Feyzullah Zerey

ALLAME MUHAMMED HÜSEYİN FADLULLAH

İslam âleminde sevilen ve takdir edilen Fadlullah, mezhepler arası yakınlaşmaya destek vererek Sünni ve Şii Müslümanlar tarafından kabul gören büyük bir otorite idi. Konuştuğu zaman tüm dünyada sözleri dikkate alınan Fadlullah, işgalci düşmana karşı direnişi savunarak ABD ve israil’in politikalarına karşı mücadele etti. Filistin davasında yer aldı ve var gücüyle destekledi.

İLİM VE MÜCADELEYLE GEÇEN HAYATI

Seyyid Hüseyin Fadlullah. 1935’te Necef’te doğdu. Dokuz yaşından itibaren ilim ile meşgul oldu. Üstün başarısı ve ahlakıyla hocalarının dikkatini çekti. Çok iyi yetişti. Zamanındaki öğrenciler arasında bir numuneydi. Edebiyata merakı olan Fadlullah daha on yaşlarında iken arkadaşlarıyla beraber “Edebiyat” isimli bir dergi çıkardı.  İlmini ikmal edip Necef’ten çıktığı zaman dönemin büyük hocalarından Seyyid Muhammed Bakır, “Necef’ten çıkan herkes bu şehri kaybeder ama Necef,  Fadlullah’ı kaybetti” demiştir.

ABD VE İSRAİL MALLARI BOYKOT EDİLMELİ

Seyyid Fadlullah Lübnan direnişinin manevi lideri ve dini mercii olarak hutbelerinde ve demeçlerinde Israil ve ABD’yi yermiş, mallarına boykot uygulanmasını istemiş ve onlarla mücadeleyi teşvik etmiştir. Seyyid Fadlullah yaptığı boykot çağrısı ile de tanındı. Ona göre bütün Amerikan ve Israil malları Amerikan ve Israil çıkarları karşısında caydırıcı bir güç olabilecek şekilde boykot edilmeliydi.

Ayrıca Lübnan’da Müslümanlar ve Hristiyanlar arasında da iyi bir diyalog ve karşılıklı saygının tesis edilmesinde büyük etkiye sahipti.

ÇOK FARKLI HİZMETLER YAPTI

Fadlullah salt bir alandaki çalışmayla yetinmedi. Yetiştirdiği yüzlerce âlimle bir medrese hocası, kurduğu yetimhanelerle bir şefkatli baba, fakir ve mağdurlar için yardım toplayan ve dağıtan bir hayırsever, yeni neslin İslami eğitim görmesi ve yetişmesi için okullar açan bir öğretmen, fikir ve düşünceleriyle tüm İslam âlemini etkileyen bir aydın ve entelektüel, siyonizm ve işgale karşı silahlı direnişi savunarak direnişin ‘ruhani lideri ‘ sıfatını hak eden bir liderdi.

DÜNYAYA İLİM VE İRFAN YAYDI

Lübnan’da ‘İslam Enstitüsü’nü kurdu. Çok sayıda âlim yetiştiren enstitüde eğitim halen devam etmektedir. Beyrut ve Şam’da verdiği fıkıh ve usul dersleri 20 yıldan fazla sürdü. İlmi faaliyetleri Arap dünyası ile sınırlı kalmadı; çeşitli İslam ülkeleri ile ABD, Fransa, İngiltere gibi batı ülkelerinde çok sayıda akademik konferanslarda konuştu.

YETİMLERE SAHİP ÇIKTI

Lübnan savaşında yetim kalan çocuklar için Meberrat Hayır Müessesi’ni kurdu. Lübnan’ın çeşitli yerlerinde şubelerini açtı. Meberrat, yetimleri ilim, terbiye ve kültürün ışığında hayata hazırlayan bir okul haline geldi. Yetimlere fiziki, sosyal ve psikolojik korumanın yanı sıra, uzman bir kadronun denetiminde bireysel yeteneklerini geliştirme ve kendilerini yetiştirme imkânları sağlıyor. Mabarrat’ın şu an 9 yetimhanesi, 2 tıp merkezi, içlerinde bir tanesi mesleki olmak üzere 10 okulu, 8 İslami Merkezi ve birkaç tane medya ve bilgi merkezi var.

İSLAM KÜLTÜR MERKEZİ’Nİ KURDU

Kurduğu İslam Kültür Merkezi’nde düşünce ve kültür toplantıları, fıkıh, ahlak ve akide seminerleri, Kur’an eğitimi, yaz okulları, haftalık tefsir dersleri verilmeye devam ediliyor. Aynı merkezde kurduğu kütüphaneden bütün halk istifade ediyor. Merkez, sosyal rehberlik hizmetleri yapıyor.

HALKIN SORUNLARINI ÇÖZEN HUKUK BÜROLARI KURDU

Başta eşler arası anlaşmazlıklar olmak üzere her çeşit anlaşmazlıklarda tarafların başvurabileceği hukuk büroları kurdu. Bürolarda çalışan fetva heyeti gelen sorunları  İslam hukuku nazarıyla çözüme kavuşturuyor. Bu çözümleri bizzat Fadlullah denetliyordu.

İŞGAL VE ZORBALIK KARŞISINDAKİ TUTUMU

Seyyid Fadlullah, zorbalıkla tahakküme, pervasızlığa ve kibre karşı bir kişilik olarak özgürlük için uluslararası kurtuluş hareketlerini destekledi, çabalarını ve rehberliğini uluslar arası İslami Hareketleri desteklemeye adadı.

Bu bağlamda, ilk adım olarak Şiiler arsında İslami bir hareketin tesisi için Irak’ta Şehid Muhammed Bakır es Sadr ile beraber İslami Hareketin kuruluşunda rol aldı.

Sonra, 1970’lerin sonlarında, İran İslam Cumhuriyetini desteklediğini, Lübnan’da İslami Hareketin başarısı için elinden gelen her çabayı sarf edeceğini, konuşmayla, yazmayla, her ne vesileyle ve fırsatla olursa olsun destekleyeceğini deklare etti.

Seyyid Fadlullah vaazlarında, israil’in varlığını kabul etmemekle beraber, Filistin ve Lübnan’da Israil’in işgallerini nihayete erdirmek için kat’i bir şekilde silahlı direnişin gerekliliğini dile getirdi. Kitle iletişim araçları onu direnişin ruhani lideri olarak tanımladılar. Bu yüzden yerel ve uluslararası istihbarat servislerinin birkaç suikast teşebbüsüne maruz kaldı.

VEFATI

Son iki haftadır Beyrut’taki bir hastanede yatan 75 yaşındaki Ayetullah Fadlullah, geçtiğimiz 4 Temmuz Pazar günü vefat etti. Benham Hastanesi’nde yetkili doktor, Fadullah’ın hayatını kaybetmeden bir isteğinin olup olmadığını soran hemşireye ‘siyonistlerin varlığının ortadan kalkmasını istiyorum’ demiştir" dedi.

SON HUTBESİNDE YİNE MÜSLÜMANLARIN BİRLİĞİNİ VE FİLİSTİN MÜCADELESİNİ SAVUNDU

…Öncelikle, Kudüs’te yaşananlar konusunda sorumluluk üstlenilmeli. Yüksek dini merciler, özellikle de Sünni ve Şii merciler, Kudüs’ün önümüzdeki günlerdeki medyada ve siyasi hareketlenmelerde öne çıkarılması için somut girişimlerde bulunmalı ve bitirici adımlar atmalı. İkincisi, bazı medya organları kanalıyla oynanan mezhepçi fitne oyununa girmek kesin bir dille yasaklanmalı, haram kılınmalı. Üçüncüsü, Arap ve Müslüman halkları, düşmanın saldırgan hareketlerine hiçbir alan açmamaları ve düşmanla doğallaşma haliyle mücadeleyi sürdürmeleri için hızlı ve üzerinde iyi çalışılmış somut adımlarla Arap ve İslam ülkelerine baskı yapmaya çağırıyoruz. Dördüncüsü, Filistin içindeki veya dışındaki Filistinliler üzerindeki baskıların artırılmasına karşı çıkılması gerekiyor. Bu vesileyle Lübnan yönetimine, ülkedeki Filistinlilerin sivil haklarını korumaya alınması meselesine hız vermesi çağrısı yapıyoruz.

BÜTÜN İMKÂNLARIMIZLA FİLİSTİN HALKINA YARDIM YAPMALIYIZ

Bizler Arap ve Müslüman halkları, düşmana yeni bir gerçekliği dayatmak için, Gazze yönündeki hareketlerini tamamlamaya, her türlü maddi ve siyasi araçları ve sunulan bütün imkânları kullanarak Filistin halkına yardım etmeye çağırıyoruz…