• DOLAR 32.482
  • EURO 34.884
  • ALTIN 2420.09
  • ...
"Basit gerekçelerle mağduriyetler devam ettiriliyor"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014 tarihlerindeki saldırılarda PKK/HDP'liler tarafından katledilen Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökgöz'ün katledilmesine ilişkin 41 sanığın yargılandığı davanın karar duruşmasına sanık avukatları katılmadığı için duruşma 3 Nisan'a ertelendi.

Davanın 14'üncü duruşması Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve hukukçular gözlemci olarak katıldı.

Yargılamanın bugünkü karar duruşmasına sanık avukatlarından 5'i mazeret bildirerek, katılmadı. Mahkeme Başkanı, avukatlardan sadece birinin yerine yetkili vekil kılındığını, 4 avukatın yerine ise yetkili vekil atanmadığını ve mazeretlerini kabul etmek zorunda olduklarını belirtti.

Kısa süren duruşmanın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Mehmet Yavuz, basit gerekçelerle mağduriyetlerin devam ettirilmesini eleştirdi.

Bugün kararın verileceğine dair ciddi bir beklentilerinin olduğunu dile getiren Yavuz,  bir önceki duruşmada bu duruşmanın son duruşma olacağı, karar duruşması olacağı ifade edildiğini hatırlattı.

Yavuz, “Ancak şu ana kadar gördüğümüz kadarıyla mahkeme başkanının da ifade ettiği gibi sanık avukatlarının katılmaması nedeniyle Yargıtay'da bunun usule yönelik bozulma gerekçesi olabileceği gerekçesiyle dava 3 Nisan`a ertelenmiş oldu.” dedi.

"Bu suç insanlığa karşı işlenmiş ağır suçlar statüsüne alınmalıdır"

Bu usulî meselelerle alakalı basit gerekçelerle mağduriyetin devam ettirilmesini doğru bulmadıklarını vurgulayan Yavuz, “O açıdan dosyanın bir an önce karara bağlanması gerekiyor. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi; bizim için şu anda yargılanan tetikçi insanların üzerine bütün suçların yıkılarak dosyanın kapatılması hiçbir şekilde adaletin tecelli edeceği anlamına gelmeyecektir. Dosya kapatılabilir. Ancak dava bizim vicdanlarımızda, Türkiye kamuoyunun ve insanlığın vicdanında açık olarak devam edecektir. Zira bu suç insanlığa karşı işlenmiş ağır suçlar statüsüne alınmalıdır.” diye konuştu.

Azmettiriciler dâhil olmak üzere seyirciler, görevini yapmayan kolluk görevlileri ve idare mekanizmasının yetkililerinin de adalet önüne çıkarılmadığı ve soruşturma bu yönde derinleştirilmediği sürece hiçbir şekilde adaletin tecelli edeceğine inanmayacaklarını belirten Yavuz, “Ben bu duygular içerisinde adaletin bir gün mutlaka tecelli edeceğini ve Türkiye kamuoyunun vicdanında katillerin, azmettiricilerin ve buna göz yuman insanların mahkûm olduğuna çok rahat bir şekilde söyleyebilirim.” dedi.

"3 Nisan'da kararın verileceğini umuyoruz"

Daha sonra mağdur avukatları adına açıklamalar da bulunan Av Hasan Bozdaş ise kanunen son duruşmada vekillerin bulunma zorunluluğunun olduğunu belirtti.

Aksi takdirde Yargıtay`ın davayı usulen bozduğunu anlatan Bozdaş, “Mahkeme de bunu göz ardı edemedi. Bir kesin süre belirledi. Bu kesin süre de 3 Nisan 2017 tarihi inşallah 2 hafta sonra pazartesi günü son savunmalarımızı yapacağız. Mütalaaya karşı beyanlarımızı belirteceğiz. Esas hakkındaki beyanlarımızı sunacağız. Karşı tarafta son savunmalarını yapacak. Bununla beraber kararın verileceğini umuyoruz.” diye konuştu.

"Bu sadece tetikçilerin yargılanmış olduğun bir dava"

Davanın, 41 sanığın yargılanmasıyla devam ettiğini hatırlatan Bozdaş, “Oysa bu olayda yüzlerce kişinin olduğunu, azmettiricilerin olduğunu biliyoruz. Kolluk görevlilerinin, görevlerini yerine getirmediğini ve yine idari amirlerinin, mülki amirlerin ihmalkâr davrandıklarını biliyoruz. Bu sadece tetikçilerin yargılanmış olduğun bir dava. İnşallah diğer açılardan da ihmali olan kişilerin veya azmettiricilerin davalarının da biz takipçileri olacağız.” diye belirtti. (Mustafa Bikeç, İbrahim Koçyiğit - İLKHA)




















 

Bu haberler de ilginizi çekebilir