• DOLAR 34.701
  • EURO 36.73
  • ALTIN 2969.632
  • ...
"Bugün ümmetin tamamı mustazaf hayatı yaşıyor"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

"Mustazaflar Haftası" dolayısıyla Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema) Genel Merkezinde düzenlenen programda, İslam ümmetinin içerisinde bulunduğu kötü duruma dikkat çekilerek, var olan sorunların giderilmesi için husumetlerin, çekişmelerin bir tarafa bırakılması gerektiğine vurgu yapıldı.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Müslümanların yaşadığı sıkıntıları anlatan sinevizyon gösterimi ve bestelenen ezgilerin seslendirilmesiyle devam etti.

Düzenlenen programın bir konuşma yapan İttihad'ul Ulema Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şenlik, İslam ümmetinin bugünkü durumuna değinerek şunları söyledi:

"Bugün ümmetin tamamı mustazaf hayatı yaşıyor. Çünkü ümmetin başı yok. Bir imamı, bir rehberi yok. İslam'ın gelişinden bugüne kadar hiçbir zaman Müslümanların sayısı bu kadar fazla olmamıştı. Ama hiçbir zaman da belki bu kadar darmadağınık olmamışlardı. Başıboşluk onları zillete düşürmüştür. Her tarafta zulüm var. Kan revan içinde ümmet. Dikkat ediniz bugün bir Yahudi Yahudi'yle savaşmıyor. Bir Hristiyan başka bir Hristiyan'la savaşmıyor. Bir Yahudi, Hristiyan'la veya bir Hristiyan, Yahudi'yle savaşmıyor. Bir Budist'le de savaşmıyorlar. Ancak hepsi İslam'la, Müslümanlarla savaşıyor. Yetmiyor, en acısı da Müslümanlar birbirleriyle savaşıyor. Bu büyük bir fitnedir, imtihandır, derstir."

Şenlik, "Mustazafların başına gelen o kadar olay var ki; Halepçe`yi, Filistin`i mi Mısır'ı, Suriye`yi, Afganistan`ı mı anlatacaksınız. Hangi birini anlatacaksınız. Halepçe'de 5 bin insan kimyasallarla yok edildi. Mısırda siyasi yolla seçimle iş başına gelen, ezici bir çoğunlukla iktidara gelen bir yönetimi alaşağı ettiler. Çünkü hazmetmediler." dedi.

Müslümanların bölünmüşlüğüne, parçalanmışlığına ve güçsüzlüğüne dikkat çeken Şenlik, konuşmasına şöyle devam etti:

"Parça parça olunca onlar da bu parçaları birer birer devşirmeye çalışıyorlar. Siz bu işe girmeyin diyorlar. 'Sizin sınırlarınız belli; bayrağınız var, vatanınız, devletiniz var siz orayla meşgul olunuz. Yani siz sadece evin bir odasından sorumlusunuz, evin diğer taraflarından sorumlu değilsiniz, o taraflardan biz sorumluyuz, biz müdahale edeceğiz.' diyorlar. Aramıza tel örgüler koymuşlar, sınırlar çizmişler. Fakat kendileri için bir engel yok. Bu zilletten kurtulmak için ne yapmak lazım, iyice düşünmemiz lazımdır. Müslüman kardeşimize husumet etmemizin vakti geçmiştir. Bunu bırakalım. Şunu bunu çekiştirmenin zamanı çoktan geçmiştir."

Programda, Mısır'da darbe öncesi Mursi döneminde, Bina ve Kalkınma Partisi Milletvekillerinden ve aynı zamanda Şura Meclisi Üyesi olan Muhammed es Sağir de kısa bir konuşma yaptı.

İslam coğrafyasının her bir köşesinde verilen şehitlere atıfta bulunan Sağir, "Biz ümmet olarak tüm farklılarımızla şehit verdik. Kürd'ü de Türk'ü de Arap'ı da İslam uğruna şehit vermiştir. Bizlerin bugünlerde bahsettiğimiz şehitlerden birisi de Şeyh Ahmet Yasin'dir. Oturduğu yerden ümmeti ayaklandırdı. Bizler eğer bir olursak önümüzde hiçbir güç duramayacaktır. Hz Ömer Kudüs'ü fethettikten sonra şöyle dedi; 'Bu topraklar vakıftır. Her Müslümanın payı vardır.' Şehit Sümeyye ile başlayan bu şehitler kervanı, devam edecektir. Bunun en son halkası Ömer Abdurrahman olmuştur." dedi.

Program yapılan duanın ardında sona erdi. (Abdurrahman Tetik, Emrah Deniz-İLKHA)


















 

Bu haberler de ilginizi çekebilir