2013 yılında BDP`li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından yol çalışması kapsamında yıkılmak istenen Merkez Bağlar ilçesindeki Demet Evler Camii, cemaatin tepkisi nedeniyle yıkılamamıştı. Aradan geçen yaklaşık 3 yılın ardından yeniden çalışmalara başlandığı görülürken belediye ise yaptığı açıklamada cami yıkımı gibi bir çalışmalarının olmadığını belirtti.

Demetevler`de bulunan ve yaklaşık 15 yıldır faaliyette olan cami, yol güzergâhında olduğu gerekçesiyle yıkılmak istendiği iddia edilirken, çalışmalar kapsamında caminin dış duvarının orta yerinden sprey boyayla ikiye bölünmesi “DBP`li belediye Camiler Haftası`nda cami mi yıkacak?” dedirtti.

Daha önce de semt sakinlerinin imza toplayarak konuyla ilgili belediye yetkilileri ile görüştükleri ve belediyenin yaklaşık 2 kilometre ilerde olan "Halidiye Camii`ne gidip namazlarınızı orada kılın" şeklinde cevap verdiği basına yansımıştı.

“Camiyi yıkmaya çalışandan daha zalim kim olabilir”

Konuyla ilgili Demetevler Cami İmamı, Cuma hutbesinde sorunu dile getirirken, cami cemaatinin yıkım kararına büyük tepki gösterdiği ve yıkıma müsaade etmeyeceği belirtildi. Hutbede, “Allah'ın mescitlerinde O'nun adının anılmasını engelleyen ve oraları yıkmaya çalışanlardan daha zalim kim olabilir? Oysa oralara ancak korkulu bir saygı içinde girmeleri yakışık alır. Bunları, dünyada zillet, ahirette de büyük bir azap beklemektedir.” ayeti okunarak cemaate konun önemi hakkında bilgilendirme yapıldı.

“Sessiz sedasız yıkmaya geliyorlar”

2013`te de BDP`li belediyenin aldığı karara tepki gösteren camii cemaati, "Kiliselere yardım eden BDP'li belediye neden camileri yıkmak istiyor?" diye sorarak tepkisini dile getirmişti.

Cami imamı ise konuyla ilgili şunları ifade etti: “Daha önce de böyle bir girişimde bulunmuştular. Engel olduk ancak bu sefer sessiz sedasız yıkmaya geliyorlar. Konuyu müftülüğe ilettim, dilekçe yazdım. Konuyu cami cemaati ile de görüştüm. Cemaat de böyle bir yıkıma razı olmadıklarını söyledi.”

Bağcılar bölgesi imar yolları düzenleme yapımı işinin Demetevler Camii`ne dayandığı noktada Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı`nca Temmuz ayının 14`ünde Açık İhale Usülü ile özel şirkete devrettiği öğrenildi.

“Umarım bu camiyi yıkmak bize kısmet olmaz”

Yol yapım çalışmaları yetkililerinin cami imamı ile aralarında geçen diyalogda, yetkilinin şu ifadeleri dikkat çekti: “Daha önce de benzeri bir sorunla karşılaştık. Caminin yıkılıp yıkılmaması konusunda tartıştık. Yıkılmasına karar verildi. Cami yüzünden kaza olursa insanlar ölecek. Yolun caminin yanından kaydırılması konusu belediyenin işidir. İmarı yapanlar bu camiyi görmüşler, kaldırabilirdi. Umarım bu camiyi yıkmak bize kısmet olmaz. Caminin olduğu bölümde 3 metre kaldırım yapılacak. Hemen karşısı kavşak olacak. Yol 12 metrelik olacak.”

Olaya sert tepki gösteren cami cemaatinden Hüsnü Güneş, “Cami, Müslümanların Allah`a ibadet ettiği yerdir. Onu yıkandan daha zalim kim olabilir? Orası bir bar olsa, belediye yıkmazdı. Ancak ibadet yeri olunca, yıkma kararı alıyorlar. Bunları yapanlar zalimdir. Biz izin vermeyeceğiz. Müslümanlar camilerine sahip çıksınlar.” dedi.

Turan S, ise "Caminin yıkılmasına karşıyız. Hangi dinden olursa olsun, mabetler fitneye neden olmuyorsa yıkılmamalı. Buna kalkışanların daha önce de İslam'a hiç saygısı olmadığına şahit olmuştuk." diye konuştu.

“Camii yıkımı gibi bir çalışmamız yok”

Kameralara yansıyan yol çalışmasının, caminin bulunduğu noktaya kadar gelmesi ve cami dış duvarının ortadan ikiye bölünecek şekilde boyanarak işaretlenmesi, cami cemaatinin ‘yıkım olacak` kaygılarını gidermezken, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi de konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı:

“Büyükşehir Belediyesi`nin ‘Bağcılar Bölgesi İmar Yolları Düzenleme Yapım İşi” diye bir çalışması yoktur. Bahse konu olan merkez ilçede Ulaşım Mastır Planı ve İmar Planı`na göre imar yollarının projelendirilmesine yönelik arazi koordinatını belirlemek amacıyla bir saha çalışması yürütülmektedir. Ve sadece yol güzergâhlarının belirlenmesi ve tespiti amacıyla yapılmaktadır. Camii yıkımı gibi bir çalışmamızın olmadığını net bir dille ifade eder, kamuoyunun bilgisine sunarız.” (M. Sıddık Bilge/ Emrah Deniz – İLKHA)