"Şehitler karanlık dünyayı aydınlatan manevi bir güneştir"
Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından "şubat ayı şehadet ayı" münasebetiyle yapılan açıklamada, şehitlerin bıraktığı mirasa ve onların karanlıkları aydınlatan manevi bir güneş olduklarına vurgu yapıldı.
"Şubat ayı şehadet ayı" dolayısıyla Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından yapılan açıklamada, şehitlerin mukaddes İslam davasını, geride bıraktıkları Müslümanlara emanet ettiklerine, onların bu mirasına sahip çıkılması gerektiğine vurgu yapıldı.
"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rableri katında Allah`ın, lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından kendilerine ulaşamayan (henüz şehit olmamış) kimselere de hiçbir korku olmayacağına ve onların üzülmeyeceklerine sevinirler." Ali İmran Suresi 169 ve 170'inci ayetleriyle başlayan açıklamada, içerisinde şehitleri ile mücessem bir şubat ayının daha idrak edildiği belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
"İslam uğruna akıttıkları kanları ile Kur'an davasını yüce makamlara taşıyan, iddialarını pak kanları ile ispat edip Allah'a verdikleri sözü yerine getiren ve İslam dünyasının gönlünde taht kurmuş nice şahsiyetlerin şehadet şerbeti içtiği bu ay için şüphesiz bizler de 'Şubat ayı, şehadet ayı' diyoruz. Şubat/Şehadet ayında İslam sancağını yücelten, yücelmesi için nice badireler atlatan ve yüce makamlar sahibi kutlu Resul ile Havz-ı Kevser'de kavuşmayı uman nice şahsiyetler ahitlerini yerine getirmiş ve kutlu İslam davasını geride kalanlara miras bırakarak bu dünyadan göçüp gitmiştir."
Şehitlerin bıraktığı mirası taşımanın tüm Müslümanların vazifesi olduğunun ifade edildiği açıklamada, "Ölüme gülümseyen, korkuyu öldüren ve zalimlerin zulmü karşısında dimdik durarak, zillet altında yaşamaktansa izzetlice ölmeyi tercih ederek, İslam ümmetine destanlar ve zaferler hediye eden İslam davasının aziz şehitlerini rahmet ve minnetle yâd etmek, miras olarak bıraktıkları kutlu davalarını ileriye taşımak tüm Müslümanların ortak görevi olduğuna inanıyoruz. Peygamber davasına gönül vermiş nice erlerin bu ayda şehit olması ve son olarak ABD zindanlarında 23 yıl tutuklu kalan Mısır Cemaati İslami Lideri Ömer Abdurrahman'ın şubat ayında Rabbine kavuşması bu aya ayrı bir değer katmıştır." denildi.
Şehitlerin, karanlık dünyayı aydınlatan manevi bir güneş olduğuna vurgu yaplan açıklamanın sonunda şu ifadeler kullanıldı: "Şehid: toprağa atılan bir tohum, karanlık dünyayı aydınlatan manevi bir güneş, gaflet perdesini yırtan bir çığlıktır. Şehitlerin pak kanları İslam'ın muzafferiyeti için bir diyettir. Peygamber Sevdalıları Platformu olarak bu ayda şehit olmuş şehadet öğretmenlerini rahmet ve özlemle yâd ediyor, dökülen kanlarının İslâm âlemi için kurtuluşu ve özgürlüğüne vesile olmasını yüce Allah'tan niyaz ediyoruz."
(Mustafa Kaynak - İLKHA)