Diyarbakırlı girişimci Şahin Sevgi, 2015 yılında kentte açmak istediği ve yaklaşık 60 kişinin istihdam edileceği alabalık tesisinin, o dönem Dicle Üniversitesi'ndeki FETÖ yapılanması ve DBP'li belediye tarafından engellendiğini ve defalarca sabote edildiğini söyledi. Yaklaşık, 3 milyon TL zararının olduğunu belirten Sevgi, tesisi açabilmek için yetkililerden destek istedi.

2015 yılında girdiği ihale sonucu alabalık tesisini aldığını aktaran Sevgi, o günden bu yana çeşitli engellerin karşısına çıkarıldığını belirterek, bir türlü tesisi açamadığını söyledi.

İhale sürecinde, o dönem Dicle Üniversitesi içerisindeki FETÖ'cüler tarafından önüne engellemeler çıkarıldığını ileri süren Sevgi, daha sonra Sur`daki çatışmalar sırasında yatırımının bir kısmının gece saatlerinde PKK`lilerce benzin dökülerek yakıldığını anlattı.

Dicle Üniversitesi'ndeki ilgili kişilerin bilinçli olarak yanlış raporlar sunduğunu savunan Sevgi, ayrıca alabalık tesisi için inşa ettiği yer altı su deposu bir kamyon molozun dökülmesi ile kullanılmaz hale getirildiğini belirtti.

Kamera ve aydınlatma için yer altına döşenen 100 bin TL değerindeki kabloların da yağmalandığını aktaran Sevgi, Diyarbakır Sur ilçe Belediyesinin DBP`lilerin yönetiminde olduğu dönemde alabalık tesisinin kepçelerle yıkıldığını belirtti.

Sevgi, “Kaçak olduğu gerekçesiyle yıktıkları bölümün uydu görüntülerinde daha önce olduğu sabittir. Zaten yüz yüze görüşmelerimizde belediye bu noktada hata yaptığını kabul etti." dedi.

İhaleyi 2015 yılında kapalı teklif usulüyle kazandığını ancak daha sonra kumpaslar sonucu ihalenin pazarlık usulüne döndüğünü söyleyen Sevgi, "İhaleyi aldım ancak almaz olaydım! Diyarbakırlı bir iş adamı olarak, bu yatırımı yapmaz olaydım! Bugüne kadar bu tesise 3 milyon TL yatırdım. Devamlı sorunlarla karşılaşıyorum. Eğer ben bu kentliysem, bu kentime bir şeyler yapmak istiyorsam, bir istihdam yaratmak istiyorsam kamu, kurum ve kuruluşlarını da yanımda görmem gerekiyor." beklediği desteği görememekten yakındı.

Her şeye rağmen bu tesisi faaliyete sokmak istediğini dile getiren Sevgi, yatırımı devam ettirmek yetkililerden destek istedi.

Bu tesisin faaliyete geçmesi halinde en az 50 kişinin istihdam edileceğine değinen Sevgi, "2-3 yıldır aktif hale getirmem gereken bu yapıyı, aynı tesis olmasına rağmen daha da halka açamadım. Bu, gerek bürokrasi engelleri nedeniyle, gerekse karanlık güçlerin buranın üzerinde olan oyunlarından ötürüdür. Ben tesisi yapmaya çalıştım ancak maalesef, yanımda gerek siyasi kanattan, gerek hükümet kanadından hiç kimse yoktu." dedi.

 “100 bin TL`lik kamera ve aydınlatma düzeni yağmalandı”

Sevgi, “Ben şirketim adına dosyamı ihaleye verdim. Kapalı teklif usulü ile aldım. Demek ki burayı birilerine peşkeş çekmek istiyorlardı. FETÖ`cüler tarafından burası kundaklandı. çukur kazma olayları döneminde burası yakıldı. Eğer bir şehre istihdam sağlayacak iseniz herkesi yanınızda görmek istersiniz. Her gelen buraya çomak soktu. En son biz buraya aydınlatma, kamera ve ses düzeni için 5 bin metre kablo döşedik. Nihayetinde bu kablolar hepsi yağmalandı, kundaklandı ve alıp götürüldü. Sadece kablolar üzerinden bana verilen zarar 100 bin TL`dir.  . Yatırımın dışında sadece 500 bin TL zararım var.” diye belirtti.

"Sözleşme tekrar gözden geçirilsin"

Devletin zarar gören sanayici, iş adamı ve esnaflara yönelik maddi ve manevi destekleme sözlerini hatırlatan Sevgi, “Bizim istediğimiz tek şey, kirada kolaylık sağlanması ve sözleşmenin tekrar gözden geçirilmesidir. Ödediğim kira bedelinin de işletmeyi açtıktan sonra ileriki tarihe uzatılmasıdır. Ancak Dicle Üniversitesi, bu teklifimize de 'hayır' dedi. 3 senelik süreçte, her şeyimizi bırakıp buraya odaklandık ancak başımıza gelenler bunlar.  Bize ceza vereceklerine, plaket versinler.” şeklinde konuştu.

Diyarbakır`a yatırımcıyı getirmek için çok çaba harcadıklarını ifade eden Sevgi, “Yatırımcı bu durumu gördüğü zaman öyle bir niyeti varsa da geri adım atar. Burayı almadan önce Dicle Üniversitesi yönetimine imar ile ilgili bir sorun olup olmadığını sordum. Hiçbir sıkıntı olmadığını, belediyeye resmi yazı yazdıklarını söyledi. Belediye daha sonra burayı yıktıktan sonra o yazıyı götürüp onlara gösterdik. Bu yazı Dicle Üniversitesi tarafından yazılan bir yazıdır. Biz sadece alanı aşmadan, büyütmeden görsel yapısını düzenledik. Eski uydu görüntülerinde de bunu görebiliyoruz. Eski haline ait elimde fotoğrafladığım bin 500`e yakın resim var.” ifadelerini kullandı.

“Belediyenin bize burada verdiği zarar 147 bin TL`dir”

Sevgi, "Diyarbakır Sur belediyesi ile Dicle Üniversitesinin FETÖ dönemindeki birlikte hareket ettikleri, daha sonra ortaya çıktı.  Bize söylenen, ‘Buraya bu yatırım yapılmayacak` 2-3 ayda bir sabotajlar düzenleniyor. En son 15 gün önce yer altına döşediğimiz kablolar hepsi yağmalandı. 2016`nın başında belediye iş makinalarıyla çevre duvarlarımızı yıktı. Belediyenin bize orada verdiği zarar 147 bin TL`dir. Sur olayları esnasında şantiyeye PKK tarafından sabotaj düzenlenerek yakıldı. Akabinde Sur belediyesinin tesisin bir kısmını yıkması, akabinde Dicle Üniversitesinin FETÖ ekibinin engellemeleri konularını düşününce kendimi ‘Biz nasıl bir kumpasın içerisine girmişiz?` demekten alıkoyamadım." şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge, M. Hüseyin Temel- İLKHA)