`Hizbullah Cemaati Şeffaflaşıyor`
Hizbullah Cemaati`nin kamuoyu ile paylaştığı 37 maddelik manifestoyu olumlu buldukları açıklayan bölgedeki STK`lar, Hizbullah Cemaatinin şeffaflaşmaya doğru gittiğine dikkat çekerek önemli açıklamalarda bulundular.
Mustazaf Der Genel Başkanı Av Hüseyin Yılmaz, Hizbullah Cemaatinin manifestosunu toplumsal barışa hizmet ve farklıları gidermeye yönelik, çatışmaları giderici olarak gördüklerini ifade etti. Yılmaz, "Manifestonun içeriğine bakıldığında çatışmalı ortamın tasvip edilmediği, her türlü ihtilafların karşısında olduğu görülüyor. Toplumun her kesimiyle bir arada yaşamayı, fikirsel mücadele verilmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Devlet ile halk arasındaki temel sıkıntılara parmak basılmış. Cumhuriyetin kuruluşundan buyana halkına rağmen tek tipleştirici ve ideolojik dayatmacı yapısının yanlışını ortaya koyuyor. Manifestoda devletin çözmesi gereken sorunlar dile getirilerek, devletin yıllardır uyguladığı ret ve inkâr politikasının terk edilmesi isteniyor. Kendi halkının dini ve dili ile barışık olması isteniyor" diye konuştu.
Kürt Meselesine geniş yer ayrılan manifestoda, "Bağımsızlıktan üniter yapıya kadar hepsi tartışmaya açıktır" denildiğini hatırlatan Yılmaz sözlerine şöyle devam etti; "Burada tartışmak demek bunların hepsine kafa yormak demektir. Toplumun bir arada yaşayabilmesi için devletin toplum ile barışık olması lazım. Bütün bunların legal alanda kendilerini ifade edebilmesi için sıkıntı yaratılmaması gerekiyor. Hukuki bağlamda sıkıntı çıkartılırsa ister istemez legal alana kayacaklardır. Eşit ve adil bir vatandaşlık olmadığı zaman birinin diğerine tabi olması demektir. Özelikle Kürt sorununda bazı Türkler `biz Kürtlerle et ve tırnak gibiyiz` diyorlar. Bu kardeşliğe uymuyor. Çünkü İslami bakış açısına göre; Müslümanlar bir vücudun azaları gibidir. Hangi kavme, hangi millete tabi olursa olsun fark etmiyor. Devlet vatandaşlık tanımı yaparken de bunu göz önünde bulundurması lazım. Çünkü Kürtleri, Türkleri Arapları ve diğerlerini bir arada tutan maya İslam`dır."
Devletin din ile barışması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, İslami çözümün birinin diğerine tabi olması olmadığını söyledi. Yılmaz, "Müslüman bir Türk hangi haklara sahip ise Müslüman bir Kürt ve diğerlerinin de aynı haklara sahip olması gerekir. Eğer devlet İslam ile barışırsa o zaman zaten bir sıkıntı yoktur. Bana göre Hizbullah manifestosunun ortaya çıkmasının nedeni artık devletin İslam ile barışması ve İslami değerleri saygı göstermesidir" diye konuştu.
"Sizce Hizbullah yıllar sonra niye bir manifesto yayınladı?" şeklinde soruya cevap veren Yılmaz, şunları söyledi; "Bence Hizbullah artık yeni bir dönem başlatmak istiyor. Dışarıya açık olmayan bir yapısı olduğu için birçok spekülatif yorumlar yapıldı, herkes farklı yerlere çekmeye çalıştı. Kendi dil ile kendini tanıtmaya başladı ve Hizbullah şeffaflığa doğru gidiyor. Basında duyduğumuz kadarıyla cemaat liderliğine Edip Gümüş getirilmiş. Ve son zamanlarda basına birçok açıklamaları düştü. Çatışmadan değil, toplumsal barıştan yana olduklarını açıkça ifade edebiliyorlar. Bu şeffaflığın arkası da gelebilir, bu manifesto da bunun ilk alameti olarak gözüküyor."
Hizbullah Cemaati`nin manifestosunu olumlu bulduklarını ifade eden Eğitim Bir Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş de şunları söyledi; "Yıllardır bölgemizde hizmet eden cemaatlerin amacı insanların huzurlu bir şekilde yaşamalarını sağlamaktır. Hizbullah Cemaatinin yayınladığı manifestoda Kürt Meselesine, diğer cemaat ve gruplara, sanata, dillere, kadına, meselelere bakış açısını açıkça ifade etmiştir. Cemaat, bu manifestoyla birçok konuya açıklık getirmiştir, bu da güzel ve olumlu bir adımdır."