Morbid obezite hastasının apandisiti kapalı yöntemle alındı
Kilis'te ikamet eden ve akut apandisit tanısı konulan ancak 200 kilo ağırlığında olması nedeniyle ameliyat edilemeyen kadın, Gaziantep'te kapalı cerrahi yöntemiyle yapılan operasyonla sağlığına kavuştu.
Kilis Devlet Hastanesinde akut apandisit tanısı konulan “morbid obez" olarak adlandırılan aşırı kilosu nedeniyle çok riskli olduğu için ameliyat edilemeyen 200 kiloluk G.Ş. adlı kadın, Gaziantep'teki özel bir hastanede kapalı cerrahi yöntemiyle ameliyat edilerek sağlığına kavuşturuldu.
Ameliyatı başarılı bir şekilde gerçekleştirilen ve sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını belirten G.Ş., ameliyatı gerçekleştiren ekibe teşekkür etti.
Riskli olan bir ameliyatı başarı ile gerçekleştirdiklerini belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Atilla Duran, operasyon hakkında şunları söyledi:
“Yapılan tetkiklerde hastada, akut apandisitle uyumlu bulgular ve göbek fıtığı kesesine sıkışmış omentum dokusu tespit edildi. Bunun üzerine hasta için acil ameliyat kararı aldık. Morbid obez olan hastada kapalı apendektomi ameliyatına karar verdik. Yüksek riskle ameliyata alındı. Kapalı yöntemle hastaya apendektomi ve göbek fıtığı onarımı ameliyatı yapıldı. Hasta operasyon sonrası tedbir amaçlı yoğun bakıma alındı. Aktif sorunu olmayan hasta, bir günlük servis takibinin ardından da diyetisyeni Merve Boztoprak'a yönlendirilerek, bir beslenme programı oluşturuldu. Bu şekilde hastamız sağlığına kavuştu.”dedi.
Obezitenin gelişmiş ülkelerde olduğu kadar Türkiye’de de giderek artan bir sorun olduğunu belirten Duran, “Morbid obezite, vücut kitle indeksinin 40’ın üzerinde olmasıdır. Vücut kitle indeksi bireyin kilosunun, boyunun metre karesine bölünmesi ile elde edilen değerdir. Sigaranın yaygın halk sağlığı sorunu olmaktan çıkmakta olduğu gelişmiş toplumlarda morbid obezite, önlenebilir ölüm nedenleri arasında ilk sırayı alma yolunda hızla tırmanıyor.”şeklinde konuştu.
Morbid obeziteyi sadece obezitenin ileri bir şekli olarak görmenin çok doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Duran, “Aslında ikisi arasındaki fark gece ile gündüz arasındaki fark kadar açıktır. Bu nedenle diyet alışkanlıklarında değişiklik, ilaç tedavisi, davranış değişiklikleri ve egzersiz programları gibi kilo vermeye yönelik girişimler morbid obezitenin tedavisinde başarısız ise kalıcı ve en etkin tedavi, kişiye özgü seçilmiş morbid obezite cerrahisidir. Bu da merkezimizde yapılabilmektedir.” ifadelerini kullandı.
Morbid obezitenin toplumun her kesimine anlatılması gerektiğini ve mutlak suretle kişiye özgü tedavi protokolleri ile önüne geçilmesi gerektiğini dile getiren Duran, morbid obezitenin bir hastalık olarak kabul edilmesi gerektiğini ve tedaviye ne kadar erken başlanırsa o kadar başarılı sonuç aldığını da sözlerine ekledi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)