Ahmet Tuna, 3 kilometre mesafede bulunan Kadıköy Muhtarlığı`ndan kendi imkânlarıyla tahta direkler aracılığı ile çektirdikleri 2 kablo ile gelen elektriğin, ne bir lambayı ne de bir makineyi çalıştırmadığını ifade etti. Beş bin lirayı ödeyerek aldığı trafonun da sular içerisinde çürümeye terk edildiğini kaydeden Tuna, sorunun çözüme kavuşmasını istiyor.

Başbakanlık`tan valiliğe kadar bir çok makama dilekçe vererek, köylerinin elektrik sıkıntılarını anlattığını belirten Tuna, verilen hiçbir sözün yerine getirilmediğini söyledi. Tuna, “Köyümüzde 100’ün üzerinde insan yaşıyor. Bu çağda elektriğimizin olmamasını utanç verici olarak görüyorum. Elektrik ile çalışan hiç bir makineyi çalıştıramıyoruz. Yaz aylarında komşu köylerde buz getirip su içebiliyoruz. Ben 15 yıldır dilekçe vermediğim makam kalmadı. Adımı ve telefon numaramı alıyorlar, ancak bir sonuç çıkmıyor. Viranşehir’e 20 kilometre mesafede bulunan köyümüzün yapılan 16 kilometrelik asfaltı da tamamlanmış değil. Umarım yetkililer bu defa sesimize kulak verip bu sıkıntılarımızı gidereceklerdir.” diye konuştu.

Köyde ikamet eden Ömer Bozkurt da kendi imkânları ile aldıkları trafo ve demir direklerin 6 ayı aşkın bir zamandır çürümeye terk edildiğini ve yetkililerin kendilerine yardımcı olmadığını dile getirdi. Fatma Tuna ise suyu eşeklerin sırtında taşımak zorunda kaldıklarını belirterek, evde çamaşır makinesi, buzdolabı ve fırın gibi hiçbir elektrikli malzemeyi kullanamadıklarını ifade etti.