Uzmanlar, en sık görülen kanser türlerinden biri olan meme kanserinde geliştirilen modern tedavi yöntemlerinin hastaların önemli bir bölümünün tamamen iyileşmesini sağlayabildiğini dikkat çekerek, akıllı ilaçların hastaya önemli konfor sağladığını ifade ettiler.

Memorial Diyarbakır Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü`nden Doç. Dr. M. Ali Kaplan,15 Ekim Dünya Meme Kanseri Günü öncesi, meme kanserinde gelişen tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Doç. Dr. Kaplan, “Tüm dünyada en sık görülen kanser türlerinden biri olan meme kanserinde son yıllarda geliştirilen modern tedavi yöntemleri hastaların önemli bir bölümünün tamamen iyileşmesini sağlayabiliyor. Sağlıklı hücrelere zarar vermeyen, hedefe yönelik akıllı ilaçlar da hastaya önemli konfor sağlayarak tedavide önemli rol oynuyor.” dedi.  

“Kişiye özel tedavi seçenekleri sunuluyor”

Ortalama 15 yıl öncesine kadar meme kanserli hastalar için klasik kemoterapi ilaçları ve hormon tedavileri dışında seçenek bulunamadığını hatırlatan Kaplan, “Günümüzde artık daha yeni ve etkin kemoterapi ilaçları, damardan ve ağızdan hap şeklinde alınabilen hedefe yönelik akıllı ilaçlar gibi birçok tedavi seçeneği ile meme kanseri başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir.” İfadelerini kullandı.

Gelişen tedavi seçeneklerinin, cerrahi öncesi ve sonrasında, hatta hastalığın ileri evre döneminde bile başarılı sonuçlar elde edilmesini sağladığını sözlerine ekleyen Kaplan, “Güncel veriler meme kanserinin tek bir hastalık olmadığını ve birçok özelliğinin bir arada tutularak tedaviye karar verilmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Böylece, bütün hastalar için ortak bir tedavi modeli yerine, “kişiye özgü tedaviler” benimsenmiştir. Bu sayede her hasta kendi özellikleri ile değerlendirilip ona göre tedavi seçenekleri belirlenmiş, bu da başarı şansının artmasının yanı sıra istenmeyen yan etkileri de en aza indirmiştir.” şeklinde konuştu.

“Akıllı ilaçlar sağlıklı hücrelere zarar vermiyor”

Kaplan, kemoterapi gibi klasik kanser tedavilerinin sağlıklı hücre ile kanser hücresini birbirinden ayıramadığı için, özellikle hızlı çoğalan hücrelere de hasar verebildiğini söyledi.

Kan hücrelerinin, ağız içerisindeki mukoza hücreleri, mide-bağırsak mukoza hücreleri ve saç hücreleri gibi hızlı bölünen sağlıklı hücrelerin en çok olumsuz etkilenen hücreler olduğunu belirten Kaplan,  “Bu yan etkiler bazen çok ciddi düzeyde olabilir, hastanın yaşam kalitesini düşürebilir ve tedavi uyumunu bozabilir. Günümüzde hedefe yönelik, yani doğrudan kanserli hücreyi bulup etki eden akıllı moleküller sayesinde artık kemoterapinin oluşturduğu  yan etkiler ortadan kalkmaktadır. Bu sayede hastanın sağlıklı hücrelerine zarar vermeden yalnızca kanserli hücrenin yok edilmesi sağlanır.” dedi.

“Kanser tedavisinde akıllı ilaç kullanımı artıyor”

Kaplan konuşmasına  şöyle devam etti:

“Hemen hemen tüm kanser türlerine yönelik akıllı ilaçlar geliştirildiği gibi, meme kanserinde de birçok akıllı ilaç artarak tedaviye girmiştir. Meme kanseri için kullanıma giren ilk akıllı molekül, hücre yüzeyinde bulunan, HER2 adı verilen büyüme sinyallerini algılayan reseptöre karşı geliştirilmiştir. HER2 hastaların yaklaşık yüzde 25`inde pozitif saptandığından, bu ilaç yalnızca bu grup hastalarda kullanılır. Son yıllarda aynı reseptör üzerinden etki eden birçok farklı akıllı moleküller de geliştirilmiş ve ülkemizde kullanılmaya başlanmıştır.” 

“Akıllı ilaçlar hormon tedavisinde de kullanılabiliyor”

Kaplan son olarak, “Östrojen ve progesteron hormon reseptörleri pozitif olan meme kanseri hastalarına yönelik geliştirilen akıllı ilaçlar da kullanıma başlamıştır. Uzun yıllarıdır kullanılan hormonal tedavilere akıllı ilaçların eklenmesi sayesinde tedavi etkinliğinin büyük oranda arttığı gözlemlenmiştir. Bu akıllı ilaçlardan bazıları da ülkemizde kullanılabilmektedir. Ancak hücre büyümesi ve bölünmesinde etkili bir yol  olan, CDK ve PI3K yolaklarını bloke eden, hormonal tedavi ile birlikte kullanıldığında tedaviye önemli ölçüde katkı sağlayan yeni geliştirilmiş ilaçlar, henüz ülkemizde kullanılamamaktadır.” bilgilerini paylaştı.   (İLKHA)