İran`dan ABD`ye `terör` cevabı!
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson`ın, "İran`ın terör faaliyetlerini desteklemesi endişe verici" şeklindeki sözlerine Tahran`dan yanıt geldi. İran Savunma Bakanı Hüseyin Dahkan, "Terörü asıl destekleyen ABD`dir. Suriye ile Irak`taki teröristler ABD silahlarını kullanıyor" dedi.
İran Savunma Bakanı Hüseyin Dahkan, ABD`li mevkidaşı Jim Mattis`e mektup gönderdi. Washington`u kovboy döneminin bittiğinin farkına varmaya çağıran Dahkan, yalan gerekçeler ve suçlamalarla hiçbir ülkeye müdahale yapılamayacağını söyledi.
İran`lı yetkili, asıl ABD`nin Suriye ve Irak`taki ‘teröristleri` desteklediğini ve bunların ABD üretimi silahlarla savaştığını ifade etti.
Washington`un Tahran`ı terörü desteklemekle suçlamasının bir dezenformasyon olduğunu savunan Dahkan, gerçeğin tam tersinin olduğunu söyledi.
Zarif: Tillerson`un açıklamaları bir propaganda
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif`ten de Tillerson`a tepki geldi. Zarif, ABD`li mevkidaşının sözlerini ‘gerçeği yansıtmayan bir propaganda` olarak nitelendirdi.
Zarif, Washington`un nükleer anlaşmasını gözden geçirmeden önce onun yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini savundu.
Zarif, Washington`un Tahran`a suçlamalar yöneltmesinin, kendisini yükümlülüklerinden kurtarmayacağını ifade etti.
Tillerson: İran`ın tüm tehlikeleri göz önünde bulundurulmalı
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Salı günü açıkladığı İran`a yönelik politika revizyonunun sadece Tahran`ın nükleer anlaşmasına bağlılığını test etmekle sınırlı kalmayacağını, İran'ın ABD'nin çıkarlarıyla çelişen, Suriye Irak, Yemen ve Lübnan`da başta olmak üzere bölgedeki politikasını da göz önünde bulunduracağını belirtti.
Tillerson`un açıklaması, Suudi Arabistan`ı ziyaret eden ABD Savunma Bakanı Jim Mattis`in sözlerini teyit eder nitelikte. Mattis, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Yemen`deki krizi sona erdirmek için İran`ın bölgede istikrarsızlaştırıcı etkisinin aşılması gerektiğini savunmuştu.
Tillerson, ABD Başkanı Donald Trump`ın ‘nükleer anlaşma kapsamında İran`a yönelik yaptırımların kaldırılmasının ABD`nin ulusal güvenliği açısından hayati önem taşıyıp taşımadığı yönünde bir değerlendirme yapılmasını istediğini belirtti.
Dışişleri Bakanı, ‘Kapsamlı bir İran politikası, İran`ın teşkil ettiği tüm tehlikeleri göz önünde bulundurmalı… Belli ki bu tehlikeler de çok fazla` dedi.
Tillerson İran ile varılan nükleer anlaşmasının İran`ı nükleer silahsız bırakma hedefini gerçekleştirmediğini ve sadece bu hedefi ertelediğini savundu.
Trump Yönetimi`nin nükleer anlaşmasından vazgeçmesi olası bir ihtimal olmasa da Tillerson iki kez Tahran`ın denetimsiz kaldığı hâlde Kuzey Kore gibi bir tehlikeye evrilebileceği uyarısını yapmıştı.
Nükleer kapasitesi dışında İran`ın teşkil ettiği tehlikenin göz ardı edildiğini söyleyen Tillerson, bu yanlış yaklaşımın aynısının Kuzey Kore`yle durumu bu noktaya getirdiğini ifade etti.
"Tahran`ın terör faaliyetleri yürüttüğü endişesi hâlâ var"
Salı günü açıklanan ve Tillerson`un ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan`a yazdığı belirlenen bir mektupta, ABD`li Bakan, İran`ın 2015`te P5+1 ülkeleriyle vardığı nükleer anlaşması yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak Tahran`ın ‘terör` faaliyetlerini desteklediğine dair hâlâ endişelerin olduğunu belirtmişti.
Obama döneminde İran ile varılan nükleer anlaşması, Tahran`ın nükleer programını kısıtlaması karşılığında ona uygulanan ekonomik yaptırımların kaldırılması ön görülmüştü.
Obama, daha önce İran`a yönelik yaptırımların kaldırılması yönünde bir karar imzalamıştı. Trump, mayıs ayında bu uygulamanın devam etmesi ya da aksi yönde bir karar vermesi gerekiyor.
Trump, başkanlık yarışı sırasında İran ile imzalanan anlaşmayı ‘ müzakere edilen en kötü anlaşma` olarak nitelemişti. Beyaz Saray`a geldiği takdirde bu anlaşmayı yeniden gözden geçireceği sözünü vermişti.
Kaynak: Al Jazeera ve Reuters