Ramazanda bomba vahşeti
İstanbul ve Midyat`ta bomba yüklü araçlarla gerçekleştirilen saldırılarda 17 kişi hayatını kaybetti. Saldırının insanların yoğunluklu olduğu caddeler üzerinde ve özellikle de mübarek Ramazanın ilk günleri insanların oruçlu olduğu bir zamanda yapılması, saldırıyı gerçekleştiren şer güçlerin İslam düşmanlığı ve insanlık dışı amacını da bir kez daha ortaya koydu. Bombalı saldırıları gazetemize değerlendiren akademisyenler Doç. Dr. Mehmet Şahin ve Doç. Dr. Mehmet Akif Okur, saldırının taşeron örgütlerce yapılsa da üst aklın dış güçler olduğunda hem fikir.
Mehmet Özcan / Doğruhaber
Ramazanda bomba vahşeti
İstanbul ve Midyat`ta bomba yüklü araçlarla gerçekleştirilen saldırılarda 17 kişi hayatını kaybetti. Saldırının insanların yoğunluklu olduğu caddeler üzerinde ve özellikle de mübarek Ramazanın ilk günleri insanların oruçlu olduğu bir zamanda yapılması, saldırıyı gerçekleştiren şer güçlerin İslam düşmanlığı ve insanlık dışı amacını da bir kez daha ortaya koydu. Bombalı saldırıları gazetemize değerlendiren akademisyenler Doç. Dr. Mehmet Şahin ve Doç. Dr. Mehmet Akif Okur, saldırının taşeron örgütlerce yapılsa da üst aklın dış güçler olduğunda hem fikir.
İlk saldırı bomba yüklü araçla, Fatih Vezneciler`de gerçekleştirildi. Salı günü sabah saat 08.40'ta bomba yüklü kiralık bir aracın uzaktan kumandayla patlatılması sonucu gerçekleşen saldırı sonrası Şehzadebaşı Caddesi'nde can pazarı yaşandı. Bombanın, Çevik Kuvvet polislerini taşıyan otobüsün geçişi sırasında patlatılması sonucu 6'sı polis, 5`i sivil 11 kişi hayatını kaybetti, 3'ü ağır 36 kişi de yaralandı. Bombalı saldırı, Şehzade ve Damat İbrahim Paşa camilerinde de hasara yol açtı.
İKİNCİ ADRES MİDYAT
İstanbul`un göbeğindeki bu saldırıdan hemen sonraki gün çarşamba günü ikinci saldırı gerçekleşti. Bu kez Mardin`in Midyat ilçesi hedef alındı. Emniyet müdürlüğüne yönelik saldırıda olay esnasında 3`ü sivil 2`si kadın polis 5 kişi, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden 1 polisle beraber toplam 6 kişi hayatını kaybetti, 40`tan fazla kişi de yaralandı. Kadın polislerden biri altı aylık hamileydi. Hatırlanacağı üzere Pkk kısa bir süre önce, Diyarbakır`a bağlı Dürümlü Köyü`nde de bombalı bir saldırı gerçekleştirmiş 15 ton bomba yüklü kamyonun patlatılması sonucu 16 köylü parçalanarak yaşamını yitirmişti.
TÜRKİYE`Yİ BYPASS ETMEK İSTİYORLAR
Türkiye içinde operasyon kararı alan şer güçlerin girişimleriyle; Gezi olayları, 6-8 Ekim saldırıları ve sözde öz yönetim safsatasıyla uzun soluklu bir iç savaş çıkarılmak istendi. Ancak bunda başarılı olamayan şer güçler ve içerideki taşeronları, farklı saldırı taktikleriyle birçok kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmaya devam ediyor.
Bombalı saldırıları gazetemize değerlendiren Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi akademisyenler Doç. Dr. Mehmet Şahin ve Doç. Dr. Mehmet Akif Okur, önemli açıklamalarda bulunarak saldırının taşeron örgütlerce yapılsa da üst aklın dış güçler olduğunda hem fikir.
Türkiye`ye karşı açık bir savaş yürütüldüğünü belirten Strateji Düşünce Enstitüsü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Şahin, Türkiye`nin neden hedef konumunda olduğunu şöyle dile getirdi:
“Suriye`de, Türkiye`nin yanı başında bir siyasal coğrafya, bir alan, bir koridor oluşturulmak isteniyor. Burada Pkk, PYD, YPG`nin kullanıldığını görüyoruz. Tabii buna direnen kim? Buna direnenlerin, engel olmaya çalışanların başında Türkiye geliyor. O açıdan terör eylemleri gerçekleştirerek veya bunlara fırsat vererek Türkiye`yi bypass etmek ve ‘Türkiye iç sorunlarla uğraşsın biz yanı başında işimizi yürütelim` mantığıyla hareket ettiklerini düşünüyorum açıkçası.”
BÖLGE HALKLARININ ARASI ZEHİRLENİYOR
Şahin, oyun kurucuların bölgede, Kürtlerle diğer ırklara mensup insanların arasını zehirlediğine dikkat çekerek, “Barzani`nin Türkiye ile yakından hareket ediyor olması Barzani`nin ekarte edilmesinde etkili olabilir. Ama buradaki esas amaç Barzani değil, esas amaç Pkk kontrollü bir yapı oluşturmak, buna engel kim varsa tabi ki olumsuzluklarla karşılaşacaklar. Çünkü Pkk ile Barzani arasındaki soruna baktığımız zaman görüyoruz zaten. Aynı zamanda buradaki koridor oluşturulma amacı; ‘Buyrun koridor oluşturduk siz burada yaşayın` demeyeceklerdir. Aslında burada YPG/PYD çerçevesinde bir koridor oluşturarak Kürtlerle Türklerin, Kürtlerle Arapların ve Kürtlerle Farsların arası zehirleniyor. Yani böyle bir durum var ve bunu da Pkk`yı kullanarak yapıyorlar” diye konuştu.
TÜRKİYE`YE BÜYÜK BİR HUSUMET GÜDÜLÜYOR
Türkiye`nin neden hedefte olduğuna dair görüşüne başvurduğumuz bir diğer uzman ise Ankara Strateji Enstitüsü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Akif Okur oldu. Okur, önemli gelişmelerin yaşandığı merkezi konumdaki Ortadoğu`da Türkiye`ye büyük bir husumet güdüldüğünü ve köşeye sıkıştırılmaya çalışıldığını ifade etti. Okur, “Suriye ve Irak`ta yaşananlarla birlikte dünya, genel olarak kendi dengelerini bulmaya çalışıyor. Doğu-Batı arayışında Türkiye bunların hepsinin merkezinde yer alıyor. Yani Ortadoğu haritasına baktığımızda tüm çatışma coğrafyalarının merkezinde Türkiye var. Türkiye`nin tavrı, tutumu, bu çatışmaların nasıl çözüleceği konusunda önemli bir etken olacak. Bunun dışında başka bir dünya gerilimine doğru gidiyoruz. Batıyla, Rusya, Çin arasındaki gerilimler de gittikçe yükseliyor. Türkiye bu büyük, geniş gerilim hattının da merkezinde” diyerek Türkiye`ye yönelik bir husumet dalgasının olduğunu söyledi ve bunun da kısa vadede sona ermeyeceğini belirtti.
“PKK ‘BEN BİLDİĞİMİ OKURUM`UN HAVASINDA”
PYD`nin Fırat`ın batısına geçip geçmediği tartışmaları sürerken Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu`nun bu yönde yaptığı açıklamalara da dikkati çeken Okur, “Şimdi Pkk açısından bakıldığında da tabi özellikle Fırat`ın batısı tartışmaları bu kadar ayyuka yükselmişken örgüt bir anlamda Türkiye ne söylerse söylesin elindeki tüm imkânlarla saldırmayı sürdüreceğini gösteriyor. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu`nun açıklamaları vardı ‘Biz Amerikalılarla mutabık kaldık. Fırat`ın batısında PYD olmayacak diye.` Tam da o görüşmelerin, müzâkerelerin yapılmasının ertesinde İstanbul Vezneciler`deki bu saldırıyla yüz yüze bulunuyoruz. Yani, ‘O konuşulanların bir anlamı yok. Ben bildiğimi okuyacağım` mesajını pervasızca veriyor Pkk.” şeklinde konuştu.
HİÇBİR MUKADDESAT GÖZETİLMİYOR ŞEHİRLER VAHŞETİN HEDEFİ OLUYOR
Türkiye ile aralarında uzun bir süredir soğuk rüzgârların estiği Amerika Birleşik Devletleri, Suriye`de Pkk`nin diğer yüzü PYD`yi açıktan destekliyor. PYD`ye silah teçhizatı, askeri ve lojistik desteğin yanı sıra uluslararası arenada kabul görmesi için destek sunuyor. Resmiyette Pkk`yi bir terör örgütü olarak tanımlayan ABD`nin aslında Pkk`ye de aynı desteği verdiği biliniyor. Verilen bu destekle de hiçbir mukaddesat ve zaman dilimi gözetilmeksizin şehirler vahşice bombalara hedef oluyor.