• DOLAR 32.495
  • EURO 34.821
  • ALTIN 2441.303
  • ...
Son on günde itikafa girerek Kadir Gecesini arıyorlar
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Ramazanın son on günü itikâfa girmenin müekked sünnet olması nedeniyle İslam âleminin birçok yerinde olduğu gibi Peygamberler Şehri Şanlıurfa'da da belirlenen birçok camide itikâfa giren Şanlıurfalılar, büyük bir feyizle ibadetlerine devam edip Ramazan ayının son on gününde Kadir Gecesini arıyorlar.

İtikâf sünnetini yerine getirmek ve nefisleriyle baş başa kalmak isteyen Şanlıurfalılar, gündüzleri Kur'an-ı Kerim ve dini kitap okuyorlar, geceleri ise ibadet ederek vakitlerini değerlendiriyorlar. Camide devam edilen mukabeleye katılan itikaftakiler, iftar ve sahurlarını ise bazen kendilerinin temin ettikleri bazen de dışarıdan gelen yemeklerle yapıyorlar.

İtikâf hakkında değerlendirmede bulunan emekli vaiz İbrahim Öztürk, itikâfın Peygamber Efendimizin Ramazan ayının son 10 gününde yaptığı önemli bir sünnet olduğunu söyledi.

Öztürk, "İtikâf kelime itibariyle bir yere kendini hapsetmek, burada kendini ayırmak,  ibadete kendini hapsetmek, hiçbir yere çıkmadan camiin içerisinde namazını cemaatle kılmak... Oruç zaten tutuluyor, Kur'an-ı Kerim bolca okunuyor. Çünkü Ramazan ayı Kur'an ayıdır. Kur'an'ın indiği ay olması hasebiyle itikâfa girenlerin en çok yaptığı şey Kur'an okumak. Kur'an, Allah-u Teâlâ'nın sapasağlam bir ipi, kurtuluş reçetesidir. Dolayısıyla itikâfa girenlerin üzerinde önemle durdukları şey Kur'an-ı Kerim'i çok okumak ve çok salavatı şerife getirmek, çok zikirde bulunmak ve de  namazlarını dosdoğru cemaatle kılamaya gayret sarf etmektir." dedi.

"İtikâfa girenlerin hepsi, Kadir Gecesinin arayışı içerisindedirler"

Bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesinde kazanılan sevapların 84 yıla tekabül ettiğini söyleyen Öztürk, konuşmasına şöyle devam etti:" Dolayısıyla bin aydan daha hayırlı bir gecenin arayışının içerisindeyiz. Bin ay, bin ay ne demek? 84 küsur sene demektir. 84 sene en uzun ömür yaşayan insanların yaşayabileceği bir zaman birimidir. Ve bunu bir gecede kazanıyorsun. Onun için kadir gecesinin arayışı son derece önemli, son derece kıymetli ve insanın dünya ve ahiret saadetine vesile olan bir gece hasebiyle bu itikâfa girenlerin hepsi, Kadir Gecesinin arayışı içerisindedirler. Ve Cenab-ı Hak, inşallah mahrum etmez. Allah-u Teâla çok şefkatlidir,  çok merhametlidir, tövbe edenlerin tövbesini kabul eder, günahından pişman olanların pişmanlığını kabul eder, onları affeder. İnşallah ümit ederiz ki Allah-u Teâlâ bu Kadir Gecesini bize buldurur ve bu camiden tertemiz olarak çıkmaya vesile olur."

İtikâf zamanının çok güzel geçtiğini belirten emekli Mehmet Doğan, bazen kendi aralarında topladıkları para ile bazen de hayır sahiplerinin getirmiş olduğu yemeklerle iftar ettiklerini söyledi.

"Herkese tavsiye ediyoruz ve herkes gelsin itikâfa girsin"

İtikâf, Ramazan'ın son 10 gününde Peygamber Efendimiz tarafından uygulanan çok kuvvetli bir sünnet olduğuna dikkat çeken Doğan, "İtikâfın gayesi kadir gecesini yakalamaktır. Yani, itikafa giren son 10 gün,ü muhakkak o geceye rastlıyor. O geceki bin aydan daha hayırlıdır. Kur'an-ı Kerim'de geçiyor.  Bin ay 84 yıl yapıyor, yani bir ömür yapıyor. Kim Kadir Gecesini yakalarsa 84 yıl ibadet yapmış sayılır. Onun için herkese tavsiye ediyoruz ve herkes gelsin itikâfa girsin." şeklinde konuştu.

Hz. İbrahim'in makamının bulunduğu Şanlıurfa'ya itikâfa girmek amacıyla Muş'tan geldiğini ifade eden Kemal Özdemir, yaklaşık on yıldır her sene değişik bir ilde itikâfa girdiğini söyledi.

"90'lı yıllardan bu yana 27 yıldır devam ediyorum"

Yaklaşık 27 yıldır itikâf ibadetini yapmaya çalıştığını söyleyen Muhammed Felhan ise şöyle konuştu:"Biz de sünneti ihya etmek için her Ramazanın son 10 gününde itikâfa giriyoruz. İtikaf, sünnet-i kifayedir. Memlekette bir kişi de olsa itikafa girerse, o şehrin üzerindeki sorumluluk kalkar. Eğer hiç kimse girmezse o zaman herkes sorumlu olmuş olur. Biz de sünneti ihya etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Şu anda arkadaşlarımız hep beraber buradalar. 90'lı yıllardan bu yana belki 27 yıldır devam ediyorum. Belki de daha erken girmişiz. Her sene Ramazan'ın son on gününde nasip oluyor. İnşallah ölünceye kadar da devam edeceğiz." (Osman Gülebak, Hüseyin Sayhar-İLKHA)












































 

Bu haberler de ilginizi çekebilir