• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...
Suikast timi yargılanıyor: Darbeyi ben yaptım cezası idam bile ..
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

HABER MERKEZİ / DOĞRUHABER

FETÖ`nün darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve iki polisin yaşamını yitirdiği saldırıya ilişkin 3'ü firari 44'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması başladı. İlk duruşmaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 3 avukatı ile sanık avukatları, saldırıda hayatını kaybeden polislerin yakınları katıldı.

Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, sanıklara yeteri kadar savunma hakkı tanıyacaklarını, ancak bu hakkın iddianame dışında olmayacağını ifade etti. Avukatlara soru sorma hakkı tanıyacaklarını vurgulayan Baştoğ, "Duruşma 4 gün devam edecek ve cuma günü ara vereceğiz. Pazartesi günü de ara vereceğiz ve salı günü yeniden başlayacağız. 15 Mart'a kadar duruşmayı devam ettireceğiz. İkinci celseyi 24-28 Nisan arasında yapmayı planlıyoruz. Daha sonra 5-9 Haziran arasında ikinci duruşma yapılacak." dedi.

VATANDAŞLARDAN "İDAM İSTERİZ" PROTESTOSU

Davanın görüldüğü konferans salonunun yakınında toplanan çok sayıda vatandaş, taşıdıkları Türkçe ve İngilizce dövizlerle protesto gösterisi yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan lehine, FETÖ lideri Fetullah Gülen aleyhine slogan atan protestocular, "Vatan milletindir, darbecilerin değil", "Bu milleti diz çöktüremezsiniz", "İdam isteriz" gibi yazıların bulunduğu dövizler taşıdı.

Gösteriye katılan vatandaşlardan bazılarının İngilizce olarak "FETÖ Game Over" (FETÖ oyun bitti), "Gülen you have innocent blood in your hand" (Gülen elinde masum kanı var), "We know the enemy" (Düşmanı tanıyoruz), "249 Martyrs for democrasy on the night of 15 July. Give as murderer Gulen back. Erdoğan a defender of democrasy" (15 Temmuz gecesi demokrasi için 249 şehit. Katil Gülen'i bize geri verin. Erdoğan, demokrasinin savunucusu) yazılı döviz ve pankartlar taşıdıkları dikkati çekti.

"HAİNLER CEZASINI EN AĞIR ŞEKİLDE ÇEKSİN"

Protestoculardan Gökhan Çakır, "Darbeci hainlerin burada yargılanmasını gözümüzle görmek, hepsinin müebbet hapislerle, mümkünse asılarak idam edilmesini görmek için geldik. Vatanımızı, milletimizi sevdiğimiz için buradayız. İnşallah bu hainlerin hepsi hakkını bulur, cezasını en ağır şekilde çekerler. Ekmeğini yedikleri bu millete başkaldıranlar, bizim paramızla silah alıp, bize silah sıkan bu hainlerin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz." diye konuştu.

"GÜLEN'İ HİÇBİR AVUKAT SAVUNMAK İSTEMEDİ"

Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, iddianamede bir numaralı sanık olan Fetullah Gülen'i, Muğla Barosundan hiçbir avukatın savunmak istemediğini belirterek, bu sorunu önlerindeki süreçte aşmaya çalışacaklarını söyledi. Baştoğ, sanıklar için tayin edilen avukatlardan bazılarının çekilmesi üzerine de onların yerlerine yeni avukatların belirleneceğini açıkladı.

MAHKEME YETKİSİZLİK TALEBİNİ REDETTİ

Sanıklar ve avukatlarının "yetkisizlik" talep ettikleri Mahkeme başkanı heyetiyle yaptığı görüşmenin ardından "yetkisizlik" talebinin oy birliğiyle reddedildiğini açıkladı.

‘İŞGAL GİRİŞİMİNDE BULUNANLARIN HEDEFİ CUMHURBAŞKANINI ORTADAN KALDIRMAKTI`

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Avukatı Hüseyin Aydın, yapılan hazırlıklara, dosya kapsamındaki delillere ve özellikle operasyon sırasındaki davranışlara bakıldığında, sanıkların alıkoyma iradesinde olmadıklarının görüldüğüne işaret ederek, "Cumhurbaşkanının varlığını ortadan kaldırma iradesiyle olay mahalline gelindiğine ilişkin hiçbir tereddüt bulunmuyor." dedi. Aydın, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden çok farklı olduğuna dikkati çekerek, "Bu darbe teşebbüsü aynı zamanda ülkeyi işgal girişimiydi” diye belirtti.  

"GERÇEK ANLAMDA BİR İTİRAFÇILIK GÖZLEMLEMEDİK"

Aydın, bir basın mensubunun sorusu üzerine, sanıklarda gerçek anlamda bir itirafçılık gözlemlemediklerini belirterek, "Sanıkların bir kısmı bazı itiraflarda bulundular ancak itirafçılık -buradaki suçlar açısından Anayasal düzeni zorla değiştirme, Cumhurbaşkanına suikast girişimi gibi- itirafçılık ve etkin pişmanlığın ceza hukuku karşısında bir anlam ifade etmesi söz konusu değil." açıklamasında bulundu.

"FETÖ'CÜ DEĞİLİM"

Mahkeme heyeti, ilk olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişiminin planlayıcısı olduğu iddia edilen ve darbe girişiminin başarılı olması halinde atama listesinde "MİT başkanı" olarak görevlendirildiği belirlenen davanın iki numaralı sanığı Gökhan Şahin Sönmezateş'in ifadesini aldı. Üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyen ve soruşturmada "başı sıkışan" herkesin kendisinin adını öne sürdüğünü iddia eden Sönmezateş, "FETÖ'cü değilim." dedi. Sönmezateş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı öldürmek için değil, derdest ederek Ankara'ya götürmek için Marmaris'e gittiklerini belirtti.

"BİZ TUZAĞA DÜŞÜRÜLEREK ORAYA GÖNDERİLDİK"

Suikast girişimine giden timleri kendisinin seçmediğini ileri süren Sönmezateş, şunları söyledi: "Bütün dünya Cumhurbaşkanının İstanbul'a gittiğini bilirken, biz tuzağa düşürülerek oraya gönderildik. Ben yaverle görüşmedim. Bu görevi ben planlamış olsaydım, ya başarılı olurduk ya da görevi iptal ederdim. Fetullah Gülen'in 'mesih' veya 'Peygamber' olduğuna inanmıyorum. Bu sapkın bir düşünce. Şu andaki hesabım 'Bizi kim yanılttı ve 4 saat bekletti?' sorusunun cevabını bulabilmek. Bütün sorumluluğu üzerime alıyorum ama olmadığım yerlerle ilgili sorumlulukları kabul etmiyorum."

"GÖREVİ BANA SEMİH TERZİ VERDİ"

TSK'nın emir komutası içerisinde ihtilal yapıldığını düşünerek hareket ettiğini iddia eden Sönmezateş, darbeden önce Ankara'daki bir villada FETÖ'nün imamlarının yaptığı toplantıda kendisinin bulunmadığını da öne sürdü. Sönmezateş, söz konusu villanın nerede olduğunu dahi bilmediğini savundu.

Görevden ilk olarak 11 Temmuz'da, açık görevden ise 13 Temmuz'da haberinin olduğunu anlatan Sönmezateş, "Görevi bana Semih Terzi verdi. Uçuş ekibine operasyonla ilgili bilgi vermedim. 'TSK yönetime el koydu' dediğimde uçuş ekibi helikopterlerin başındaydı. Görevin Genelkurmay Başkanlığından geldiğini söyledim. Ekibe sadece koordinatları verdim. Ekipteki herkes görevi kendi komutanlarından alıp gelmişti. Ben de dâhil o resmi kafamızdan çıkartabilseydik göreve gitmezdik." diye konuştu.

“BEN DARBE YAPTIM, CEZASI İDAM BİLE OLSA HİÇ CANIM YANMAZ”

Savunması alınan ikinci kişi, Özel Kuvvetler Timi'nin başındaki Şükrü Seymen. Cüretkar ifadeleriyle dikkat çeken Seymen,  "Ben hiçbir şeyden korkmuyorum. Ben darbe yaptım. Bunun cezası idam bile olsa hiç canım yanmaz. İntihar olmayacağını bilsem sandalyeyi ben düşürürüm. Benim yaptığım tek şey Gökhan Paşam ve Semih Paşam tarafından bana verilen görevi yapmaktı. Bize verilen görev Cumhurbaşkanını sağsalim Ankara'ya götürmekti" dedi.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir