ABD`nin New York polis departmanının, anket ve e-mail gibi yollarla tuzak kurarak Amerikan üniversitelerinde okuyan Müslüman öğrencilerin özel bilgilerine ulaştığı ve onları tek tek fişlediği, bunu da raporlar halinde emniyet müdürüne sunduğu ortaya çıktı. 

AP haber ajansının, Batı medyasında geniş yer bulan haberine göre Pennsylvania ve Yale üniversiteleri dahil, ülkenin kuzeydoğusundaki tüm üniversitelerde okuyan Müslüman öğrencilerle ilgili detaylı raporlar hazırlandı. Müslüman öğrenciler hakkında hazırlanan raporların New York Emniyet müdürü Raymond Kelly`e rapor halinde sonulduğu da anlaşıldı. ABD`de yaşayan Müslüman öğrenciler hakkında rapor hazırlayan emniyet yetkilileri, izledikleri öğrencilere tuzak e-postalar yolladığı gibi, okul yönetiminden de bilgi aldı. Örneğin bazı öğrencilerin günde kaç defa namaz kıldığına bile bakıldı. Polis yetkililerinin ayrıca Müslüman öğrencilere ait internet sitelerine düzenli giriş yaparak, gözetlediği de ortaya çıktı. Dahası anket adı altında Müslüman öğrencilerin mahrem bilgilerine dahi ulaşıldı.

TEHDİT MAİLLERİ GÖNDERİLDİ

Polis sözcüzü Paul Browne, bir dönem ABD`deki Müslüman Ögrenciler Derneği üyesi olan 12 kişinin gözaltına alındığını ya da terör şüphelisi olarak tutuklandığını belirtti. Sözcü Browne, "South Park" çizgi filminin yapımcılarına tehdit e-postaları gönderdiğini itiraf eden Jesse Morton adlı terör zanlısının, Long Island`daki Stony Brook Üniversitesi`ndeki Müslüman öğrencilerle iletişime geçerek propaganda yaptığının tespit edildiğini söyledi. New York polisinin Müslüman öğrencileri fişlemesine sert tepki gösteren Syracuse Müslüman Öğrencileri Derneği temsilcisi Tanwer Hak, "Müslüman öğrenciler, bu ülkede yaşayan diğer vatandaşlar gibi özellerine karışılmadan yaşamak ve özgürlüklerden yararlanmak istiyor" dedi.

BLOOMBERG: KANUNİ HAKKIMIZ

New York Polis Departmanı`nın Müslüman öğrencileri fişleme skandalını New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg ve emniyet müdürü Raymond Kelly savundu. Bloomberg ve Kelly yaptıkları yazılı açıklamada, polisin hazırladığı raporla yasaların kendisine tanıdığı hakları kullandığını ve suça karşı önlem almaya çalıştığını savundu.