"Eğer kaçak elektrik kullanıyorsak kesecekleri ceza başımız üstüne"
Diyarbakır`da Dicle EDAŞ tarafından kaçak elektrik cezası kesilen mahalleli, kaçak kullandıklarını ispat eden her hangi bir materyalin olmadığını savunarak, elektrik sayaçlarının tekrar kontrol edilmesi çağrısında bulundular.
Diyarbakır`da Dicle Elektirk Dağıtım A.Ş. (Dicle EDAŞ) tarafından kesilen "kaçak elektrik kullanım cezalarına" bir yenisi daha eklendi. Merkez Yenişehir ilçesinde bağlı Şehitlik Mahallesi'nde 260 aboneye 2 ila 6 bin lira arasında ceza kesildi.
Kesilen cezalarla kendilerinin mağdur edildiğini söyleyen mahalleli, kaçak elektrik kullanmadıklarını, böyle bir durumu gösteren her hangi bir materyalin bulunmadığını, cezaların hayali kesildiğini belirttiler.
Dicle EDAŞ görevlilerinin abone numaralarını rastgele yazarak kaçak kullanım cezası verdiğini ileri süren mahalleli, elektrik sayaçlarının gereği gibi kontrol edilmesi çağrısında bulundular.
"Bana kaçak kullandığıma dair resim olduğunu söylediler, bilgisayara baktık herhangi bir resim yok"
Kaçak elektrik kullandığı iddiası ile para cezası kesilen İzzettin Güzel, 2 ay evde olmadığını ve kendisine ceza kesildiğini söyleyerek, “Yaklaşık bir yıl öce Sur`da otuyordum. Sur`daki çatışmalardan dolayı buraya yerleştim. Yeni kiracı olduğum evde yaklaşık 2 aydır kalıyorum. Hiçbir zaman bu kaldığım evde eklektiğimizi kaçak yapmadım. Geçen gün rahatsızlığı nedeniyle kızımı İstanbul`a hastaneye götürdüm. Döndüğümde ev sahibi bana ceza kesilen kâğıdı verdi. Kâğıdın üzerinde bana 5 bin TL ceza kesildiği yer alıyordu. DEDAŞ`a kesilen cezaya itiraz etmek için gittim. Bana kaçak kullandığımı söylediler. Ben de bunun üzerine ‘Kaçak kullanıyorsam ispatını gösterin` dedim. Bana kaçak kullandığıma dair resim olduğunu söylediler, bilgisayara baktık herhangi bir resim yok. Sadece ‘kaçağınız var` diye tutanak tutmuşlar, ceza vermişler. Buyurun gelsinler, kapımızı açsınlar saatlerimizi kontrol etsinler, eğer kaçak kullanıyorsak kesecekleri ceza başımız üstüne. Kesinlikle ve kesinlikle biz kaçak kullanmamışız bize ev başı 5 bin TL ceza kesmişler. Bu mahallede 260 haneye 4 ila 6 bin lira arasında ceza kesilmiş. Biz yetkililere sesleniyoruz, bu bir art niyet mi? bunu açıklasınlar.” dedi.
SSPE hastası bir çocuğu olduğunu söyleyen Hanım Kazat ise kesilen cezalar ile mahallelinin mağdur edildiğini belirtti.
"Eğer kaçak kullanıyorsam 5 bin lira değil 10 bin lira ceza kessinler"
Kaçak kullandıklarının ispat edilmesini isteyen Kazat, “Gelsinler benim saatimi bilgisayara versinler kaçak var mı, yok mu diye. Baksınlar kaçak kullanıp kullanmadığımı ispatlasınlar. Eğer kaçak kullanıyorsam 5 bin lira değil 10 bin lira ceza kessinler. Bakın benim SSPE hastası bir çocuğum var, yatalaktır. Neden kaçak olmayan saate 5 bin lira ceza kesiyorlar? Biz bu mahalleli olarak mağduruz, hepimiz kiracıyız. Ben faturaları ödemekte zorlanıyorum. Oğlumun ilaçlarını almakta zorlanıyorum. Gelip adresi düzelteceklerini söyleyip, ispat olmadan ceza kestiler. Gerekirse ben avukat tutacağım.” ifadelerini kullandı.
"Gelin benim saatimi kontrol edin"
Kaçak kullanmadığını, saatinin kurcalandığını, ama fotoğraflanmadan kendisine ceza yazıldığını ifade eden Ali Kakız, “Madem sen kaçak ekibisin bulduğun kaçağı resmiyete koy. Fotoğrafını bana göster, bir şalterimi sök. DEDAŞ`a gittim, elektriğimin kaçak olmadığını söyledim. Onlara 'Annem vefat etti, 2 aydan bu yana evde değildim.' dedim. 1-2 ay benim elektrik faturam gelmediğinden dolayı bana usulsüz kullandığımı ve 5 bin lira ceza kesildiğini söylediler. Ben onlarla konuştum bana ‘Abi sen saatine ve elektriğine güveniyorsan biz yarın geleceğiz saatini kontrol edeceğiz` dediler. Ben de onlara ‘Gelin benim saatimi kontrol edin. Sen bugün 5 bin lira ceza kesmişsin, ben sana 10 bin lira vereceğim` dedim. Adamlar daha gelmedi, kendilerini ağırdan alıyorlar.” şeklinde konuştu.
“Mademki kaçak yazmışsın fotoğraf ya da herhangi bir belge var mı?”
Kesilen 5 bin liralık cezayı ödeyecek durumda olmadığını dile getiren Kakız, tepkisini dile getirerek şöyle konuştu:
“Mahkemeye gitsem, cezaevine girsem, birbirimizi öldürsek de ben bu parayı veremem. Ayın 22`sine kadar cezayı ödemesem faize giriyor. Bu hak değil. Ben kaçak kullanmadım. Ben DEDAŞ`a gittiğimde onlara ‘Kardeşim mademki kaçak yazmışsın, fotoğraf ya da herhangi bir belge var mı? Yok. Benim saatimden bir şey söktün mü? Yok. Peki, sen neye dayanarak bana kaçak cezası yazıyorsun` diye sordum. Bana tutanak tuttuklarını söylüyorlar. Şimdi, tutanağı sen kendi kendine tutmuşsun, kafana göre. Benim yanımda ya da şahitlerin yanında mı bu tutanağı tuttun? Yok. Biz onları mahkemeye de vereceğiz, elimizden gelen her şeyi yapacağız. Para veremeyiz. Çünkü bizim paramız olsa neden gelip buralarda oturalım. Biz de Diclekent ve Gaziler semtinde oturmayı biliyoruz ama paramız yok.”
“Gelsinler bizim saatlerimiz tekrar kontrol etsinler kimin kaçağı varsa 50 bin lira ceza kessinler”
Kaçak kullandığının ispatlanması durumunda kesilen cezayı kabul edeceğini sözlerine ekleyen Kakız, “Sen işini tasdikli yapmamışsın. Kaçak yakalasan başım üstüne, boynumuz kıldan ince. Kardeşim sen benim sokağımdan geçmişsin, kapımdan geçmişsin abone numaram kapının üstünde var, sen kendi kafana göre ceza yazmışsın 5 bin lira. Garibanın kapısından geçmişsin, kadının evine her gün gelmişsin kapıyı çalıyorsun belki kadın müsait değil. Senin ne geliş tarihin, ne gidiş tarihin bellidir. Sen hiçbir zaman doğru düzgün bir adam buraya göndermedin. Benim elektriğim 35-40 lira geliyor, adam diyor 3 lira yazıyor. Kardeşim bu benim mi suçum? Geçen ayın faturası daha gelmemiş, adam benim sayacıma bakmamış ve sayaç numaramı okumamış, bana bilgisayardan bakarak 32 lira borcumun olduğunu söylüyor. Ben de tamam 32 liraysa fişi nerede, kim okudu bu sayacı. Hepsi dalavere ve yalandır. Ben hiçbir tanesine güvenmiyorum. Hepsi şebekedir. Gitsinler bir tane zengin adama yapsınlar bunu. Sen biliyorsun ben fakirim avukat tutamam, mahkemelerde gezemem ‘bunlar cahildir bir şey bilmiyor.` diyorsun. Ben 5 kuruş vermiyorum. Gelsinler bizim saatlerimizi tekrar kontrol etsinler. Kimin kaçağı varsa 50 bin lira ceza kessin. Benimki varsa bana da yazsın. Bütün yetkililere sesleniyorum; buna bir çare bulsunlar.” ifadelerini kullandı.
“Abone numarasını alıp ceza kesmişler”
Kaçak kullanmadığı halde kendisine para cezası kesildiğini ileri süren Seyran Çelik ise mağduriyetini şu sözlerle dile getirdi:
“Biz 2 eviz. DEDAŞ görevlileri kapımızı çalmadan, dışarıda olan panomuza bakmışlar. 10 bin lira ceza kesmişler. Bugün serbesttirler gelsinler iki evimizi de alt üst etsinler. Kaçak var ise başım üstüne 20 bin lira ceza kessinler ben ödeyeyim. Ne kapı çalınmış, sadece abone numarasını alıp ceza kesmişler. Biz bu mahalleli olarak fakiriz, bu mahallenin yarısından fazlası kiracıdır. Biz bu parayı veremeyiz gerekirse hapse atsınlar.”
Kesilen cezayı kabullenemediğini söyleyen Abdulselam Öner de 2 abonesi olduğunu ve kendisine toplam 10 bin 500 lira ceza kesildiğini belirtti.
"Adres değişikliği için geldiklerini söylemişler 10 bin lira ceza kesmişler"
Kaçak kullanmadığını vurgulayan Öner, “2 abonem var. Abone saatime bakmadan ceza kesmişler. Eşime adres değişikliği için geldiklerini söylemişler 10 bin 500 lira ceza kesmişler. Ben bunu nasıl kabul edebilirim. Gelsinler saatime baksınlar, saatimde herhangi bir kaçak varsa ceza kessinler. Biz bu parayı veremiyoruz, ben emekli maaşımla geçiniyorum. Bu para cezasını da veremeyeceğim bunu da kabul etmeyeceğim.” dedi.
Kendisine 2 defa ceza kesildiğini belirten Muhammed Güler ise kaçak elektrik ekiplerinin "hırsız gibi binalara girdiğini" söyleyerek, evde bulunan kadınların korktuğunu dile getirdi.
DEDAŞ`a gidip haklarını savunduklarında tepkiyle karşılandıklarını ileri süren Güler, yetkililerin yaşanan mağduriyetlere çözüm bulmasını istedi.
Konu hakkında görüştüğümüz Dicle EDAŞ yetkileri ise ekiplerin görüntü almalarına izin verilmediğini, cezaları yasal çerçevede yazdıklarını savunarak, mağdur olduklarını belirten vatandaşların itiraz haklarının olduğunu söylediler. (M. Hüseyin Temel – İLKHA)