Ramazan Bayramı'nın yoğunluğunu en çok hisseden meslek gruplarından olan tatlıcılar, bayrama yetiştirilmek üzere vatandaşlardan sipariş alıyor. Siparişleri zamanında yetiştirmeye çalışan tatlıcılar, sahura kadar mesai yapıyor.

13 yıldır tatlıcılık yapan Mahmut Akdivar, aldıkları tatlı siparişlerini yetiştirmek için yoğun mesai yaptıklarını belirtti.

Geçen bayramlara göre tatlı siparişlerinde artışın olduğunu aktaran Akdivar, “Her geçen bayram tatlı siparişlerinde artış oluyor. Bu bayramda tatlı siparişleri aldık. Aldığımız tatlı siparişlerini yetiştirmeye çalışıyoruz. Siparişlerin yetişmesi için ek işçi aldık ve aynı zamanda vardiya sistemine geçtik. Sahura kadar tatlı imalatı yapıyoruz. Diyarbakır’ın kadayıfı meşhurdur. Bu sektöre gittikçe rağbet artıyor. Bu da ilimizin ekonomisine katkıdır.” dedi.

Halkı merdiven altı tatlıcılara karşı uyaran Akdivar, “Biz işimizde kalite ve hijyene bakıyoruz. Tatlı yapımında kullandığımız malzemeleri birinci kalite alıyoruz. Yağımızı Van Erciş’ten, fıstığımızı Gaziantep, Nizip’ten, cevizimizi ise Siirt’ten alıyoruz. Biz gerek hijyen konusunda ve gerekse de sağlık konusunda hassas davranıyoruz. Merdiven altı tatlıcıların tatlıları sağlık açısından zararlıdır. Halkın buna dikkat etmesi gerekir.” İfadelerini kullandı.

Fıstık yerine bezelye kullanımı hakkında da uyarılarda bulunan Akdivar, “Piyasada bezelye kullanan tatlıcılar var. Şimdi bizim tatlımızın fiyatı 25-35 lira iken, bezelye kullanılan tatlının ise 6 ila 10 lira arasında kilo fiyatı değişiyor. Ucuz olan tatlının kalitesi düşük olur. Halk tatlıda bezelye ya da fıstık olduğunu ayırt edemiyor. Fıstık yerine bezelye kullanılan tatlı sağlığa zararlıdır. Toz fıstığı makineye vurduğunuzda koku yayar. Bezelye de ise koku fazla yoktur. Halk tatlıda fıstık mı bezelye mi kullanıldığını kokusundan ve tadından ayırt edebilir.” diye konuştu.

Son olarak Ramazan ayında oruçlu tatlı imalatının daha da zor olduğunu aktaran Akdivar, tüm zorluklara rağmen oruçlarını tuttuklarını belirtti. (M. Hüseyin Temel, Emrah Deniz – İLKHA)