HÜDA PAR`dan Newroz etkinliğinde öldürülen kişiye ilişkin açıklama
HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, Diyarbakır`daki Newroz etkinliğinde polis tarafından vurulan Kemal Kurkut`un ölümünde bazı şüphelerin olduğuna dikkat çekerek olayın ivedilikle aydınlatılması gerektiğini vurguladı.
Diyarbakır Newroz etkinliğine Malatya`dan gelen Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Kemal Kurkut'un polis tarafından öldürülmesiyle ilgili açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, olayın aydınlatılıp kamuoyunu yanıltanların yargı önüne çıkartılarak hesap vermesi gerektiğini belirtti.
Hayatını kaybeden Kemal Kurkut'un ailesine başsağlığında bulunan Tanrıkulu, Cumhuriyet Başsavcılığının başlatmış olduğu soruşturmanın titizlikle yapılması ve silah sıkan güvenlik görevlinin görevden alınıp, yargı önüne çıkarılması gerektiğini ifade etti.
Olayla ilgili Diyarbakır Valiliğinin yapmış olduğu açıklamayı hatırlatan Tanrıkulu, şunları söyledi: "Fakat 2 gün sonra medyada çıkan görüntüler, Valiliğin yapmış olduğu bu açıklamaların doğru olmadığını gösterdi. Ve buna binaen de Valiliğin şu ana kadar herhangi bir açıklama yapmadığını gördük. Valiliğin ilk açıklamasında, elinde çanta olduğu ‘çantamda bomba var hepinizi öldüreceğim` diyen bir sivilin vurulduğu söylenmişti. Oysaki daha iki gün sonra ortaya çıkan görüntülerde yarı çıplak vaziyette elinde bıçak olan ve kaçmaya çalışan bir gencin görüldüğü fotoğraflar vardı. Ve bu şahsın da arkasından öldürme kastıyla vurulduğu görüldü. "
"Bu olay üzerinde birçok sorular var"
Olayla ilgili akıllarda birçok soru işaretinin olduğunu belirten Tanrıkulu, "Gerçekten bu olay üzerinde birçok sorular var. Dolayısıyla Cumhuriyet Başsavcılığının başlatmış olduğu soruşturmanın titizlikle yapılması ve bu konuda ihmali olan, kamuoyunu yanıltan kimler varsa hepsinin yargı önüne çıkıp hesap vermesi gerekiyor. Bir diğer husus, bu şahsın ayaklarından vurulması veya farklı yol ve yöntemlerle etkisiz hale getirilmesi imkânı varken, direk öldürücü bir şekilde vurulması doğru değildir. Burada özel olarak eğitilmiş olan güvenlik güçlerinin, bu gibi toplumsal ve benzer olaylarda doğru bir eğitim almadığını veya bu konuda yetersiz olduğunu göstermektedir." dedi.
"Öldürülen bu şahsın kasten öldürüldüğü göz önündedir"
Tanrıkulu, "Çıkan haberlere göre amirin 'ateş etmeyin!' demesine rağmen emre itaatsizlik edip öldürücü bir şekilde bu şahsa silah sıkan güvenlik görevlisinin görevden alınması, yargı önüne çıkarılması gerekir. Ayrıca orada bulunan gazeteciler vs. medyanın görüntülerine el konulmasıyla ve silinmesiyle ilgili iddialar da var. Bunu yapan güvenlik güçleri varsa hakkında soruşturma açılması gerekiyor. Dolayısıyla ortada bir gerçek var, bir genç hayatını kaybetmiş. Ve öldürülen bu şahsın kasten öldürüldüğü göz önündedir. Bu hiçbir gerçeğin üstünü örtmeyecektir. Soruşturma kapsamına alınıp detaylı bir şekilde kamuoyunu da tatmin edecek ve vicdanını rahatlatacak şekilde bir an önce gerek Valilik gerek Cumhuriyet Başsavcılığının açıklama yapması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
İhmali olanların yargı önüne çıkarılmasını sağlamak için bir kamuoyu baskısı yapılması gerektiğini söyleyen Tanrıkulu açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bildiğiniz gibi Newroz etkinliği daha başlamamıştı. Böyle bir gencin vurulduğu duyulmasına rağmen hiçbir şey olmamış gibi eğlence şeklinde oyun ve halaylarla o etkinliğin devam ettirilmesi ve 2 gün sonra kalkıp bunu belki siyasi rant devşirme, siyasi rant elde etmeye yönelik kullanılmasını da doğru bulmuyoruz. Bu konunun hiçbir şekilde hükümetin, devlet yetkililerinin ve Newroz Tertip Komitesinin veya sol kesimin bunu istismar etmeden, bu hususta gerçekten ihmali olanların yargı önüne çıkarılmasını sağlamak için bir kamuoyu baskısı yapılması gerektiğine inanıyoruz."
Tanrıkulu, halkın canına kastedecek basit bir olayda insanın en temel hakkı olan yaşam hakkını elinden alabilecek bu tür şahısların güvenlik güçleri içerisinde barındırılmaması gerektiğini ifade etti.
Tanrıkulu açıklamasının sonunda, "Bu konuda ihmali olan kim varsa, Valiliğin de çıkan görüntülerden anlaşılıyor ki yanlış bilgilendirildiği görülmektedir. Valilik de bizzat kendisi de bu konu üzerinde durarak kendilerini yanlış bilgilendiren ve kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesine sebep olan kişilerin de yargı önüne çıkarılması gerekir. Yani sadece tetiği çeken değil, kamuoyunu yanlış bilgilendiren kişilerin de yargı önüne çıkarılması gerekiyor." ifadelerine yer verdi. (Emrah Deniz, Abdurrahman Tetik-İLKHA)