`Yüzyılın pedagojik yanlışı olan karma eğitime son verilmeli`
Yeni eğitim-öğretim dönemine ilişkin açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, yüzyılın pedagojik yanlışı olan karma eğitim sistemine son verilmesi gerektiğini belirtti.
2016-2017 eğitim-öğretim dönemine ilişkin açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, yüzyılın pedagojik yanlışı olan karma eğitim sistemine son verilmesi gerektiğini belirtti.
Yeni eğitim-öğretim yılı Bursa yerelinde 577 bin öğrenci 30 bin öğretmen Türkiye genelinde ise yaklaşık 18 milyonu aşkın öğrencinin ve 950 bin öğretmenin sınıflarla buluşmasıyla başladı. Eğitim-öğretim yılı tüm öğrenciler için yeni bir heyecan olurken, veliler için beklenti ve kaygı eğitim çalışanları içinse bazı sıkıntı ve belirsizliklerle başladı.
Yeni eğitim-öğretim yılını İLKHA'ya değerlendiren Memur Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, Karma eğitimden, atama bekleyen öğretmenlere, öğretmen açığından, görevden ihraç edilen öğretmenlere kadar birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili sıkıntıların olduğunu belirten Şeker, “19. Milli Eğitim Şurası`nda alınan kararlar gereği karma eğitime son verilmesi gerekiyordu.”dedi.
“Yüzyılın pedagojik yanlışı olarak nitelendirilen karma eğitim mecburiyetine son verilmeli”
Karma eğitimin yüzyılın pedagojik yanlışı olduğunu söyleyen Şeker, “Çünkü bu milletin değerleriyle yoğrulmuş, eğitim müfredatlarını önceleyen, bu müfredatların terörist değil vatana millete saygılı olmayı önceleyen müfredatlarla olacağına inanıyoruz. Bununla ilgili olarak karma eğitime son verilmesi gerektiğini 19. Milli Eğitim Şurası`nda da söyledik. Tüm gelişmiş ülkelerde sorgulanan ve bilimsel araştırma sonuçlarıyla ile de yüzyılın pedagojik yanlışı olarak nitelendirilen karma eğitim mecburiyetine artık son verilmeli.” diye konuştu.
“Türkiye`den başka dünyanın hiçbir yerinde karma eğitim zorunluluğu yok”
Dünyanın hiçbir yerinde böyle karma bir eğitim zorunluluğunun olmadığını söyleyen Şeker, bu sistemin sadece Türkiye`de olduğunu bunu ebeveynin tercihine bırakılması gerektiğinin altını çizdi.
Bursa Erkek Lisesi`nde kızların, Bursa Kız Lisesi`nde ise erkeklerin eğitim gördüğüne dikkat çeken Şeker, “Okulun adı Bursa Kız Lisesi ama çocuk karma eğitime zorlanmış ve çocuklarımızın erkek ve kız olarak karıştırılması bir politika olarak aslında ideoloji olarak ortaya konmuş. Hâlbuki eğitime ideolojik bakmamak gerekiyor. Tamamen velilerin ve çocukların tercihine bırakılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Açığa almalarda masumlar zarar görmesin”
Açığa alma ve ihraç süreçlerinde adil davranılması gerektiğini ifade eden Şeker, “Masumların zarar görmemesinin mücadelenin en hassas tarafı olduğu unutulmamalıdır. Darbe girişimi sonrası alınan olağanüstü hâl kararı ve başlatılan soruşturmalar çerçevesinde uygulamaya konulan ‘açığa alınma/görevden uzaklaştırma` tedbiri, suçluların ortaya çıkartılması, şüpheli ile masum arasında ayrım yapılabilmesi, ceza soruşturması ve idari incelemelerin sağlıklı yürütülebilmesi açısından yerinde ve gerekli bir işlemdir. Ancak kamu görevinden çıkarma gibi ağır hukuki sonucu olan bir işlemden evvel en azından bu kişilere masumiyetini ispatlama imkânı tanıyacak bir yolun tanınması gereklidir. Kamu görevinden çıkarılanlar arasında tek bir masumun dahi bulunmaması gerektiği hususu, en az FETÖ/PKK mensuplarının ve destekçilerinin kamudan ihracı kadar önemli bir konudur” diye konuştu.
“Bursa`da bin 117 öğretmen görevden ihraç edildi”
Bursa`da açığa alınmalardan ötürü okullarda geçtiğimiz yıla göre herhangi bir öğretmen eksikliğinin yaşanmadığını söyleyen Şeker, “Bursa`da bazı karşı sendikaların muhalif olmak adına yaptığı açıklamalara aldırış edilmemelidir. Onların her zaman olduğu gibi bardağa dolu tarafından değil; boş tarafından bakmaktadır. Zannedildiği gibi Bursa`da olağanüstü halden dolayı öğretmen eksikliği yaşanmamaktadır. Kentimizde bin 117 öğretmen görevden ihraç edilmiştir. Bu ihraçlar öğretmen açısından eğitim-öğretimi aksatmayacak şekilde norm fazlası öğretmenler tarafından ve iller arası özür grubuna bağlı yapılan atamalarla doldurulmuştur. Bu bağlamda kentimizde geçtiğimiz yıla göre herhangi bir öğretmen eksikliği yaşanmamaktadır” şeklinde konuştu.
“100 bin öğretmen açığının olduğu ancak 300 binin üzerinde de atama bekleyen öğretmenin olduğu bir ülkedeyiz”
Sendika olarak ülkede ‘atama bekleyen öğretmen` sözünü tarih olduğunu görmek istediklerini söyleyen Şeker, “Bir ülkede eğitim fakültelerinden mezun olup, atama bekleyen 300 binin üzerinde öğretmen adayı ve o ülkenin eğitim kurumlarında 100 binden fazla öğretmen ihtiyacı varsa, bu, bir çarpıklığın olduğunu göstermektedir. Söz konusu çarpıklık düzeltilmediği sürece sıkıntılar devam edecektir” dedi. (Zeki Aras – İLKHA)