Havva Nine torunları İçin 40 derece sıcaklıkta çalışıyor
Gaziantep'te 90 yaşındaki Havva Nine, ilerlemiş yaşına rağmen 4 torununa bakabilmek için fıstık tarlasında çalışıyor.
Torunlarına bakabilmek için 40 derece sıcağın altında fıstık tarlasında çalışan 90 yaşındaki Havva Yeşil, ilerlemiş yaşına bakmaksızın torunlarına adeta ‘annelik’ yapıyor.
10 yıl önce gelinini doğum sonrası kaybeden Havva Yeşil Nine, en büyüğü 15 yaşında olan 4 torununa bakabilmek için çalışmak zorunda olduğunu ve torunlarına annelerinin yokluğunu hissettirmemek için acılarını ve üzüntülerini içine gömerek onlar için ayakta kalmaya çalıştığını söyledi.
Torunlarına bakabilmek için 40 derece sıcaklık altında toplanan fıstıkları yere serdiği bir bezin üstünde yapraklarını ayıklayan Havva Nine, ilerlemiş yaşına bakmaksızın çalışırken, en büyüğü 15 yaşında olan 4 torununa bakabilmek için hayatın zorluklarına katlanıyor.
Gaziantep’in Nizip ilçesinde oturduğunu söyleyen Havva Nine, “4 torunum var. Gelinim 10 yıl önce vefat etti. Oğlumda bir mesleği olmadığı için hamallık yapıyor. Torunlarıma bakmak ve onların geçimlerini sağlamak için ne iş olsa yapıyorum. Ne yapayım, kimim kimsem yok. Bize yardım eden de yok. Onun için bu sıcağın altında burada fıstık topluyorum.” dedi.
Yaz aylarında fıstık tarlalarında, kış aylarında ise zeytin tarlalarında ve diğer farklı tarım işlerinde çalıştığını belirten Havva Nine, “Ben buraya fıstık kırmaya geldim. Her sene hasat döneminde fıstık kırmaya geliyoruz. 4 tane öksüzüm var. Ben onlara balkıyorum. Onlara bakmak için yazın fıstık kırmaya kışında diğer işlerde çalışıyorum.” ifadelerini kullandı.
Torunlarına bakabilmek için çalışmak zorunda olduğunu belirten Havva Nine, sözlerine şöyle devam etti: “Bu sıcakta elbette çalışmak zor. Ama torunlarım için mecburum. Torunlarıma bakmak için çalışmak zorundayım. Gücüm yetse de yetmese de mecburum. Tek başımayım. Gelinim vefat edince torunlarıma bakmak bana kaldı. 10 senedir onlara ben bakıyorum.”
Havva Nine, her ne kadar üzerinde ağır bir yük olsa da fıstık tarlalarında çalışan diğer işçiler tarafından çok sevildiğini, gün içerisinde zaman zaman onlara Kürtçe kılamlar (türkü) söyleyerek iş stresini bu şekilde atmaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)