güvenliğimizi ve sınırlarımızı koruma noktasında gerekli bütün tedbirleri alırız. Hangi terör örgütünden olursa olsun, Türkiye bunlara gereken cevabı misliyle anında verir." dedi.
ANKARA - (AA) Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gündemdeki Katar krizi, Almanya'da düzenlenecek G20 toplantısı ve Suriye'deki iç savaş ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Kalın, Afrin'deki PYD/YPG unsurlarının taciz ateşlerine ilişkin, "Ulusal güvenliğimizi ve sınırlarımızı koruma noktasında gerekli bütün tedbirleri alırız, bugüne kadar olduğu gibi. Türkiye'ye yönelik Suriye'den veya bir başka ülkeden gelebilecek herhangi bir tehdit, bu, DEAŞ'tan, PKK'dan, YPG'den olabilir, hangi terör örgütünden olursa olsun, Türkiye bunlara gereken cevabı misliyle anında verir." dedi.
Kalın, Katar krizine ilişkin ise, "Netice alınabileceğine dair emareler var. Olumlu yönde adım atılması için gayretlerimiz devam ediyor " açıklamasında bulundu.
İşte Kalın'ın açıklamalarından satır başları:
KATAR CEVABINI BİR KAÇ GÜN İÇİNDE İLETECEK
"Katar dahil bölgenin güvenliğini sağlamaktır. Bu tür girişimlerimiz daha önce de oldu. Bölgede başka ülkelerin de üsleri var. Bizim amacımız bölgenin güvenliğini sağlamak. Sayın cumhurbaşkanımız da konuyu yakında takip ediyor. Bize ulaşan bir belge yok. Birkaç gün içerisinde Katar, 13 madde ile ilgili cevaplarını iletecek. Katar vatandaşlarının günlük hayatlarını etkileyecek yaptırımları doğru bulmuyoruz. Bu kriz Ramazan ayında başladı. İnsani gerekçelerle, gıda yardımında bulunduk. Bu süreci farklı aktörlerle görüşmeye devam edeceğiz.Netice alınabileceğine dair bazı emareler var. Edindiğimiz genel intiba bu. Olumlu bir yönde adım atılması için gayretlerimizi devam ettiriyoruz.
ALMANYA İLE GERİLİM
Cumhurbaşkanımız, Almanya G20 toplantısı için gidiyor. Geçmişte vatandaşlarımızla cumhurbaşkanımızın buluşmaları oldu. Bu toplantılarda kanun dışı bir iş, taşkınlık olmamıştır. Almanya gibi bir ülke, PKK'ya izin verirken, Türkiye Cumhurbaşkanı'na dair negatif bir tutum sergilenmesini biz anlamakta zorlanıyoruz. PKK terör örgütü ve benzeri örgütlere imkan sağlayan, mekan sağlayan makamların, Cumhurbaşkanımızın toplantısıyla ilgili değerlendirmelerini kabul edilemez buluyoruz. Bunlar iç siyaset meselesi. Alman Dışişleri Bakanı bir özeleştiri yaptı. Biz bunu önemsiyoruz. Umarız Alman makamları, iki ülke arasındaki yüzlerce yıllık dostluk ilişkisini göz önünde bulundurarak değerlendirmelerini yaparlar.
ABD'NİN YPG'YE DESTEĞİ
Biz kendi ulusal güvenliğimiz ve sınırlarımız konusunda bütün tedbirlerimizi alırız. Türkiye bütün terör örgütlerine gerekli cevabı verir. Astana toplantılarının üçüncüsü yapılacak. Çatışmasızlık bölgelerini detaylı bir şekilde müzakere edeceğiz. Aralık ayında Rusya ve Türkiye'nin girişimiyle bir ateşkes ilan edildi. Bu konuda önemli bir mesafe de alındı. Bir de Cenevre süreci var. Cenevre toplantıları da devam edecek. Amacımız, Suriye'deki çatışmaların bitmesi, siyasi geçiş sürecine geçilmesidir. ABD'nin YPG'ye verdiği desteği kabul edemeyiz. YPG'nin içinde olduğu hiçbir tertibin içerisinde yer almayız. Rakka operasyonu bittikten sonra da bu böyledir. Terörle mücadelede çifte standart kabul edilemez. Türkiye gibi NATO müttefiki bir ülkenin böyle bir çifte standartı kabul etmesi beklenemez."