"Vakti geldiğinde ne yapacağımızı iyi biliriz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TSK'nın Suriye ve Irak'taki hava harekâtlarına ilişkin, "Vakti, saati geldiğinde ne yapacağımızı biz gayet iyi biliriz. Bir gece ansızın gelebiliriz." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (TÜMSİAD) 7. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Haliç Kongre Merkezinde gerçekleştirilen kurulda, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.
TÜMSİAD’ın 7. Olağan Genel Kurulu’nun hayırla vesile olması temennisinde bulunarak ve derneğin çalışmalarında başarılar dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TÜMSİAD’ın bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da ülkemize hizmet etmenin yanında, Hakk’ın ve hakikatin yanındaki güçlü duruşunu sürdüreceğine yürekten inanıyorum. Türkiye’nin demokrasisine ve ekonomisine verdiğiniz destek için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum." dedi.
Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında Suriye’nin kuzeyinde gerçekleştirilen operasyonlara değinerek, hedefin Münbiç olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ABD’nin başını çektiği koalisyon güçleriyle beraber Rakka operasyonunu yapabileceğini; ancak ABD’ye ‘gelin yanınıza terör örgütü almayın. Çünkü bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle temizlemek olmaz. Böyle bir yanlış saplantı içinde olmayın’ dediklerini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "terör örgütlerinin" iyisi ya da kötüsünün olamayacağını vurgulayarak şunları söyledi: "Amerika, Koalisyon Güçleri ve Türkiye, biz el ele verelim, Rakka'yı, DEAŞ'a mezar ederiz. Bunlar kendilerine kaçacak delik ararlar. Aynı şekilde Musul, aynı şekilde El Ambar, buralarda da bu mücadeleyi sürdürelim. Eğer bunu Irak'ta kendi hâllerine bırakacak olursak sürekli kurban vermeye devam ederiz. İşte Telafer, işte Sincar, ne oldu? Baktık ki olmuyor Sincar'a bir operasyon, öbür tarafa bir operasyon; yaklaşık 210-220 tane teröristi orada hallettik ve en önemli merkezlerini oralarda vurduk. Niye? Bu milletle oyun oynanmaz, herkes bunu görecek. Dolayısıyla vakti, saati geldiğinde ne yapacağımızı biz gayet iyi biliriz. Bir gece ansızın gelebiliriz. Şimdi bunlar tehditlerini vesaire sallayıp dururlar. Biz eğer bu tehditlere aldanarak, eğer bu tehditlere bakarak yola çıksaydık Rabbim bize bu günleri nasip etmezdi."
Türkiye’nin DEAŞ’a yönelik operasyonlarında elde ettiği başarının, maskeleri düşürüp bölgede oynanan oyunu ifşa ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hepimizin malumu olan birtakım güçler, bölgeyi satranç tahtası, terör örgütlerini de gerektiğinde feda edilebilecek piyonlar gibi kullanarak kendilerine yeni hareket alanları açmaya çalışıyorlar" şeklinde konuştu.
"Her zaman ifade ediyorum; burada da bir kez daha ifade etmekte fayda görüyorum: Terör örgütleriyle mücadelemiz, bizim için bir oyun değildir, bir beka meselesidir. Çünkü sınırlarımız içindeki ve hemen yanındaki terör örgütleri bomba patlattığı zaman Avrupa'nın, Amerika'nın, Rusya'nın değil bizim canımız yanıyor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör örgütleri roketle, havanla, silahla saldırı düzenlediklerinde hedefte Avrupa'sı Amerika'sı, Rusya'sı değil; bizim Mehmetçiğimiz var, bizim polisimiz var, bizim vatandaşlarımız var; şehit olanlar onlar oluyor, diğerleri değil. Bu örgütlerin yıkmaya çalıştıkları devlet bizim devletimiz, bölmeye çalıştıkları millet, bizim milletimizdir" sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz terör örgütlerine asla müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz ama tüm Batı'nın da bir şeyde bizimle beraber olması lazım, eğer samimiyseler, terörle mücadelede samimiyseler, buradan taviz veremeyiz. Çünkü bugün bizi vuran terör unutmasınlar yarın da onları vuracaktır." şeklinde konuştu.
Türkiye’nin uzun zamandır arayışı içinde olduğu, 15 Temmuz’un artık kaçınılmaz hâle getirdiği büyük reformu 16 Nisan’da milletin onayıyla hayata geçirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, halk oylamasında sağlanan yüzde 85,5’lik katılım oranının Avrupa’da olmadığına işaret ederek, "49 milyon geçerli oy içindeki 25 milyon 157 bin evet oyuyla bu büyük reformun yüzde 51,4 oranla hayata geçmesi yönünde irade beyan eden vatandaşlarıma ayrıca teşekkür ediyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim meydanlarının er meydanı olduğunu, kimin ne sözü ve ne mahareti varsa orada sergilemesi gerektiğini dile getirdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Seçim bittikten sonra ortaya çıkan sonucun üzerini gölgelemek için gösterilen gayretleri ben bir Cumhurbaşkanı olarak üzüntüyle takip ediyorum. Sandıktan elde edilemeyen sonucu, çünkü Yüksek Seçim Kurulu bizim hukukumuzda nihai kararı veren mercidir. Yüksek Seçim Kurulunun dışında bir başka merci yoktur seçimle ilgili. Şimdi bunlar ne yaptı? Yüksek Seçim Kurulu kesin kararını da açıklamasına rağmen Danıştay’a müracaat ettiler. Danıştay da verdi kararını, oradan da zaten olumsuz geleceği belli. Onunla da yetinmediler, Anayasa Mahkemesinde böyle bir arayışa girdiler. Anayasa Mahkemesi zaten daha önceden de hemen açıklamasını yapmıştı. Şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde kendilerine çözüm arayanlara sözüm şudur: Başarıyı yanlış yerde arıyorsunuz, başarıyı mahkeme kapılarını aşındırarak değil ancak milletin gönlüne girerek elde edebilirsiniz. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değil mi? Milletin. Niye millete saygı duymuyorsunuz? Millet kararı verdi, bu işi bitirdi, boşuna uğraşıyorsunuz. 16 Nisan artık geride kaldı. Milletimiz iradesini ortaya koydu, tercihini yaptı. Bir kez daha millî irade hür bir şekilde sandıkta tecelli etmiştir."
Millî iradeye saygısızlık gösterilmesinin son derece yanlış olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık bu halk oylamasını da, sonuçlarını da tartışmanın bir kıymeti harbiyesi yoktur, bitti bu iş. Bundan sonra yapılması gereken, önümüzdeki diğer seçimlere hazırlanmaktır. 2019 yılı Kasım ayında, 2019’un Mart ayında yeni sisteme göre adımlar atılacak" dedi ve muhalefetin heyecanlarını bu seçime saklaması tavsiyesinde bulundu.
"Kurucusu olduğum partiye tekrar üye olacağım"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şu açıklamaları yaptı: "Kendilerinde güç vehmedenlere, mahkeme kapılarını boş verip bu seçimlere hazırlanmalarını tavsiye ediyorum. Bakınız biz şimdiden hazırlıklara başladık. İnşallah önümüzdeki salı günü Anayasamızın 16 Nisan’da değişen hükmüyle elde ettiğimiz bir imkânı kullanacak, kurucusu olduğum Partiye tekrar üye olacağız. Ardından da 21 Mayıs’ta yapılacak Olağanüstü Kongremizde malum Partimizin yeni yönetim şekli belirlenecek. Buradan alacağımız enerjiyle bir yandan teşkilatlarımızı güçlendirerek seçimlere hazırlayacak, bir yandan da icraatlarımızla milletimizin gönlünde daha yükseklere çıkmanın yollarını arayacağız. Hani bir söz var ya, ‘10 dönüm bostan, yan gel yat Osman’; bu anlayışla bu işler olmaz. Eğer bir hedefiniz varsa bunun için çalışmanız, gayret etmeniz, sürekli kendinizi yenilemeniz şart. Yenileyeceksin, yenilemeden olmaz. Bizim muhalefetin yaptığı gibi, hiçbir şey yapmadan sadece başkalarını suçlayarak başarı elde etmeye çalışırsanız her seferinde işte böyle hüsrana uğrarsınız. Muhalefetin şirazesi öylesine bozulmuş durumda ki; millete hakaretlerinin dozunu artırmaya, başarısızlıklarının sebebini doğrudan millete yüklemeye başladılar. Lafa gelince, ağızlarından demokrasiyi düşürmeyenlerin yüzlerindeki makyaj dökülmeye, halkçılık kılıfının altına gizledikleri o faşist damar kendini belli etmeye başladı. Bu işler böyledir, eninde sonunda her şey aslına rücu eder."
Dünyanın ve bölgenin çok önemli bir değişik sürecinden geçtiği şu dönemde zamanı iyi kullanmak mecburiyetinde olduklarını, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine hazırlık için mesai sarf etmeleri gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükûmetin bir yandan mevcut yatırımları sürdürürken, bir yandan da yeni yatırımlar için hazırlık yapması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: "Özellikle ekonomide tamamen suni bir şekilde sarsılan dengelerin tekrar yerli yerine oturtulmasına ihtiyacımız var. Hamdolsun, güzel gelişmeler, güzel işaretler var. İşte dün Mart ayı ihracat rakamları açıklandı. Buna göre ihracatımız bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,6 arttı. Yılın ilk üç ayındaki ihracat artışımız yüzde 9,2 olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın oranını aldığımız zaman, neydi o zaman? Ne yazık ki yüzde eksi 6,6 olduğunu hatırladığımız zaman çok ciddi bir artışın olduğunu görüyoruz" şeklinde konuştu. (İLKHA)