■ RİYAD MAKAEV / DOĞRUHABER/ANALİZ

II. Dünya Savaşından sonra kurulan NATO teşkilatı Batı`nın istediği emperyalist sistemin savaş makinası olarak kullanıldı. Zaman içerisinde dünya tek kutuplu hale getirildi. Dünyanın korkudan tir tir titrediği Sovyetler dağılınca Batı, Avrasya bölgesini de içine alan yeni bir düzen kurmaya başladı. Her şey onların istekleri üzerine cereyan ediyordu. Batı, istediği ülkede turuncu devrimler yapıyor,  kendi düşünceleriyle uyumlu olanları iktidara getiriyordu. Batı`nın ilerleyişi Rusya`ya sıçradı ve orada topallamaya başladı. Olaylar şöyle cereyan etti:

BATI : Batı Avrasya bölgesini kontrol altına alabilmek için öncelikle enerji hatlarını ve akabinde tüm ticareti kontrol etmek zorundaydı. Dolaysıyla, 11 Eylül olaylarını bahane ederek Asya`ya yerleşti. Afganistan`da kendi kontrolünde hükümet kurdu. NATO bölgeye tamamen yerleşti ve oradan tüm bölgeyi kontrol etmeye başladı. Uluslararası teröre karşı mücadele adı altında Orta Doğuya girdi. Orta Asya ülkeleri ile çok ciddi anlaşmalar ve ticaret başladı. Kırgızistan`da turuncu devrim yapıldı. Kafkaslarda ve Kuzey Kafkasya`da savaşlar başladı. Bunlar tamamen Rusya etrafında oluyordu. Rusya bundan rahatsız olmaya başladı. Ancak, Rusya`nın buna karşı koymak ve kendi çıkarlarını korumak için yeterli ekonomik gücü ve modern ordusu bulunmuyordu. Önce Batı`nın ilerleyişini siyasi platformlarda destekleyerek zaman kazanmaya çalıştı. Batı Rusya`ya her yıl yeni reformlar dayatıyor ve hâkimiyetini kurmaya çalışıyordu. Gürcistan`a yerleştiler, Ukrayna`da turuncu devrim yapıldı ve Beyaz Rusya`ya girdiler. Kazakistan, Azerbaycan ile anlaşmalar yapıldı. Rusya etrafındaki çember her gün daralıyordu. Dünya tüm bu gelişmeleri seyredip rahatsızlığını bu dev önünde dile getirmeye korkuyordu. Ağzını açan terörist damgasını yiyordu. Batı`nın şahlandığı dönem diyebiliriz.

RUSYA: Rusya bu gelişmeleri seyredip bazı reformlarla ekonomiyi düzeltti. Kuzey-Kafkasya`da devam eden savaşlarda orduyu modernize etti. Başına Putin gibi acımasız ama o kadar da kendi ülkesini kendince seven bir lider geldi. İlk başta liberal biri olarak gözüktü. Batı ile yakınlaştı. Düşüncelerini ve isteklerini kendisi gördü ve “yok” dedi. İlkin Çeçenistan`daki Batı oyunlarına son verdi. Kendi düşüncülerini destekleyecek hükümeti işbaşına getirdi. Gürcistan`daki Batı`nın oyunlarına çok sert karşılık vererek Gürcistan`dan bir parça kopardı. Ukrayna`da aynı turuncu devrim gerçekleştirerek Rus yanlısı bir lideri başına getirdi. Orta Asya ülkeleriyle yeniden ilişkiler düzeltildi ve büyük vaatler verildi. Hindistan ile stratejik anlaşmalar gerçekleştirdi. Çin ile ticaret ve askeri alanda anlaşmalar yaptı. Japonya ile adalar konusunda kapıyı açık bırakarak kendi tarafına çekti. Afganistan`da Taliban`la gizli görüştü ve destekledi. Ani manevra yaparak Batı`nın Orta Doğu`daki oyunlarını bozmak için Kırım`ı ilhak etti. Rusya, ABD ve NATO gibi bir dev ile tek başına kapışamayacağını da gayet iyi biliyor. NATO gibi Avrasya işbirliği teşkilatının temelini başlattı. Orta Asya`yı yeniden kontrol altına almak için harekete geçti. Son olarak ciddiyetini ve gücünü gösterebilmek için ayrıca Orta Doğu`da varlığını yeniden elde etmek için Suriye`ye girdi. Adeta Batı`yı şaşırttı. Batı tüm bu olaylar karşısında Rusya`ya yönelik en fazla ekonomik yaptırımlar getirebildi. Rusya ekonomik yaptırımlar karşısında durmadı. İlerlemeye devam etti. Türkiye ile uçak krizi ile ilişkileri bozulan Rusya olayları iyi ve soğukkanlılıkla değerlendirerek düşman değil dost gerekiyor anlayışıyla yeniden Türkiye ile anlaştı. Rusya artık ayakları teker teker kırılan Batı emperyalist gücünü bertaraf edip yeni bir süper güç haline gelmek istiyor. Tam 15 sene önce ABD`nin davrandığı gibi davranıyor. Obama ile başlanan ABD`nin bazı pasif davranışları ve Merkel`le başlayan AB`deki anlaşmazlıkları Rusya`yı bu düşüncelere itmiş olabilir. Rusya Batı karşısında durabilmek için yeni bir blok oluşturmanın peşinde. Her an Baltık Cumhuriyetlerine veya Orta Asya`ya bile saldırabilir. Eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetlerini tekrar bir araya getirebilir. Bugün Rusya açıkça buna kalkışırsa karşısında durabilecek olan ABD şuanda ne yapacağını şaşırmış dünya kamuoyunda Rusya`ya karşı gündem oluşturmaya çalışıyor.

Bugün Suriye`de ABD ve Rusya kapışıyor. Taraflar güç gösterisi yapmakta. Rusya ilk defa füze savunma sistemlerini de Rusya dışında, Suriye`de kurmuş oldu. Rusya ciddi olduğunu ve ABD tarafından gelecek saldırılara misliyle karşılık vereceği, büyük savaşa hazır olduğu ve bu savaşta galip geleceğine dair mesaj vermek istiyor. Suriye`de ölenler ve Suriye rejimi için uğraşmıyor. Rusya böyle bir devlet değil ve olmamıştır. Rusya`nın niyetlerini sezen ABD, Suriye`de Rusya ile yapılan anlaşmalarını feshetti. Rusya aleyhinde propaganda başlattı. Kendisi Noel Baba gibi gözüküp tüm günahı Rusya`ya yüklemek istiyor. Rusya`nın ise umurunda değil. Rusya kendisinin başında olacağı yeni bir süper güç peşinde ve tek kutuplu dünyayı ele geçirmek veya iki kutuplu hale getirmek için uğraşıyor. Dolayısıyla, Suriye`de yakın gelecekte durumun düzeleyeceğine pek inanmamak lazım. Devlerin kapışması henüz yeni başlıyor. Bakalım Allah ne