65. Hükümet'in ilk kabine toplantısı sonrası Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, hükümet sözcüsü sıfatıyla yeniden kürsüye çıktı. Kurtulmuş, yeni kabinede görevli başbakan yardımcılarının görev dağılımını ve kendilerine bağlanacak devlet kurumlarını anlattı.

Buna göre, Başbakan Binali Yıldırım, Milli Güvenlik Kurumu (MGK), Toplu Konut İdaresi(TOKİ), Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile bizzat sorumlu olacak.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, TBMM ilişkileri, reformların ve yatırımların izlenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi konularında görev alacak. Canikli'ye Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ile Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonu sorumlulukları verildi.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'e bağlı devlet kurumları ise şunlar oldu: Hazine Müsteşarlığı, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Halk Bankası, Vakıflar Bankası, Türkiye Kalkınma Bankası.

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, MGK tavsiye kararları ve görüşlerinin değerlendirilmek üzere Bakanlar Kurulu'na sunulması ve kabulü hâlinde uygulanmösını izleme ve koordine etmekle görevli olacak. Ayrıca Türkeş, Kıbrıs müzakereleri koordinasyon işleri, Medeniyetler İttifakı ve 100. Yıl hazırlıkları işlerinden sorumlu. Türkeş'e bağlı kurumlar, Yurtdışındaki Türkler ve akraba topluluklar, Atatürk Kültür Dil ve Taarih kurumları olacak.

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak ise insan hakları kurumlarıyla ilişkiler ve koordinasyonundan sorumlu olacak. Kendisine bağlı kurumlar, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik kurumu, Kişisel Verileri Koruma kurumu, Afet ve Acil Durum ile Vakıflar Genel Müdürlüğü olacak.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, hükümet sözcüsü sıfatını korurken, kamu diplomasisi ve Danıştay ilişkilerinden de sorumlu olacak. Kurtulmuş'a Diyanet İşleri Başkanlığı, TRT Genel Müdürlüğü, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü ve RTÜK kurumları bağlandı.

Bakanlıkların sorumlulukları

Avrupa Birliği ile müzakere sürecinden sorumlu hükümet yetkilisi ve AB Başmüzakerecisi olarak, AB Bakanı Ömer Çelik tayin edildi.

Kamu görevlileri ve sendikalarıyla ilgili çalışmalar ile de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ilgilenecek.

Dokunulmazlıklarla ilgili AYM'ye bireysel başvurular

Açıklamanın ardından soru-cevap kısmına geçildi. Kurtulmuş'a dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından HDP'li vekillerin Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuru yapacaklarını açıklamaları soruldu.

Kurtulmuş, "Kamuoyu beklentisi parlamentoya yansıdı. 374 vekilin oyuyla mevcut dosyaların tamamında dokunulmazlık kaldırıldı. Bireysel başvuru hakkını kullanmak herkesin hakkı. İsteyen müracaat eder, AYM de gereken kararı verir" dedi.

Kurtulmuş şöyle konuştu:

"Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkının önünü açan bildiğiniz gibi AK Parti Hükümetleridir. İsteyen Anayasa Mahkemesi'ne müracaat eder. Anayasa Mahkemesi de her bir dosya ile ilgili bireysel başvurularla ilgili herhangi bir şekilde karar verebilir.

Ancak dokunulmazlık dosyaları ile ilgili verilecek olan karar bu dosyaların açılacağı mahkemeleri ilgilendiren bir husustur.

Bunun da altını çizmek isterim. Böylece TBMM başından itibaren söylediğimiz siyasi sorumluluğu kendi üstüne almadan milletin beklentilerini karşılamış, dosyalardaki dokunulmazlıkları kaldırarak ilgili dosyalar bundan sonraki süreçte ilgili mahkemelere gidecek o mahkemeler karar verecek. Kimisi için lehte kimisi için aleyhte verecek.

Mahkemenin ne karar vereceğini bilmiyoruz ama Anayasa Mahkemesi'nin bu bireysel talepleri değerlendirmesi başka bir konudur. Hatta değerlendirmeye uygun olup olmadığı kararı da Anayasa Mahkemesi'nin alacağı bir karardır."

Erdal'ın iadesi

Kurtulmuş'a Sabancı suikastı sanığı Fehriye Erdal'ın Belçika'dan iadesi soruldu.  Kurtulmuş, "Türkiye`de işlenmiş bir suçtan dolayı suçlunun suçu işlediği yerde yargılanması tabii olandır. Erdal`ın özellikle Sabancı suikastı gibi önemli bir suçun sanığı olan Erdal`ın Türkiye`de yargılanması en doğal durumdur. Karşılıklı ilişkilerin gereği olarak Belçika makamlarının gereğini yerine getirmesi gerekir" dedi.

Anayasa değişikliği

Kurtulmuş'a 'yeni Anayasa için muhalefete önceki hükümet döneminde çağrı olmuştu. Yeniden olacak mı' diye soruldu. Kurtulmuş, "Biz lafı eğip bükmeden konuşuyoruz. Yeni Anayasa talebi 79 milyonu ilgilendiriyor. Türkiye`nin reformcu, sivil demokrat ve katılımcı, ülkenin önünü açacak yeni Anayasa talebi var" dedi.

Hükümet sözcüsü, "Biz tüm partilere gelip düşüncelerini masaya koysunlar tartışalım diyoruz. Anayasa perspektifimizi hepimiz ortaya koyalım diyoruz. Bir parti başkanlık teklif edebilir, diğeri başka bir şey. Fakat bunlara kulak tıkamak kabul edilemez" diye devam etti.

'Lafı kana getirmek demokratik değil'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu kasteden Kurtulmuş, şu eleştiriyi dile getirdi:

"Nihayetinde tüm sistem teklifleri, Anayasa değişikliği teklifleri hepsi milletin takdirindedir. Kimsenin de kendini millet yerine koyma hakkı yok. Ben şöyle değişikliğe müsaade etmem demek olmaz. Hem siyasi hem hukuki bir mesele bu. Lafı kana getirmek, bu şekilde taraf olmak asla demokratik değildir."

Kurtulmuş, "Biz bu anlamda tüm partilerle diyaloğa açığız. Nihayetinde Anayasa millete karşı sorumluluk meselesidir. Milletçe kabul edilirse eyvallah, kabul etmezse milletin sözü üstüne bir şey söylemek mümkün değil" diye devam etti.

Alevi açılımı

Gazetecilerin "64. hükümette Alevilerle ilgili eylem planları vardı. Başbakan Binali Yıldırım'ın okuduğu planda böyle bir madde yer almıyor? Çıkarıldı mı" şeklindeki sorusuna Kurtulmuş, hükümetlerde devamlılık olduğu yanıtını verdi.

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasında birçok maddeyi zaman yetmediği için atladığını anlatan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"İkisi de AK Parti hükümetiydi. Farklı kesimlerin özgürlüklerinin korunması anlamında tutarlı hareket ediyoruz. Hükümetin değişmiş olması bu adımların atılmasına engel değil. Biz her vatandaşımızın kökeni ne olursa olsun kendisini eşit hissedeceği ülke kurmakla yükümlüyüz.

Bunun siyasi sıralaması, önceliği olacak. Başbakan Yıldırım yarısına yakınını okumadı. Birçok madde sunumunda yer almadı. Bu meseleyi böyle değerlendirmenizi istirham ederim. Gerekli çalışmalar devam ediyor."

Kurtulmuş, CHP grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret sloganları atılmasıyla ilgili soruya ise hükümetin böyle basit şeylerle uğraşmayacağı yanıtını verdi.

Kaynak: Al Jazeera, AA