"Mağduriyetlerin giderilmesi yetkililerin boynunun borcudur"
28 Şubat ve FETÖ mağduru mahkûmlar hakkında değerlendirmelerde bulunan İMKAN-DER Genel Başkan Yardımcısı Nuray Canan Bezirgan, Yusufî mahkumların mağduriyetlerinin giderilmesi yetkililerin boyunlarının borcu olduğunu söyledi.
6-8 Ekim Kobani bahaneli saldırılarda katledilen Yasin Börü ve arkadaşları şehadet yıldönümünde Diyarbakır’da düzenlenen panele katılan İMKAN-DER Genel Başkan Yardımcısı Nuray Canan Bezirgan, 28 Şubat ve FETÖ mağduru mahkumlar hakkında İLKHA’ya değerlendirmelerde bulundu.
28 Şubat ve FETÖ mağdurlarının halen cezaevinde olmasının büyük bir ayıp olduğunu ifade eden İMKAN-DER Genel Başkan Yardımcısı Bezirgan, ceza veren hâkim ile hükümlünün hücrelerinin yan yana olmasının bunlardan birinin suçsuz olduğunu gösterdiğini söyledi.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ’nün çok tehlikeli ve global güçler tarafından yönetilen bir örgüt olduğunun ortaya çıktığını dile getiren Bezirgan, “FETÖ’nün mağdur ettiği iddia edilen Ergenekon, KCK ve Balyoz davalarında yargılananlar serbest bırakılırdı. 28 Şubat kaynaklı 600 kişiden fazla Müslümanın hapsolması ve hala onlarla ilgili olumlu hiçbir adımın atılmaması bizler tarafından çok büyük bir adaletsizlik ve ayıptır. Bu mağduriyetler ivedilikle telafi edilmelidir. Bu kardeşlerimizin mahkumiyet kararını veren savcı ve hakimlerin çoğu FETÖ üyesi oldukları gerekçesi ile tutuklanmışlardır. Örgüt üyesi oldukları belli olan bu kişilerin verdikleri kararların da geçersiz sayılması ve bir an önce bu davaların tekrar görülmesi gerektiğine inanıyoruz.” Dedi.
“Bu kardeşlerimizin Ergenekonculardan farkı nedir?”
28 Şubat ve FETÖ mağdurlarının çığlıklarına ses vermek gerektiğini söyleyen Bezirgan, “Burada ailelerin mağduriyetlerini gördüm ve gerçekten çok üzüldüm. 15-16 yıldır sadece bir isnat üzerine hapishanelerde bekleyen insanlar var. Onların evlatlarını eşlerini tanıdım. Cumhurbaşkanımız ‘Adalet mülkün temelidir’ diye uluslararası bir çıkış yaptı. Eğer biz Suriye ve diğer mazlum coğrafyalar konusunda batının adil olmasını bekliyorsak öncelikle kendi içerimizde gerçekten bir mağduriyet yaşayan bu kardeşlerimizin çığlıklarına ses vermemiz gerekiyor. Ergenekon’dan kumpas ile gözaltına alınıp Silivri’de hapsedilen insanlar serbest bırakılıp tazminat ödendi. Bu kardeşlerimizin Ergenekonculardan farkı nedir?” diye sordu.
“Bu mağduriyetlerin en kısa zamanda giderilmesi bütün yetkililerin boynunun borcudur”
Mağduriyetlerin ortadan kaldırılması gerektiğine vurgu yapan Bezirgan sözlerine şöyle devam etti:
“Kendisine ceza veren hakim ile hükümlünün hücrelerinin yan yana olması bunlardan birinin suçsuz olduğunu gösterir. FETÖ’den hapsedilmiş hakim ve savcıların suçları sabittir. Demek ki bir sürü Müslüman emperyallerin Türkiye’deki maşaları olan FETÖ’nün hukuk ayağını oluşturan hakim ve savcılar tarafından mağdur edilmiş. Bu mağduriyetlerin en kısa zamanda giderilmesi bütün yetkililerin boynunun borcudur.” (M. Hüseyin Temel – İLKHA)