"Aytaç Baran`ı şehit eden bedbahtlar onun kanında boğuldular"
Şehitler Kervanı Platformu Başkanı Ömer Çelik, Yeni İhya-Der Başkanı Aytaç Baran`ı katledenlerin, onun kanında boğulduklarını söyledi.
Yeni İhya-Der Başkanı Aytaç Baran, 7 Haziran 2015 genel seçimlerinden 2 gün sonra İslami hizmetlerde bulunduğu derneğinden çıkıp evine giderken PKK tarafından düzenlenen silahlı saldırıda katledilmişti. Aytaç Baran, evli ve biri kız olmak üzere 4 çocuk babasıydı.
Baran'ın PKK tarafından katledilişinin yıl dönümünde konuşan Şehitler Kervanı Platformu Başkanı Ömer Çelik, Baran'ın, her an Allah'ı razı etme ve İslam dinini insanlara anlatma gayreti içerisinde olduğunu söyledi.
Çelik, "Müminler içerisinde nice yiğitler var ki onlar adağını adadılar, Allah'a verdikleri sözü yerine getirdiler. Bir kısmı da beklemektedir. Aytaç Baran, verdiği şehadet sözünü yerine getirdi. Şehitlik, İslam'da en yüce mertebelerden biridir. Allah'ın verdiği canı ve ruhu Allah'ın rızasına kaim olmak ve dini hâkim olsun diye mücadele ederken teslim etmek mertebelerin en yücesidir. Şehit Aytaç Baran fiili hayatı ile şehitler gibi yaşadı. Her an Allah'ı razı etme gayesi güderek, Allah'ın dinini insanlara anlatma gayreti içerisinde yaşadı. Aytaç Baran'ın bu gayreti neticede şehadetle taçlandı. Allah'a hamt ederiz. Aytaç Baran'ı şehit eden bedbahtlar onun kanında boğuldular. Aytaç Baran'ı şehit edenler, o vakitten sonra rahat yüzü görmediler ve neticede katillerden biri öldürüldü. Cenabı Allah, diğerlerinin de sonunu getirdi." dedi.
"Baran'ı şehit ederek kaos yaratma peşindeydiler"
Baran'ın katledilmesi olayıyla ilgili görülen dava hakkında değerlendirmelerde bulunan Çelik, şunları söyledi:
"Yasin Börü ve arkadaşlarının dosyasıyla ilgili yapılan beyanatların benzerini Aytaç Baran davasında da görüyoruz. 6-8 Ekim olaylarında da birçok fail biliniyorken mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Emniyetten mahkemeye yeterli delil gitmedi, sanki savsaklandı. Şehit Aytaç'ı şehit edenlerin görüntüleri net bir şekilde ortadayken, emniyet 'Görüntüler net değil.' diyerek olayın üzerine gitmedi. Biz 15 Temmuz darbe girişiminden sonra anlıyoruz ki FETÖ denen paralel devletin müntesipleri ki bunların içlerinde asker, polis, savcı, hâkim, emniyet müdürü vardı. Dolayısıyla daha sonra çıkan belgelerde bunların PKK ile beraber çalıştıkları, beraber eylem tertip ettikleri, PKK'ye istihbarat verdikleri ve bu istihbaratlar ile PKK'nin eylemler yaptığı tespit edildi. Onlar o dönem bölgede Aytaç Baran'ı şehit ederek, kaos yaratma peşindeydiler. PKK'yi bunda kullandılar. Bundan dolayı mahkemeye gerekli dosyayı götürmediler."
"Şehit gibi yaşamak gerekir ki şehadet şerbeti nasip olsun"
Aytaç Baran'ın şehadetinden çıkarılması gereken birçok ders olduğunun altını çizen Çelik, "Allah yolunda öldürülenleri ölüler zannetmeyin, onlar Rableri katında rızıklandırılıyorlar. Sakın korkmayın, Allah yolunda çalışın, mücadele edin. Allah'ın rızasını kazanmak için son derece gücünüzü kullanarak, şehit olmak için vesile arayın. Mahzun olmayın ve korkmayın. Şehitler, Allah`ın rızası ve cennet nimetleri vardır diye geride bıraktığı kardeşlerine de müjde verirler. Dolayısıyla bu ayeti kerime ışığında Şehit Aytaç'ın hayatından ders ve ibret almak gerekir. Şehit gibi yaşamak gerekir ki şehadet şerbeti onlara ve bizlere nasip olsun." ifadelerini kullandı.
(M. Sıddık Bilge, M. Hüseyin Temel - İLKHA)