• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Fadlallah vefatının 6'ncı yılında yâd ediliyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İslam dünyasının önemli alimlerinden olan ve hayatı boyunca Müslümanlar arası birleştirici bir misyon ifa eden Ayetullah el-Uzma Seyyid Muhammad Huseyin Fadlallah, vefatının 6’ncı yılında yâd ediliyor.

İslam âlimi olmasının yanında akademisyen, aktivist ve hareket adamı olan Fadlallah, ilmi çalışmalarını ara vermeden sürdürürken ABD ve İsrail'e karşı hem mücadele etmiş hem de mücadele eden İslami hareketlere destek vermiştir.

Karadavi: Benimle Şeyh Fadlallah arasında ancak sevgi vardır

İslam dünyasında zaman zaman yaşanan Şii-Sunni ihtilaflarında hep birleştirici rol oynayan Fadlallah, bu tavrı dolayısıyla Sunni âlimler tarafından da kabul görmüştür. Bu birleştirici tavrından dolayıdır ki, kendisinin adının karıştığı bir tartışmada cevap hakkını kullanan Sunni ulemanın önde gelen kişiliklerinden Yusuf Karadavi, "Benimle Şeyh Fadlallah arasında ancak sevgi vardır" demiştir. 

Aslen Lübnanlı olan Fadlallah, 16 Kasım 1935’te Irak’ın Necef kentinde dünyaya geldi. İlk eğitimini Necef’teki ilmiye havzasında müderrislik yapan babası Seyyid Aldülrauf Fadlullah’tan alan Fadlallah, daha sonra Mirza Fatih Eş-Şehid, Seyyid Ebul Hasan İsfahani, Seyyid AbulKasım Hoi, Seyyid Muhsin El-Hekim ve Abdulhadi El-Şirazi gibi dönemin tanınan âlimlerinden ders almıştır.

11 yaşında dergi çıkardı

Keskin zekâsı ve azmiyle daha küçük yaşlarda ilmi seviyesini ispat eden Fadlallah, henüz 10-11 yaşlarında iken arkadaşları ile birlikte Edeb Dergisi’ni çıkardı. Necef kentinde uzun yıllar çıkan Edeb dergisinin editörlüğünü yapan Fadlallah, ilmin yanı sıra dünya gündeminden de hiç kopmadı.

Irak'tayken İslami Hareket’te aktif olarak görev almıştı

Bir yandan ilmi çalışmalarda bulunan Fadlallah diğer yandan farklı ülke mecmualarından dünya gündemini takip etti. Daha çok Lübnan'daki İslami hareketlerle tanınan Fadlallah oysaki daha Irak'tayken Seyyid Muhammed Bakır Es-Sadr’ın (Muhammed Bakır Es-Sadr bu çalışmalarından dolayı 1980'de dönemin Irak diktatörü Saddam tarafından idam edildi)  kurduğu İslami Hareket’te aktif olarak görev almıştı.

1952 yılında Necef'teki çalışmalarının ardından asıl vatanı olan Lübnan'a döndü

Necef'teki çalışmalarının ardından 1952 yılında asıl vatanı olan Lübnan'a dönen Fadlallah, burada birçok çalışmanın içinde bulundu. Lübnan’da da ilmi çalışmalarını sürdüren Fadlallah, çok sayıda medrese kurdu. Kurduğu merkezler arasında önemli bir yeri olan “İslami Şeriat Enstitüsü"nde Şehit Ragıb Harb gibi ünlü âlimler yetiştirdi. Âlim kişiliğinin yanında aktivist yönü de olan Fadlallah, birçok vakıf, dernek, cemiyet ve kültür merkezinin kurulmasında öncülük etti.

Ayrıca dönemin Şii dünyasının önde gelen taklit mercilerinden Ayetullah Hoyi, Lübnan’ın en-Neb’a bölgesinde kurdurduğu İslami ilimler merkezinin yönetimini başarılı çalışmalarından dolayı Fadlullah’a bıraktı. Fadlallah, Lübnan'daki çalışmalarının yanı sıra Şam’da bulunan el-Murtaza Dini İlimler havzasında da yöneticilik yaptı.

İslami Direniş Hareketi ve Fadlallah

Lübnan'a döndükten sonra İsrail’e ve Amerika’nın bölge politikalarına karşı aktif bir çalışma içerisine de giren Fadlallah, verdiği vaazlar başta olmak üzere bu yöndeki çalışmalarıyla dikkat çekti. Yaptığı çalışmalarla Lübnan'da İslami direniş hareketinin oluşmasında etkili olan Fadlallah, başta Hizbullah olmak üzere İslam düşmanlarıyla mücadele içinde olan İslami hareketlere destek verdi. 

İsrail işgali ve ABD politikalarına karşı sert tutumu ve Hizbullah'a verdiği destek nedeniyle Hizbullah’ın ruhani lideri olarak kabul edilen Fadlallah, buna karşın yaptığı açıklamalarda hiçbir hareketle organik bağlantısı olmadığını söylüyordu.

Birçok defa CIA ve MOSSAD’ın hedefi oldu

İsrail’in Lübnan topraklarını, Batı Şeria ve Gazze Şeridi işgaline karşı halkı silahlı direnişe çağıran Fadlallah birçok defa İslam düşmanlarının hedefi oldu. Bu saldırılardan en büyüğü 8 Mart 1985 yılında CIA tarafından düzenlendi. Fadlallah'ın Cuma namazını kıldırmak için camiye gittiği sırada 200 kilo patlayıcı yüklü olan araçla düzenlenen saldırıda 80 kişi şehid öldü, 256 kişi yaralandı. Bir kadının soru sorması nedeniyle patlama yerinin uzağında kalan Fadlallah, bu saldırıda yara almadan kurtuldu. Saldırıdan ABD ve İsrail'in sorumlu olduğunu açıklayan Fadlallah, Lübnan ve Filistin'in işgalden kurtulması için mücadelesini arttırarak devam ettirdi.

İsrail'in 2006 Temmuz’unda Lübnan'a yönelik saldırılarında ilk bombalanan yerlerden biri de Fadlallah'ın Beyrut'un güneyindeki evi oldu. Fadlallah bu saldırıdan da yara almadan kurtuldu.

Okullar, yurtlar ve yetimhaneler inşa ettirdi

Lübnan'da sosyal alanda da çalışmalarını sürdüren Fadlullah bir din adamından beklenen önderlik sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirdi. Okullar, yurtlar ve yetimhaneler inşa ettiren ve buralarda yetişen kişilerle birebir ilgilenen Fadlallah, 4 Temmuz 2010 günü Beyrut'ta tedavi gördüğü Benham Hastanesinde 75 yaşındayken vefat etti.

Günümüz İslami düşüncenin ve hareketin önemli isimlerinden olan Fadlallah, geride Türkçeye de tercüme edilen yaklaşık 40 eserin yanı sıra Lübnan’da aktif halde bulunan 9 büyük yetimhane, 2 sağlık merkezi, 9 okul, 1 meslek okulu, 8 İslam merkezi bıraktı.

Arap şiirinin “divan sahibi” önemli şairlerindendi

Âlim ve mücahid kimliğinin yanında edebi kişiliği de olan Fadlallah, şiirle de hem hâl olmuş, Arap şiirinin “divan sahibi” önemli şairlerindendi. Fadlallah, divanından önce şiirlerini “Zilâlu’l-İslam” (İslâm’ın Gölgesi) ve “Kasaid li’lİslam ve’l-Hayat” (İslam ve Hayat Konusunda Kasideler) isimli kitaplarında toplamıştı.

Daha çok İslam düşmanlarına karşı mücadelesi ve İslami direniş hareketlerine verdiği destekle tanınan Fadlallah, birçok güncel soruna ilişkin fetvalar vererek çözüm yolları gösterdi. Klonlama, estetik ve beyin ölümü gibi tartışmalı olan konularda fetvalar verdi.

Siviller öldürülemez

Irak'ın işgalinden sonra yaşanan iç çatışmaları değerlendirdiği bir röportajında sivillere yönelik saldırılara tepki gösteren Fadlallah, "Nedeni ne olursa olsun sivil insanlar öldürülemez. Savaşa karışmayan bir insan hiçbir koşul altında öldürülemez. Biz hangi dinden olursa olsun; Hristiyan, Yahudi, sivil insanların öldürülmelerini onaylamıyoruz. Çünkü İslam hukuku sivil insanların güvenliğini garanti altına almamızı söyler. Bize göre barışçıl insanın canına saygı duymak gerekir. Yani özetle; Nefis müdafaası dışında insanı öldürmek caiz değildir. Kur'an, sadece 'Size savaş ilan edenlere karşı savaşın' der." demişti.

Kadın erkek eşittir

Kadınla erkek arasında, sosyal statü bakımından hiçbir fark yoktur ve her kadın, erkeğin sahip olduğu bütün haklara aynen sahiptir diyen Fadlallah, kadının yüzü ve elleri açıkta kalacak şekilde örtünmesi farzdır ve Kur’an’da bu emir, cinselliğin bir vasıta olarak kullanılmasının önüne geçmek için konduğunu söylemiştir.

Kürtaj meselesi

Kürtaj meselesi hakkında da görüşlerini açıklayan Fadlallah, şunları söylemişti: “Ceninin annenin sağlığını tehlikeye atması hâlinde kürtaj serbesttir. Ayrıca kadının tecavüz yahut gizli bir evlilik neticesinde veya anne olmasıyla sosyal hayatta herhangi bir sebepten dolayı aşağılanması ihtimalinin bulunduğu durumlarda kürtaj yaptırması caizdir. Kürtajda erkeğin söz hakkı yoktur ve ortada kadının hayatı sözkonusu olduğu için, kararı sadece kadın verir. Ancak kürtajın çocuk istememek gibi bir sebeple yapılması haramdır.”

Ayetullah el-Uzma Seyyid Muhammad Huseyin Fadlallah’ın diğer bası konularda verdiği fetvalar ise şöye:

Organ nakli

Organı alınacak olan kişinin hayatî bir tehlikeye girmesinin söz konusu olmaması halinde, organ nakli caizdir. Yaşayabilmek için böbrek bekleyen on binlerce kişinin var olduğu bir dün ya da sağlam bir insanın bir başkasını yaşatmak maksadıyla böbreğini bağışlamasında dinî bakımdan hiç bir mahzur yoktur. Organ satışı ise hiçbir şekilde caiz değildir, ancak “hediye” olarak bir ödeme yapılabilir.

Klonlama İslam’a aykırı değildir

Hücrelerden 46 kromozom alıyor, yumurtalıktaki kromozomların yerine bunları koyuyorlar ve klonlamada insan yahut hayvan böyle dünyaya geliyor. Burada “insan veya hayvan 46 kromozomdan meydana gelir” diyen ilâhî kurala müdahalede bulunulmuyor ve klonlamayı yapanlar, kendilerini yaratıcının yerine koymuyorlar. Klonlama, dolayısı ile tek yaratıcının Allah olduğu inancına da ters düşmüyor, zira “yaratma” kavramı, kuralları yaratma ile ilgilidir ve biçimle alâkası yoktur. Biz, suni döllenmeyi nasıl caiz görüyorsak klonlamayı da öyle caiz görüyoruz. Faydası varsa caizdir ama zararları daha fazla olacaksa haramdır.

Estetik ameliyat caizdir

İhtiyacı olan kadın, estetik ameliyat yaptırabilir ama ameliyatı yapacak olan doktor, mutlaka kadın olmalıdır. Ancak kadının evliliği bu ameliyata bağlı ise ve kadın doktor bulunamıyorsa erkek doktorun yapmasında mahzur yoktur.

Trafik kurallarına uymak farzdır

İnsan hayatına dikkat etmek, kazalardan sakınmak zorundadır. Trafikle ilgili bütün kurallar, hayatı korumak için konmuştur ve insanların hayatını korumaları bakımından çok önemlidirler. Dolayısı ile trafik kurallarına uymak farzdır ve bu kuralların çiğnenmesi durumunda verilen bütün cezalar caizdir.

Mezhep ihtilafına karşıydı

Mezhep ayrılığı üzerine bina edilen çatışmaları hiçbir şekilde tasvip etmeyen Fadlallah, Amerika'ın, İsrail'in güçlenmesi için Müslümanlar arasında mezhep çatışması çıkarmaya çalıştığını belirtmişti.

Fadlallah, 2007 yılında verdiği bir röportajda mezhep ihtilafları hakkında şu çarpıcı ifadeleri kullanmıştı: "Tüm Müslümanlar şunu çok iyi bilmeli. Sünnilik ve Şiilik kültürel bir meseledir. Halife kim olacak? Namaz nasıl kılınır, oruç nasıl tutulur? Bütün bunlar, âlimlerin konuşacağı konular. Biz bazı Şiilerin sahabeye küfretmesini reddediyoruz. Bunun haram olduğuna dair fetva yayımladık. Bizim bazı sahabelere karşı farklı yaklaşım içinde olduğumuz doğru. Mesela İmam Ali halifelik hakkından uzaklaştırıldı. Ama aynı İmam Ali, raşid halifelere açıldı, onlara destek verdi. Danışmanlık yaptı."

4 Temmuz 2010'da vefat eden Fadlallah, 6 Temmuz'da Beyrut'ta aralarında Sunni temsilcilerin de bulunduğu yüzbinlerin katıldığı cenaze merasimiyle ebediyete uğurlandı. Fadlallah için yayımlanan taziye mesajlarında dikkat çeken cümlelerden biri onun birleştirici kimliğine yapılan vurguydu.

Fethi Yeken'in oğlu Salim de yayınladığı mesajda,"Fadlallah, İslami vahdetin sembolüydü. Onun yokluğu İslam dünyası için büyük bir kayıptır." ifadesiyle Fadlallah'ın bu yönüne dikkat çekmişti. 

İslam âleminde devrimci bir âlim, mücadeleci bir fakih ve birleştirici bir mütefekkir olarak iz bırakan Muhammed Hüseyin Fadlallah, vefatının 6’ıncı yılında rahmetle yâd ediliyor. (İLKHA) 



















Bu haberler de ilginizi çekebilir