Baran`ın Kardeşinden Hak Gaspına Suç Duyurusu!
Diyarbakır`dan Bayburt`a sürgün edilen Hizbullah hükümlüsü İhsan Baran`ın, vefat eden annesi Rana Baran`ın cenazesine katılma talebinin reddedilmesi üzerine kardeşi Mehmet Baran, Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü yetkilileri ve Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri hakkında suç duyusunda bulundu.
DİYARBAKIR - Rana Baran
78 yaşındaydı
Oğlu İhsan Baran 18 yıldır Hizbullah davasından cezaevindeydi
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi`nde hükümlü iken geçen yılın Ağustos ayında Bayburt`a sevk adı altında sürgün edildi
Rana Teyze, yaşlı olduğu oğlunu görmeye gidemedi ve içindeki özlem bir kor ateş gibi büyüdü, kanser oldu
Ve Rana Teyze hasta yatağından yetkililere "Ya oğlumu tekrar Diyarbakır`a göndersinler, ya da kendisine izin verip görüşmememizi sağlasınlar" diyordu, ancak yetkililer Rana teyzenin bu feryadına karşılık vermedi. Rana Teyze, 27 Ocak`ta ciğerparesini göremeden vefat etti.
Hizbullah hükümlüsü İhsan Baran, vefat eden annesi Rana Baran`ın cenazesine katılmak için Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü ve Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulundu. Diyarbakır`daki kardeşi Mehmet Baran da gerekli olan evraklı Bayburt`a gönderdi, ancak yapılan tüm girişimlere rağmen kanuni hakkı olan annesinin cenaze ve taziyesine katılma hakkı "güvelik" bahanesiyle reddedildi. Bu durum eşinin cenazesine katılması için 2 gün izin verilen Silivri Yüksek Güvenlikli Cezaevinde kalan Ergenekon sanığı Doğan Yurdakul olayını hatırlattı.
Bunun üzerine İhsan Baran`ın kardeşi Mehmet Baran, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına giderek, Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü ve Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı hakkında suç duyusunda bulundu.
Diyarbakır Adliyesi önünde İlke Haber Ajansı`na açıklamalarda bulunan İhsan Baran`ın kardeşi Mehmet Baran, Ağabeyi İhsan Baran`ın Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevinde hükümlü olarak yattığını, annesi Rana Baran`ın ise 27 Ocak`ta Diyarbakır`daki evlerinde vefat ettiğini söyledi.
Annesine Karşı Son Görevini Yapma Hakkından Mahrum Bırakıldı
Mehmet Baran, "Annemin defin işlemi yapılmadan cenazesinin yıkama aşamasında ilgili doktorun ölüm kaydını düştüğü raporla beraber Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına ağabeyim İhsan Baran`ın cenazeye katılması için başvurmak amacı ile gittim. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı ağabeyimin yatmış olduğu cezaevi ve savcılığına müracaat etmem gerektiğini söylemeleri üzerine başvuru dilekçemizi ve ilgili raporu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının faks kanalı ile Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi müdürlüğü ve Bayburt Cumhuriyet başsavcılığına ivedilikle gönderdim. Daha sonra Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevini ve Cumhuriyet Başsavcılığını telefonla defalarca aramama rağmen cezaevi yetkilileri herhangi bir yetkililerin olmadığını söyleyip topu Cumhuriyet Başsavcılığına, Cumhuriyet Başsavcılığı da Cezaevi idaresine bizi yönlendirerek karşılıklı olarak bizi oyaladılar. Aile avukatımızın da devreye girmesiyle en sonunda bakanlıktan resmi yazı beklediklerini ve bu gerekçe ile talebimizi bekletmeye aldılar. Daha sonra cenaze ve taziye işlemleri bittiği için size böyle bir izin vermeyiz gerekçesiyle talebimizi telefonda reddettiler. Ağabeyim İhsan Baran`ın kanuni hakkı olan annesinin cenaze ve taziyesine katılma hakkı resmi talebimize rağmen ihmal ve art niyetli olarak sürüncemede bırakılmış ve mağdur edilmiştir.
Mehmet Baran, "Annemin defin işlemi yapılmadan cenazesinin yıkama aşamasında ilgili doktorun ölüm kaydını düştüğü raporla beraber Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına ağabeyim İhsan Baran`ın cenazeye katılması için başvurmak amacı ile gittim. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı ağabeyimin yatmış olduğu cezaevi ve savcılığına müracaat etmem gerektiğini söylemeleri üzerine başvuru dilekçemizi ve ilgili raporu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının faks kanalı ile Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi müdürlüğü ve Bayburt Cumhuriyet başsavcılığına ivedilikle gönderdim. Daha sonra Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevini ve Cumhuriyet Başsavcılığını telefonla defalarca aramama rağmen cezaevi yetkilileri herhangi bir yetkililerin olmadığını söyleyip topu Cumhuriyet Başsavcılığına, Cumhuriyet Başsavcılığı da Cezaevi idaresine bizi yönlendirerek karşılıklı olarak bizi oyaladılar. Aile avukatımızın da devreye girmesiyle en sonunda bakanlıktan resmi yazı beklediklerini ve bu gerekçe ile talebimizi bekletmeye aldılar. Daha sonra cenaze ve taziye işlemleri bittiği için size böyle bir izin vermeyiz gerekçesiyle talebimizi telefonda reddettiler. Ağabeyim İhsan Baran`ın kanuni hakkı olan annesinin cenaze ve taziyesine katılma hakkı resmi talebimize rağmen ihmal ve art niyetli olarak sürüncemede bırakılmış ve mağdur edilmiştir.
Ağabeyimin gerekli güvenli tedbirleri alınarak annesine karşı son görevini yapma hakkından mahrum bırakılmıştır. Anayasanın eşitlik ilkesinin ve ilgili kanun hükümlerinin herkese eşit bir şekilde uygulanması gerekirken ayrımcılık yapılması ve adalete ve devlete olan güvenin toplum nazarında sarsılmasına sebep olan kişilerin soruşturulup haklarında gerekli cezai işlemlerin yapılması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundum" diye konuştu.
M. Salih Keskin - İLKHA