"Anayasada yargıyla ilgili tarafsızlık ilkesi yok"
Maliye Bakanı Naci Ağbal, mevcut sistemin sürdürebilir olmadığını belirterek, "2017 Türkiye'sinde hâlâ anayasamızda yargıyla ilgili tarafsızlık ilkesi yok." dedi.
Referandum çalışmaları kapsamında Gaziantep’e gelen Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasında düzenlenen “Maliye Politikası ve Reform Gündemi” konulu toplantıya katıldı.
Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasında düzenlenen “Maliye Politikası ve Reform Gündemi konulu” toplantıya Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın yanı sıra AK Parti İl Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci, Gaziantep Muhasebeciler Odası Başkanı Mehmet Nabioğlu, Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Ali İhsan Kaya ve çok sayıda mali müşavir de katıldı.
16 Nisan'da yapılacak olan referandumla ilgili açıklamalarda bulunan bakan Ağbal, “Bugün yürütme tarafından yönlendirilen ve yürütmenin yönlendirdiği bir yasama faaliyeti var. Bu sistem gerçekten sürdürebilir değil. Meclisin gerçek manada yasa yapan bir kuruma dönüşmesi lazım. Yürütmenin içerisinde çok başlılık var. Burada hiçbir tereddüt yok. Özellikle de 2007 yılında önemli bir anayasa değişikliğini hep beraber yaptık. O dönemdeki siyasi tartışmalar neticesinde milletin meclisi içinden Cumhurbaşkanı çıkaramadı. Ardından madem öyle anayasa değişikliği yapılsın dedik, millete anayasa değişikliğini götürdük. Millet bundan sonra Cumhurbaşkanı’nı meclis seçemiyorsa ‘biz seçeriz’ dedi. Dolayısıyla artık yüzde 50’den daha fazla oy alan seçilmiş bir Cumhurbaşkanı var. Cumhurbaşkanı’nın 82 Anayasası'ndan gelen olağanüstü yetkileri var. Yürütme organın hem başı, hem devletin başı, hem sorumsuz hem de halk tarafından seçiliyor. Bizler mevcut sistem sürdürebilir değil derken bunu işte kastediyoruz.”dedi.
2007 yılındaki anayasa değişikliğinin getirdiği yeni ortama göre bu değişikliğin tamama erdirilmesi gerektiğini belirten Ağbal, “Cumhurbaşkanlığı mevcut anayasanın kendi yapısı artık tutarlı değil. Kendi yapısı artık kendi kendini sürdüremiyor. Bizin ne yapmamız lazım, 2007 yılında yapmış olduğumuz bu anayasa değişikliğini getirdiği yeni ortama göre bu değişikliği tamama erdirmemiz lazım. Onun için diyoruz ki madem Cumhurbaşkanı’nı artık halk seçecek o zaman Cumhurbaşkanı ile Başbakanlığını birleştirmeliyiz. Böylelikle yetkiler Cumhurbaşkanı’nda toplansın, yürütme organı içerisinde bu çok başlılık ortadan kalksın. Bugün mevcut sistemde anayasaya göre Başbakan’ın da, Cumhurbaşkanı’nın da aynı yetkileri var. Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilmiş Başbakan da parlamentodan çıkmış bu sistem sürdürebilir değil. Onun için mutlaka ama mutlaka bu değişikliği yapmamız gerekiyor.”diye konuştu.
Yargının mutlaka reforma tabi tutulması gerektiğini ifade eden Ağbal, “Bugünkü anayasada yargı ile yapmış olduğumuz değişiklikler çok önemli değişikliklerdir. Biraz tartışmaların gerisinde kalıyor. 2017 Türkiye’sinde hâlâ anayasamızda yargıyla ilgili tarafsızlık ilkesi yok. Yargıda birlik ilkesini bu anayasa değişikliği ile hayata geçiriyoruz. Bugün yargıda askeri yargı ayrı, sivil yargı ayrı. Hangi medeni ülkede yargıda bu şekilde çok başlılık var.” ifadelerini kullandı.
Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 3.5 büyümesinin çok sevindirici olduğunu da söyleyen Ağbal, “15 Temmuz darbe girişimi, artan terör olayları, turizmde meydana gelen olumsuz gelişmeler ekonomide üçüncü çeyrekte bir daralmaya neden oldu. O zaman yüzde 1.8 olarak üçüncü çeyrek ile ilgili bir daralma ifade edilmişti. TÜİK’te bugün üçüncü çeyreğe ilişkin büyüme rakamını da revize etti. Üçüncü çeyrekteki daralma rakamı da yüzde 1.8 değil 1.3 olarak revize edildi. Yılın son çeyreğinde hepimiz son derece olumlu bir büyüme gelişmesi yakalamış olduk.” Ekonomimizde meydana gelen yavaşlamayı bertaraf etmek için arka arkaya düzenlemeler yaptık. TUİK rakamlarına göre Türkiye yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,5 büyüdü. Bu gelişme Türkiye ekonomisi için çok önemlidir.”şeklinde konuştu.
Ağbal, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: “Ağustos ayından itibaren ekonomiyi canlandırmak için birçok reform yaptık, vergileri düşürdük, tüketicinin krediye erişimini kolaylaştırdık. Bugün büyümeyle kararlarımızın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki dönemde tüketim kaynaklı büyüme devam edecektir. Yatırım harcamaları yüzde 2 büyüdü, bu da oldukça önemlidir. Sanayi son çeyrekte sanayideki yüzde 5 oranında yıllık bazda büyüme var. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ekonomide tam bir güven içinde yolumuza devam ediyoruz. Ekonomimizin temelleri sağlamdır.” (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)