Maruf-ı Kerhi ile Hasta Yolcu Hikâyesi
Maruf-ı Kerhi ile Hasta Yolcu Hikâyesi
Ey mübarek bahtiyar zat; kötülere iyilik etme. Çorak yere ağaç dikilir mi hiç? Ben sana; “Halka riayet etme” demiyorum. Sadece “Kötülere iyilik etme” demek istiyorum. Çirkin tabiatlılara karşı, güzel huyunla yumuşak davranmamalısın. Kedinin sırtını sıvazlarlar da köpeğinkini sıvazlayamazlar. Doğrusunu istersen, sahibinin nimetlerini tanıyan köpek, nankörlük yapacak kediden iyidir. Kar gibi tertemiz su verip kötü kimseleri esirgeme. Bu hasta kadar nankör, kıymet bilmez, kötü birini daha görmedim. Hiç merhamet etme şu değersiz adama.” dedi.
Maruf-i Kerhi söylenenleri dinledi ve gönlü taşarak karşılık verdi; “Bırak bu kötü düşünceleri de git. Git de rahatça uyu. Acı da olsa, sözlerine alınma bu hastanın. Rahatsız, huzursuz, hayatta karar kılmamış birinin öfke saçan bu sözleri bana öyle hoş ve güzel geliyor ki, cefasına kolayca katlanabiliyorum. Adamcağıza baksana, rahatsızlığı yüzünden gözüne bir dirhem uyku girmiyor, bir gece olsun uyuyamıyor…”
Kendini güçlü ve diri hissediyorsan bunun şükür ifadesi olarak zayıflama yüküne katlanmalısın. Yok, ben tılsım gibi sırf kalıptan ibaretim diyorsan, kendinle birlikte adın da ölür. Kerem ağacını beslemeye gayret et ki; iyi adla anılmanın meyvesini yiyesin. Büyüklüğe aldanan insan sadece kibir satar. Böyleleri büyüklüğün, alçakgönüllülükte yattığını bilmez ki!
Sadi Şirazi