Kainat, her şeyiyle, tüm varlıkları ile Cenab-ı Allah'ın yaratması sonucu vücut bulmuştur. Kainatın kendisi de Allahü Teala'nın mahlukudur. Ne var ki Cenab-ı Allah seçtiklerini öne almıştır, ileri geçirmiştir. Bu alemde herşey derece dere¬cedir. Meleklerin yeri ayrı, insanların yeri ayrı, herşeyin ve herkesin yeri ayrı ayrıdır. İnsanları da din ve dünyaca bazısını bazısı üzerine derece derece kılmıştır. Ne insanların ilmi aynı derecede, ne zenginliği aynı derecededir. Yine Allah ve Rasul`ünün yoluna davet geneldir. Ancak Allah'ın hida¬yet ettikleri davete koşar. Bu hakikat duyuran sese kulak verir, kutlu davete icabet eder. Halbuki Yüce Yaratıcının emir ve ya¬sakları her kul içindir. Dünyayı kendisine mekân edinen herkese zaman zaman Peygamberler gönderilmiştir, ki¬taplar indirilmiştir.
Peygamberlerin izinde yürüyenler, davalarına sadık olanlar, Allah'ın emir ve fermanına uyanlar hem hakikatin nur ziyası ile aydınlanır, hemde alemde güneşler gibi parıldayıp, şavkı ile herkesi nurlandırır. Fakat nefsin arzularına, heva ve hevese uyanlar, günahı sevenler ve şeytanın ardınca yürüyenler de perişan olurlar. Gaflet ve günah dolu bir hayatın gayyasında ömür törpülerler.
Yine insanlardan öyleleri vardır ki, Allah onlara hik¬met vermiş, gönüllerini gaflet hâlinden daima uyanık kılmıştır. Kiminin de nasibi başka başkadır dâr-ı dünyada…
Alemde kim neye lâyıksa, Cenab-ı Allah o kula onu verir. Ve¬ren de O`dur, vermeyen de... Onun vermediğini kimse vere¬mez. Onun verdiğini kimse çeviremez.
İnsan bütün gönül kapılarını açıp Rabbine iltica etmeli ve bütün sebeplere sarılıp gayret etmeli, gerisini Allahü Teala'nın takdirine bırakmalıdır.
Efen¬dimiz`in (s.a.v) namazda son oturuşta selamdan önce şu duayı okudukları rivayet edilmektedir:
“Allah'ım! Önce yaptıklarımı ve sonra yaptıklarımı bağışla. Gizli yaptıklarımı ve açıktan yaptıklarımı bağışla. İsrafımı, haddi aşmamı ve senin benden daha iyi bildiğin hatalarımı affet. Sen rahmetinle dilediğini öne geçirir, dilediğini de kendi halinde bırakarak geri koyarsın. Senden başka (ibadete layık hiçbir) ilah yoktur.”





