Her 5 kişiden biri alerji problemi yaşıyor
Bahar aylarında doğanın canlanması ve dışarıda geçirilen sürenin artması ile birlikte alerji şikâyetlerinde de artış yaşanıyor. Kişinin günlük yaşamında zor anlar yaşamasına neden olan bahar alerjilerine karşı bazı önlemler almak bu mevsimin sağlıklı atlatılabilmesine yardımcı oluyor
DOĞRUHABER / SAĞLIK
Çoğunlukla bahar alerjisi olarak bahsedilen alerjik rinite sebep olan en önemli etkenlerden biri polenlerdir. Aslında polenler sadece bahar döneminde değil yıl boyunca yayılmaktadır. Ancak bahar aylarında havanın daha kuru ve rüzgarlı olması ve insanların daha çok dışarıda bulunması rahatsızlığın görülme sıklığını da arttırmaktadır. Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü`nden Uz. Dr. İlkay Keskinel, bahar alerjileri konusunda dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi. Uz. Dr. İlkay Keskinel`in alerji ile ilgili tespit ve tavsiyelerini birlikte okuyalım…
Alerjik rinitin; saman nezlesi, bahar alerjileri gibi mevsimsel ya da ev tozu akarları, hayvan alerjileri gibi yıl boyunca devam eden türleri bulunmaktadır. Alerjik rinit, enfeksiyon kaynaklı olmayan bir nezledir. Genel olarak her 5 kişiden biri alerjik bir sorun yaşayabilmektedir. Alerjik rinitin dünyada görülme sıklığı ise %20-40`tır.
GÖZLER KIZARIYOR, KAŞINIYOR SULANIYORSA…
Gözlerde akma, kızarıklık, kaşıntı ve sulanma, burun akıntısı ve tıkanıklığı, hapşırma, geniz akıntısı, koku alma güçlüğü, göz çevresi renginde koyulaşma gibi belirtilerle kendini gösteren bahar alerjileri çoğu zaman enfeksiyon nedeni ile oluşan soğuk algınlığı belirtileri ile karıştırılabilmektedir. Belirtilerin sıklıkla tekrarlaması, açık havada ve bahar aylarında bu şikâyetlerin artması önemli bir ayrıntıdır.
HER İKİ EBEVEYNDE DE VARSA RİSK YÜZDE 60 ARTAR
Genetik eğilim alerjik rinit için en önemli risk faktörüdür. Ebeveynlerinden birinde alerjik rinit olması, çocukta bu hastalığın gelişme riskini yüzde 30, her ikisinde de olması yüzde 60 yapmaktadır. Herhangi bir alerjiye eğilimi olan kişilerde bahar alerjisi olma olasılığı daha fazladır. Örneğin bağırsak alerjisi olan bir kişinin polen alerjisi olma ihtimali hiçbir alerjisi olmayan kişilere göre daha fazladır. Yine astımı olan bireylerde de alerjik rinitin gelişme riski hiç alerjik olmayan bireylere göre daha yüksektir.
VÜCUT ALERJENE KALDIKÇA DİRENÇ KAZANMAZ
Alerji, genetik eğilimi olan kişilerde çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkabilmektedir. Alerjik rinitte çevresel faktörler de önemlidir. Alerjenlere maruz kalarak alerjiye direnç kazanma gibi bir durum söz konusu değildir. Bu durum tam tersi alerji riskini arttırmaktadır. Genetik bir yatkınlık söz konusuysa ve sürekli alerjenlere maruz kalınıyorsa örneğin evde kedi besleme, tüylü halılar kullanma gibi davranışlar alerjik rinit gelişimini hızlandırabilir.
ZAYIF BİR BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ORTAM SAĞLAR
Alerjiyi engellemek için en başta bağışıklık sistemini güçlü tutmak gerekmektedir. Bağışıklık sisteminin iyi çalışmasının anahtarı da dengeli beslenmedir. Sağlıklı koşullarda üretilmiş ve hazırlanmış besinleri, dengeli bir biçimde tüketmek bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Tek tip bir besin grubunu öne çıkaran (protein, karbonhidrat gibi) diyetlerden uzak durulmalıdır. Beslenme planında her besin grubu yer almalıdır. Taze sebze ve meyveler içerdikleri doğal vitaminler ve diğer antioksidanlar aracılığıyla, bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olurlar. Ev yoğurdu, kefir, lifli besinler gibi pre ve probiyotikler, mide-bağırsak sisteminin sağlıklı işleyişini sağlamaktadır.
PRATİK TESTLERLE ALERJENLER BELİRLENEBİLİYOR
Bahar alerjisi diğer adıyla saman nezlesinden korunmak için ilk adım alerjiye sebep olan alerjenin belirlenmesidir. Hızlı ve kolay uygulanan deri ya da kan testleri ile kişinin neye karşı alerjisi olduğu belirlenebilir. Deri testinde, cilt üzerine alerjenler uygulanmaktadır. Cilt bu alerjenlere tepkisini göstermektedir. Alerjik rinit tanısı için kan testi de uygulanabilmektedir. Yine hekim muayenesi ile mukozalar incelenebilmektedir.
İLAÇ VE AŞI İLE TEDAVİ SAĞLANABİLİR
Tedavide alerji önleyici ilaçlardan da yararlanılabilir. Ağızdan alınan tabletler şeklinde ya da burundan sıkılan spreyler ile tedavi sağlanmaktadır. Ancak alerjik hastalıklarda en temel tedavi için alerjenden uzak durmak gerekir. Polen mevsiminde toz, sigara dumanı, boya kokusu, parfüm gibi iritanlardan uzak durmak, polen alerjisi olan kişinin şikâyetlerinin ağırlaşmasını engeller. Uygun kişilerde aşı tedavisi de belirtilerin giderilmesine yardımcı olacaktır.
ALERJİDEN KORUYAN ÖNLEMLER!
• Ev veya çalışma ortamı sabah saatlerinde havalandırılmamalı
• Dışarıdan eve girildiğinde giysiler değiştirilmeli ve yıkanmadan tekrar giyilmemeli
• Polenlerin saçlara yapışma olasılığına karşı saçlar yıkanmalı
• Yıkanan çamaşırlar için mümkünse çamaşır kurutma makinesi kullanılmalı
• Araba ile yolculuk yapıldığında camlar kapalı tutulmalı
• Araçların düzenli olarak polen filtreleri değiştirilmeli
• Dış alanlarda polen maskesi kullanılmalı
• Polen mevsiminde açık havada spor yapılmamalı
• Gözlerin yan taraflarını kapatan güneş gözlükleri kullanılmalı
• Şikâyetler 1-2 hafta devam ediyorsa mutlaka bir hekime başvurulmalı