TARİHTE BUGÜN / DOĞRUHABER / İSTANBUL / 19 HAZİRAN

325: İznik Konsili toplantısı sona erdi. Birinci İznik Konsili M.S. 325 yılında İmparator Konstantin tarafından Roma İmparatorluğu'nda resmi din olacak Hıristiyanlığın içerisinde tartışılan bazı konuları netleştirmek amacı ile toplanmıştır. İznik Konsili'nin ana konusu Mesih İsa'nın gerçek Tanrı olup olmaması idi. Mısır'ın İskenderiye kilisesinde başlayan anlaşmazlıkta o kilisenin bir presbüterosu (ihtiyar) olan Arius ünlü oldu. Arius'un öğretisine göre Mesih İsa Dünya'nın kuruluşundan önce Tanrı tarafından yaratılmıştır. Arius'a karşı çıkanlardan en meşhur isim o zaman İskenderiye kilisesinin bir diakonu (hizmetkârı), daha sonra ise kilisenin piskoposu olan Atanasius idi. Atanasius Mesih İsa'yı yaratılmamış, ezelden beri var olan Tanrı Baba ile aynı özü olan gerçek Tanrı olarak kabul etti. İki grup İsa Mesih'in dünyanın tek kurtarıcısı olarak kabul etti ve İncil'e dayanarak fikirlerini savunmaya çalıştılar. İznik'te toplanan kilise önderlerin büyük çoğunluğu Mesih İsa'nın gerçek Tanrı olduğu fikrini pekiştirdiler. Konsilde bu konuda onaylanan İznik İnanç Bildirisi bugüne kadar Katolik, Ortodoks ve Protestan Kiliselerin ortak olarak kabul ettiği metinlerdendir. Bu konsil daha sonra kendisine vahy geliyor iddiasında bulundu ve kararları hiçbir şekilde tartışılamaz duruma geldi. Hiristiyanlığın tahrifinde büyük bir rolü olduğu düşünülen konsilde, kadının ne tür bir yaratık olduğu tartışıldı; en sonunda kadının insanı yani erkeği saptıran bir şeytan olduğu hükmüne varılarak kadınlardan uzak durmak bir erdem ve adanmışlık olarak kabul edildi.

1097: Haçlı Seferlerinin ilki sırasında İznik, Selçuklular tarafından alındı. İslam`ı ve Müslümanları yeryüzünden silmeyi amaçlayan Haçlı Seferleri her seferinde İslam ordularına yenildiler ve ellerindeki kaleleri birer birer terk edip geri çekildiler.

1157: Tapınak Şövalyeleri bozguna uğradı, büyük üstadları Bertrand de Blanquefort, Şam ve Mısır Sultanı Nureddin Mahmut Zengi`nin askerleri tarafından esir alındı.

1862: ABD`den kölelik resmi olarak kalktı. Bu resmiyet hiçbir karşılığı olmayan içi boş bir sözden ibaretti. Kölelik bir asırdan daha fazla bir süre Amerika`da devam edecek ve siyahlar ikinci sınıf insan sayılacaktı.

1870: Amerikan İç Savaşı'ndan sonra bütün güney Eyaletleri'nin ABD'ye tekrar kabulünden sonra Amerika Konfedere Devletleri'nin varlığı resmen sona erdirildi.

1910: Dünya Babalar günü, ilk kez ABD`de kutlandı. Babalar Günü ilk kez ABD'de Washington'un Spokane kentinde kutlandı. Bütün kutsal varlıklarını ve erdemlerini kaybeden batı, yıkılmışlığını icat ettiği belirli günlerdeki geçici tatminlerde buluyordu.

1947: Hint asıllı İngiliz yazar ve provakator Salman Rüşdi, doğdu. Salman Rüşdi Şeytan Ayetleri ismiyle bir kitap yazarak İslamın Mukaddesatına hakaret etti ve tüm İslam Dünyasının nefret ve lanetiyle karşılandı. İmam Humeyni Rüşdi hakkında ölüm fetvası çıkarttıysa da Batılı devletler onu korumayı başardılar.

1961: Kuveyt, Birleşik Krallıktan bağımsızlığını ilan etti. Petrol kaynağının en zengin olduğu topraklarda kurulan Birleşik Krallık, her ne kadar İngiltere ve ABD güdümünde bir devlet olsa da gelecekte olası bir terslik açısından fazlaca büyüktü ve büyük yerleri yönetmek zordu. Bu nedenle bu Krallıktan bazı küçük parçaların ayrılması işleri daha da kolaylaştıracak ve gerektiğinde birbirlerine kolaylıkla düşman ettirilip rekabet ortamı oluşturulacaktı. Bu, “böl-parçala-yönet” taktiğinin tipik bir örneğiydi.

1977: İranlı sosyolog ve fikir adamı Ali Şeriati, şehid oldu. İranlı Müslüman sosyolog, aktivist, düşünür ve yazar; özellikle din sosyolojisi ve çağdaş İslam düşüncesi üzerine eserler vermiştir.

İslam düşüncesi ve devrimcilik açısından ortaya koyduğu çeşitli sonuçlar ve oluşturduğu ilgi sebebiyle, gerek önemli çağdaş İslam düşünürleri arasında gerekse İran'da, devrimci İslam'ın babası ve İran İslam Devrimi'nin baş düşünürü olarak anıldığı olmuştur. Şeriati'nin görüşlerine ilginin arttığı orta ve yüksek sınıflardan öğrencilerin olması dikkat çekiciydi. Bu ilgi de şah yönetiminin Şeriati ile bazı öğrencilerinin tutuklanması emrinin verilmesine neden oldu. Gerek yurt içinden gerekse yurt dışından gelen tepkiler üzerine yönetim onu serbest bıraksa da çeşitli şartlarla tahliye edilmişti: kesinlikle herhangi bir eğitim aktivitesinde yer almayacak, hiçbir şey yayımlamayacak ve özel veya genel hiçbir toplantı yapmayacaktı. Ayrıca devletin güvenlik örgütlerinden SAVAK onun yakın çevresini yakın gözetim ve denetim altında tutacaktı. Şeriati bu şartlara karşı çıkarak ülkesini İngiltere'ye gitmek üzere terk etmeye karar verdi. Üç hafta sonra, 19 Haziran 1977'de SAVAK ajanları tarafından şehid edildi.

1985: Lübnan'da, Beyrut şehir merkezinde bombalı araba saldırısı; 52 ölü. Lübnan`ın iç savaş ve kargaşa içerisinde olduğu bir dönemde bombalamalar, çatışmalar ve suikastler hız kesmiyordu. İsrail ve Batılı güçler bu durumu fırsat bilip müdahale ediyorlar ve Lübnan`ı kendileri için kullanmaya müsait halde tutmak için iç savaşı körüklüyorlardı. Sonraları Hizbullah Hareketi güçlenecek ve hem batılıları hem de İsrail`i Lübnan`dan çıkarmaya muvaffak olacaktı.

1990: Kara yoluyla hacca gidişler iptal edildikten sonra on binlerce hacı adayı hacca gidemedi ve büyük karışıklıklar meydana geldi. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Said Yazıcıoğlu istifa etti. Başbakan Akbulut, Yazıcıoğlu'nun istifasını kabul etmedi.

1992: 12 Eylül Askeri yönetimince kapatılan siyasi partilerin tekrar açılmasına olanak tanıyan yasa TBMM'de kabul edildi. Bunun üzerine yıllardır Türkiye siyaset arenasında boy gösteren politikanın çok tanıdık yüzleri Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit, Alpaslan Türkeş ve diğerleri tekrar arenaya iniyorlardı.

2006: Şemdinli davası sanıkları Astsubay Başçavuş Ali Kaya ile Özcan İldeniz'e, 39 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası verildi. Fakat bu cezanın önü Yargıtayca kesilecek ve asker içindeki derin yapılanmanın tetikçileri oldukları ve çok büyük bir provokasyon planladıkları iddia edilen sanıklar salıverilecekti.

2007: Irak'ın başkenti Bağdat'ta bir Şii Camisi yakınında düzenlenen saldırıda 78 kişi öldü, 218 kişi yaralandı. ABD`nin Irak`ı işgalinden sonra orada bir şii-sünni çatışması çıkararak İslam Dünyasını bir felakete sürüklemek için provakatif eylemlere başvuracağı daha önce uzmanlar tarafından dillendirilmiş ve bu öngörü gerçekleşmişti. Fakat bunca provokasyona rağmen ciddi manada bir Şii-Sünni çatışması çıkarmada İslam Dünyasının sağduyusu ve feraseti sayesinde başarılı olamamıştır.